No | Hadis Metni | Kaynak |
7305 | Müjde olsun sana. Zira Cenabı hak: "Bu humma benim ateşimdir. Onu mü'min kuluma ahiretteki ateş hissesini dünyada savuşturması için musallat ederim"buyurur. (Peygamberimiz humma veya sıtmaya tutulan bir zatı ziyaretlerinde böyle buyurmuşlardır.) | Ramuz el e-hadis, 6. sayfa, 13. hadis |
7346 | biraz önce Cibril (a.s) Bana geldi ve: "İnnâ lillah ve innâ ileyhi râci'ûn" dedi. Ben de: "Evet, biz Allah'ınız ve ona dönücüyüz. Fakat ne sebeble böyle söyledin Ya Cibril?" dedim. Buyurdu ki: "Senin ümmetin, çok değil, Senden az bir zaman sonra fitneye düşecektir." Ben de: "Küfür fitnesi mi, yoksa dalalet fitnesi mi?" diye sordum. Buyurdu ki: "Bunların hepsi olacak." "Ben onlara Allah'ın kitabını bırakıyorum, bu fitne nereden doğar?" dedim. Dedi ki: "Allah'ın kitabını bırakmaları sebebiyle dalalete düşerler. Ve bu onların Uleması ve Umerası ile başlar. Umera halkın haklarını kendilerine vermez ve aralarında kıtal vaki olur. Ulema da umeranın arzu ve heveslerine tabi olur ve onların dalalette devamlarına sebep olurlar. Sonra da bu hallerinden çekinmezler." Ben de: "Ya Cibril! Onlardan kurtulmak isteyen kimse ne ile kurtulur?" dedim. Buyurdu ki: "Çekinmek ve sabır etmekle ki, hakları verilirse alırlar, verilmezse vazgeçerler" | Ramuz el e-hadis, 10. sayfa, 9. hadis |
7384 | Gücünüz yettiği ölçüde zulümden sakının. Zira bir insan kıyamet günü hasenatı ile gelir ve öyle zanneder ki, bir hasenatı onu kurtaracaktır. (O sırada) denir ki: "Filanın senin üzerinde hakkı vardır." Bunun üzerine buyurulur ki: "Onun hasenatından silin." Öyle ki, hiçbir hasenatı kalmaz. Bunun misali, bir çöle inen yolcuların hali gibidir ki, yanlarında odunları yoktu. O insanlar ateş için odun toplamak üzere dağıldılar. Derledikleri odunları yakıp istediklerini pişirdiler. İşte günahlar da böyledir. (Hasenatı yakar kül eder.) | Ramuz el e-hadis, 13. sayfa, 13. hadis |
7400 | Ey Fatıma! Allah'tan takva üzere ol. Rabbinin farzını yerine getir. Ehlinin işini yap. Yatağına girince; otuz üç kere tesbih, otuz üç kere tahmid, otuz dört kere de tekbir et. böylece yüz eder. Bu senin için bir hizmetçiden daha hayırlıdır. | Ramuz el e-hadis, 14. sayfa, 16. hadis |
7437 | Allah Teala'ya en sevimli gelen şu dört sözdür: "Sübhanellahi, Velhamdülillahi, Ve lâ ilâhe illallahu, Vallahu ekber." Onların hangisinden başlarsan mahzuru yoktur. Erkek çocuğuna "Yessar, Rebbah, Necid ve Eflak" diye isim verme. Zira bir yerde (Bu isimlerden birisi için) "Orada var mı?" diye sorarsın. O çocuk da orada yoktur. Cevaben "Hayır" denir. böylece ismin manasının aksine olarak hoş olmayan bir mana belirir. | Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 3. hadis |
7472 | Sekerat (ölüme yaklaşma) halindekilerin yanında hazır olun. Ve onlara "Lâ ilahe İllallah'ı" telkin edin. Ve onları Cennetle de müjdeleyin. Zira erkeklerden ve kadınlardan halim olanlar bile böyle bir durumda şaşkınlık içinde kalır. Ve şeytanın da, Adem oğluna en yakın olduğu zaman bu vakittir. Nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, ölüm meleğinin görülmesi bin kılıç darbesinden daha müthiştir. Gene nefsim kudret elinde olan Allah'a yemin ederim ki, mü'min bir kulun, her bir damarının dolaştığı yerde acı duymadıkça, nefesi çıkmaz. | Ramuz el e-hadis, 19. sayfa, 6. hadis |
7540 | Sizden birisine hizmetçisi yemeğini getirdiğinde, onu hazırlamak için kafi meşakkat çekmiş olabileceği için, yemeğe onunla birlikte otursun. Eğer böyle yapmaz ise, ona bir veya iki lokma yedirsin. böylece onun açlık ve meşakkatini (bir miktar) gidermiş olur. | Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 4. hadis |
7548 | Sırat üzerinde alim ile abid bir araya geldiğinde, abide denir ki: "Cennete gir. Ve ibadetin sebebiyle oradaki nimetlerden faydalan." Alime de denir ki: "Sen burada dur ve sevdiklerine şefaat et. Senin şefaatin mutlaka kabul olunur." böylece o alim Nebiler makamına yükseltilir. | Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 12. hadis |
7549 | bir kavim bir seferde bir araya gelirlerse, yiyeceklerini içlerinden birinin yanında toplasınlar. Zira böyle yapmaları hem nefisleri için daha iyi ve hem de ahlakları için daha güzeldir. | Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 13. hadis |
7561 | bir kimseyi sevdiğin zaman onunla mücadele (ve münazaa) etme. Ona zulmetme ve zarar verme. Kendisi hakkında kimseye bir şey sorma. Olur ki, ona düşman olan bir kimseye rastlarsın da, o da sana, onda olmayan şeyleri varmış gibi anlatır. böylece seninle sevdiğin kimsenin arasını açmış olur. | Ramuz el e-hadis, 25. sayfa, 10. hadis |