Arama Sonuçları ne suretle

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/55281-ne-suretle

NoHadis MetniKaynak
8721 Kocasından her ne suretle olursa olsun boşanmak isteyen kadınlar, münafıktırlar. Onlara Cennetin kokusu bile haram olur.Ramuz el e-hadis, 107. sayfa, 5. hadis
10730 Bir çok siyah koyun gördüm ki, aralarına pek çok beyaz koyun girdi. Dediler ki: "ne ile Tevil ettin ya Resulallah?" Buyurdu ki, Acemler, dininizde ve nesebinizde size katılacaklar. Eğer iman ülker yıldızında asılı olsaydı, acemden bazı kimseler onu elde ederdi. Ve bu suretle insanlar onları mesud görürlerdi. (Arabdan başkasına acem tabir edilir)Ramuz el e-hadis, 287. sayfa, 2. hadis
12117 Bir kimse bir ihtiyaca düşse de bunu insanlara duyursa, ihtiyacının arkası kesilmez. Allah'a arz ederse onu bu ihtiyaçtan kurtarır, ya acil ölümle veya acil zenginlikle. (Her ne suretle olursa öyle)Ramuz el e-hadis, 404. sayfa, 6. hadis
12782 Vallahi Cenneti And'e bir takım kimseler girdi ki, bunlar çok namaz, oruç ve umre yapanlar değildi. Fakat Allah'ın emirlerini anladılar, hata yaparsak diye korktular. Rableri ile mutmain oldular ve kalblerinizin huzuru azalarına kadar çıktı. Bu suretle ahirette Allah yanında menzile ve derece güzelliği ile halka faik oldular.Ramuz el e-hadis, 455. sayfa, 7. hadis
14385

el-Berâ ibn Âzib (R) şöyle demiştir: Rasûlullah (S) Me­dine'ye hicret edip geldiğinde onaltı yâhud onyedi ay Kudüs'teki Bey-tu'l-Makdis tarafına doğru namaz kıldırdı. Fakat her zaman kıblesinin Ka'be'ye karşı döndürülmesini arzu eder dururdu (ve bu arzusunu gökyüzüne bakarak Yüce Allah'a karşı izhâr eylerdi). Bunun üzeri­ne Yüce Allah: "Biz, yüzünü çok kere göğe doğru evirip çevirdiğini muhakkak görüyoruz. Şimdi seni her hâlde hoşnûd olacağın bir kıb­leye döndürüyoruz. (Namazda) yüzünü artık Mescidi Haram tarafı­na çevir. Siz de nerede bulunursanız yüzlerinizi o yana döndürünüz..." (ei-Bakara: 144) âyetini indirdi. Bu suretle kıble, Ka'be tarafına yöneltildi.

O gün sâhâbîlerden bir zât ikindi namazım Peygamber'le bera­ber Ka'be'ye doğru kılmıştı. Bu zât sonra (ertesi gün sabah vakti) Medîne'den çıktı ve Küba'da sabah namazı kılmakta olan bir Ensâr cemâatine uğradı. Bunların Kudüs'e doğru namaz kıldıklarım görünce, namâzdakilere: Peygamber'le beraber namaz kıldığını ve Peygamber'in Kabe'ye yöneltildiğini ve kendilerinin ikindi namazında rukû'da iken Ka'be'ye doğru döndüklerini şehâdet suretiyle haber verdi. Kubâ halkı da Şam'a doğru namaz kılarlarken Ka'be tarafına yönediler

el-Berâ ibn Âzib
14401

Esma (R) Mekke'de iken oğlu Abdullah ibnu'z-Zubeyr'e hâmile olmuştu.

Esma şöyle dedi: Ben gebelik müddetini tamamlamış olduğum hâlde (Mekke'den yola) çıktım. Muhacir olarak Medine'ye geldim ve Küba'ya indim. Ve Abdullah'ı Küba'da doğurdum. Sonra çocuğu­mu Rasûlullah(S)'a götürdüm de kucağına koydum. Sonra Rasülullah bir hurma İstedi, onu çiğneyip ezdikten sonra çocuğun ağzının içine tükürdü. Bu suretle oğlumun mi'desine ilk giren şey, Rasülullah'ın tükrüğü oldu. Sonra Rasûlullah hurma çiğnemi ile çocuğun da­mağını oğdu. Bundan sonra çocuğa duâ etti, bereket ve hayır diledi. Ve Abdullah ibnu'z-Zubeyr (Hicretten sonra Medine'deki Muhacir) müslümân aileleri içinde ilk doğan çocuk oldu. Müslümanlar da Ab­dullah'ın doğumu ile çok sevindiler. Çünkü müslümânlara:

— Yahudiler sizlere büyü yaptılar, artık sizden çocuk doğmaz, denilmişti

Esma