No | Hadis Metni | Kaynak |
7270 | Adem (a.s.) dünya semasındadır. kendisine ümmetinin (zürriyetinin) amelleri arz olunmaktadır. Yusuf (a.s.) ikinci semada, teyze çocukları olan Yahya (a.s.) üçüncü semada. İdris (a.s.) dördüncü semada, Harun (a.s.) beşinci semada, Musa (a.s.) altıncı semada. İbrahim (a.s.) da yedinci semadadır. | Ramuz el e-hadis, 4. sayfa, 2. hadis |
7307 | Size müjdeler olsun. Ancak Allah'a yemin ederim ki, sizin için (dünyalık) bir şeyin azlığından ziyade çokluğundan korkarım. Yine Allah'a yemin ederim ki, bu hal (Allah ve dinine hizmet) sizde, İran, Rum ve Yemen toprakları feth edilinceye ve siz Şam, Irak ve Yemen'de birer bölük olmak üzere üç bölük oluncaya ve birinize yüz altın (dinar) verildiğinde onu az görerek kendinde öfkelenme hali doğuncaya kadar devam eder. | Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 1. hadis |
7313 | Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş'ten ve Ehlibeytimden bir kişidir. O insanların ihtilaf ve içtimai sarsıntılar içinde bulundukları bir sırada çıkar. O yeryüzünü, kendinden önce zulüm ve baskı ile doldurulduğu gibi, adalet ve insaf ile doldurur. Ondan yer ve gök ehli razıdır. Ve O malı "Sahâhan" olarak taksim eder. Dediler ki: "Sahâhan nedir?". Buyurdu ki: "Seviye üzere" demektir. Ve ümmeti Muhammed (s.a.s.)'in kalblerini zenginlikle doldurur ve adaleti onları ihata eder. O kadar ki bir munadiye: "Kimin ihtiyacı varsa bana gelsin" diye nida etmesi emrolunduğunda, bir kişiden başka kimse gelmez. O kimse istekte bulunur. O da "Sâdin'e (hazinedara) git, sana versin" der. O da gider ve: "Ben Mehdi tarafından kendisine istediği verilmesi için gönderilen kimseyim" dediğinde hazinedar: "Al " der. O da alır. Fakat aldığını taşımaya gücü yetmez. Bunun üzerine taşıyabileceğini alır, fazlasını geri bırakır. O malla çıkar ama sonra pişman olur ve: "Ümmeti Muhammed'den (s.a.s.) nefis cihetinden en aç gözlüsü herhalde benim. Onların hepsi de bu mala davet olundukları halde benden başkası buna icabet etmedi" diyerek aldığı malı iade etmek ister. Hazinedar da: " Biz verdiğimizi katiyyen geri almayız" der. Bu devir altı, yedi, sekiz veya dokuz sene devam eder. Bundan sonraki hayatta ise hayır yoktur. | Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 7. hadis |
7346 | Biraz önce Cibril (a.s) Bana geldi ve: "İnnâ lillah ve innâ ileyhi râci'ûn" dedi. Ben de: "Evet, biz Allah'ınız ve ona dönücüyüz. Fakat ne sebeble böyle söyledin Ya Cibril?" dedim. Buyurdu ki: "Senin ümmetin, çok değil, Senden az bir zaman sonra fitneye düşecektir." Ben de: "Küfür fitnesi mi, yoksa dalalet fitnesi mi?" diye sordum. Buyurdu ki: "Bunların hepsi olacak." "Ben onlara Allah'ın kitabını bırakıyorum, bu fitne nereden doğar?" dedim. Dedi ki: "Allah'ın kitabını bırakmaları sebebiyle dalalete düşerler. Ve bu onların Uleması ve Umerası ile başlar. Umera halkın haklarını kendilerine vermez ve aralarında kıtal vaki olur. Ulema da umeranın arzu ve heveslerine tabi olur ve onların dalalette devamlarına sebep olurlar. Sonra da bu hallerinden çekinmezler." Ben de: "Ya Cibril! Onlardan kurtulmak isteyen kimse ne ile kurtulur?" dedim. Buyurdu ki: "Çekinmek ve sabır etmekle ki, hakları verilirse alırlar, verilmezse vazgeçerler" | Ramuz el e-hadis, 10. sayfa, 9. hadis |
7347 | Cibril (a.s.) Bana geldi ve buyurdu ki: "Ya Muhammed (s.a.s.) Rabbin Sana selam ediyor ve şöyle buyuruyor: "Kullarımdan öyle kimse vardır ki, onun imanı ancak zenginlikle salah bulur. Eğer onu fakir kılsa idim o küfranı nimet ederdi. Ve yine kullarımdan öyle kimse vardır ki, onun imanı ancak fakirlikle salah bulur. Eğer onu zengin kılsa idim o küfrederdi. Kullarımdan öylesi de vardır ki onun imanı ancak sıhhatta olması ile tamam olur. Eğer ona hastalık versem, o küfrederdi. (Diğer bir nüshada şu ilave vardır) Kullarımdan öyle kimse de vardır ki, onun imanı ancak kendisinin hastalık içinde bulunması ile tamam olur. Eğer onu sıhhatte kılsam, o küfranı nimet ederdi" | Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 1. hadis |
7373 | Dünyayı ehline terkediniz. Zira kim ki dünyadan, kendisine yetecek olandan fazlasını alacak olursa, farkına varmadan ölüm sebebini almış olur. | Ramuz el e-hadis, 13. sayfa, 2. hadis |
7424 | Haramla aranızda helalden bir sütre edinin. Kim bunu yaparsa, dinini ve iffetini korumakta çok ihtiyatlı davranmış olur. Kim de kendi dilediği gibi yer, içerse, koru kenarında otlayan bir hayvana benzer ki, o koruluğa düşmesi yakındır. Her hükümdarın bir korusu vardır. Allah Teala'nın yer yüzündeki korusu ise haramlarıdır. | Ramuz el e-hadis, 16. sayfa, 7. hadis |
7442 | Sizin Allah'a en sevimli geleniniz, ahlakça en güzel olanlarınızdır. Onlar öyle mütevazi kimselerdir ki, başkaları ile ülfet ederler ve kendileri ile de ülfet olunur. Sizin Allah Teala'ya en sevimsiz olanlarınız ise, insanlar arasında laf taşıyan, onların hatalarını araştıran ve kardeşler arasını ayıran kimselerdir. | Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 8. hadis |
7447 | Fakirleri sevin ve onlarla oturup kalkın. Arabı kalbden sev. kendi nefsin hakkında bildiğin şeyler, seni diğer insanlardan men etsin. (kendi kusurları ile meşgul olup diğer insanların ayıbları ile uğraşmamalı) | Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 13. hadis |
7495 | Ümmetim için korktuklarım arasında en ziyade korktuğum şeyler; kendisine itaat edilen cimrilik (zekatı vermemek gibi), tabi olunan heva ve heves ve her rey sahibinin kendi fikrini beğenmesi. | Ramuz el e-hadis, 21. sayfa, 2. hadis |