Arama Sonuçları Kim hepsini

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/1921-Kim-hepsini

NoHadis MetniKaynak
7314 Halkın içinde Allah'dan en uzak olan iki Kimsedir: Birincisi, umeranın meclisinde oturur da zulme ait sözlerinde onları tasdik eder. Diğeri ise çocukların muallimidir. Fakat onların hepsini aynı derecede eşit tutmaz. Ve yetimin hakkı hususunda Allah'dan korkmaz.Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 8. hadis
7515 Her hak sahibine hakkını veriniz. Çocuk yatağındır(yatak sahibinin). Zani için de recm vardır. Kim ki, efendisinden başkasını veli edinirse, yahud başkasına nisbet iddia ederse Allah'ın meleklerinin ve insanların hepsinin laneti onun üzerine olsun. Böylesinin ne nafile, ne de farz ibadeti kabul olunur.Ramuz el e-hadis, 22. sayfa, 9. hadis
9293 Agah olunuz ki, Allah'ın ve meleklerin ve insanların hepsinin laneti şu Kimselerin üzerine olsun ki, Beni hakkımdan bir şeyi nakzeder, Benim yakınlarımdan yüz çevirir, Benim velayetimi hafife alır, hayvanını kıbleden gayriye doğru keser, çocuğunu kabullenmez, efendisinden uzaklaşır, arazinin sınırını değiştirir. İslamda cinayet ihdas eder ve ihdas edeni barındırır, hayvana takarrüb eder, eli ile istimdana bulunur, alemlerden erkeklere yaklaşır, meşru evlilikten sakınır-ki Zekeriya (a.s) oğlu Yahya (a.s)'dan sonra "Hasur" yoktur. Bir erkek ki kendini kadına benzetir, bir kadın ki kendini erkeğe benzetir, bir kadına, sonra da onun kızın yakın olur, iki kız kardeşi bir arada nikahı altına alır- geçmişte olanlar müstesna- akar suyun yolunu tıkar, menzillerin gölgeliklerini kirletir, yollarımızda bize eza verir, kibrinden dolayı eteğini yerde sürükler, büyüklük taslıyarak yürür, çirkin sözler söyler, içki içer ve ayakkabılarını ters giyer.Ramuz el e-hadis, 169. sayfa, 8. hadis
9479 İslam, Allah'a şirk etmeksizin, Ona ibadet etmekliğin, namazı kılmaklığın, zekatı vermekliğin, orucu tutmaklığın, hacca gitmekliğin, emri bil- maruf ve nehy-i anilmünkerle emretmekliğin ve ehline selam vermekliğindir. Bunlardan birini terketmek, İslamiyet sehiminden birini terketmek demektir. Kim ki hepsini bırakırsa, müslümanlığa arkasını çevirmiş bir adam olur.Ramuz el e-hadis, 189. sayfa, 4. hadis
11467 Her şeyin bir ilerleyişi, bir geri gidişi vardır. Kabilenin hepsinin fakih oluşu, dinin ikbalinin alametidir. Öyle ki, o kabilede ancak bir veya iki cahil Kimse bulunur. Kabilenin baştan başa cahil oluşu, dinin geri gidişi demektir. Öyle, içlerinde bir iki alim olur. Onlar da zelildir. Makhurdur. (Sözleri geçmez) Kendilerine taraftar ve yardımcı bulamazlar.Ramuz el e-hadis, 349. sayfa, 8. hadis
11970 Mekarim-i ahlak on şeydir. Adamda bulunur, oğulda olmaz, oğulda olur, babada olmaz, kölede olur efendisinde olmaz. Allah onları saadet murad ettiği Kimselere taksim eder: Sözü doğru olmak, harpte sadakat, saili boş çevirmemek, iyiliği karşılıksız bırakmamak, hıfzı emanet, sıla-ı rahim, kendisini komşuya karşı borçlu bilmek, yol arkadaşına kendini borçlu bilmek, misafiri ağırlamak ve hepsinin başı da hayadır.Ramuz el e-hadis, 394. sayfa, 3. hadis
12018 Bir Kimse ashabımın hepsini sever, baştacı eder ve onlara dua ederse, Allah kıyamet gününde Cennette onu ashabla beraber kılar.Ramuz el e-hadis, 397. sayfa, 9. hadis
12147 Bir Kimse nâçar kalmış birine yardım ederse, kendisine yetmiş üç mağfiret yazılır. Birisi dünya işlerinin hepsini ıslah eder, yetmiş ikisi ise kıyamet günü Allah yanında ona derece olur.Ramuz el e-hadis, 407. sayfa, 2. hadis
13282 Ey Hümran, bir Kimse birisine ateş verirse, bu ateşin pişirdiğinin hepsini sadaka etmiş gibidir. Kim bir tuz verirse sanki o tuzla yapılan yemeği sadaka etmiş gibidir. Kim de bir müslümana su olan yerde bir içimlik su verirse bir köle azad etmiş gibidir. Su olmayan yerde bir içimlik su verirse sanki bir insanı ihya etmiş gibi olur.Ramuz el e-hadis, 497. sayfa, 1. hadis
14222

Cennetle müjdelenen on sahâbîden biri olan Ebû İshâk Sa`d İbni Ebû Vakkâs radıyallahu anh şöyle dedi:

Vedâ Haccı yılında (Mekke’de) yakalandığım şiddetli bir hastalık dolayısıyla Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ziyâretime geldi. Ona:

Yâ Resûlallah! Gördüğün gibi çok rahatsızım. Ben zengin bir adamım. Birkızımdan başka mirasçım da yok. Malımın üçte ikisini sadaka olarak dağıtayım mı? diye sordum.

Hz. Peygamber:

“Hayır”, dedi. Yarısını dağıtayım mı? dedim. Yine: “Hayır”, dedi. Ya üçte birine ne buyurursun, yâ Resûlallah? diye sordum. “Üçte birini dağıt! Hatta o bile çok. Mirasçılarını zengin bırakman, onları muhtaç bırakıp da halka avuç açtırmaktan hayırlıdır. Allah rızâsını düşünerek yaptığın harcamalara, hatta yemek yerken eşinin ağzına verdiğin lokmalara varıncaya kadar hepsinin mükâfatını alacaksın” buyurdu.

Sa`d İbni Ebû Vakkâs sözüne devamla dedi ki:

Yâ Resûlallah! Arkadaşlarım gidipte ben kalacak mıyım? (burada ölecekmiyim?) diye sordum. “Hayır, sen burada kalmayacaksın. Allah rızâsı için güzel işler yaparak yükseleceksin. Allah’tan öyle umuyorum ki, daha nice yıllar yaşayarak Kimi insanlar (mü’minler) senden fayda, Kimileri de (kâfirler) zarar görecektir.

Allahım! Ashâbımın (Mekke’den Medine’ye) hicretini tamamla! Onları geri döndürüp hicretlerini yarım bırakma! Acınacak durumda olan Sa`d İbni Havle’dir” buyurdu.

Bu sözleriyle Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, Sa`d İbni Havle’nin Mekke’de ölmesine üzüldüğünü ifade etti.

Buhârî, Cenâiz 36, Vesâyâ 2, Nefekât 1, Merdâ 16, Daavât 43, Ferâiz 6 ; Müslim, Vasıyyet 5. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Ferâiz 3; Tirmizî, Vesâyâ 1; Nesâî, Vesâyâ 3; İbni Mâce, Vesâyâ 5