No | Hadis Metni | Kaynak |
7346 | Biraz önce Cibril (a.s) Bana geldi ve: "İnnâ lillah ve innâ ileyhi râci'ûn" dedi. Ben de: "Evet, biz Allah'ınız ve ona dönücüyüz. Fakat ne sebeble böyle söyledin Ya Cibril?" dedim. Buyurdu ki: "Senin ümmetin, çok değil, Senden az bir zaman sonra fitneye düşecektir." Ben de: "Küfür fitnesi mi, yoksa dalalet fitnesi mi?" diye sordum. Buyurdu ki: "Bunların hepsi olacak." "Ben onlara Allah'ın kitabını bırakıyorum, bu fitne nereden doğar?" dedim. Dedi ki: "Allah'ın kitabını bırakmaları sebebiyle dalalete düşerler. Ve bu onların Uleması ve Umerası ile başlar. Umera halkın haklarını kendilerine vermez ve aralarında kıtal vaki olur. Ulema da umeranın arzu ve heveslerine tabi olur ve onların dalalette devamlarına sebep olurlar. Sonra da bu hallerinden çekinmezler." Ben de: "Ya Cibril! Onlardan kurtulmak isteyen kimse ne ile kurtulur?" dedim. Buyurdu ki: "Çekinmek ve sabır etmekle ki, hakları verilirse alırlar, verilmezse vazgeçerler" | Ramuz el e-hadis, 10. sayfa, 9. hadis |
7364 | Ümmetim üzerine iki şeyden korkarım: Bolluk olan (ve rahat) yerlere göçüp, şevhetlerine tabi olurlar ve namazı ve Kur'an'la ilim ehliyle mücadele ederler. | Ramuz el e-hadis, 12. sayfa, 6. hadis |
7657 | Adam bir köleyi azad ederse, köleye aid mal da o köleye tabi olur. Ancak azad edenin bir şartı varsa o müstesna. | Ramuz el e-hadis, 32. sayfa, 10. hadis |
7972 | İnsanlar dinar ve dirheme (para hususunda) cimrilik ederlerse, 'îne alış verişi yaparlarsa, sığırların kuyruğuna tabi olurlarsa (çiftlikle uğraşırlarsa) ve Allah yolunda cihadı terkederlerse, Allah onların üzerine öyle bir zillet verir ki, dinlerine uymadıkça o zilleti üzerlerinden kaldırmaz. ('Îne alışverişi yüksek fiatla vadeli satıp peşin olarak ucuz fiatla geriye almaktır. Bir nevi faizli kredi vermek demektir) | Ramuz el e-hadis, 53. sayfa, 7. hadis |
8075 | Ahir zaman geldiğinde, insanlar için dirhem ve dinara (paraya) ihtiyaç daha fazla olur. Zira insan o zaman din ve dünyasını onlarla ayakta tutabilir. | Ramuz el e-hadis, 59. sayfa, 15. hadis |
8599 | Deccal şarktan, Horasan'dan çıkar. Ve ona "kalkan yüzlüler" tabi olur.(Yahudiler ve Horasan Türkleri deccalın yardımcıları olacaklar.) | Ramuz el e-hadis, 97. sayfa, 7. hadis |
8607 | Rüya nasıl tabir olursa öyle vaki olur. Ayak kaldırılmış yerleşecek gibi. Onun için rüyanızı ya nâsih veya âlim kimseye söyleyin. | Ramuz el e-hadis, 98. sayfa, 4. hadis |
8694 | Fitne gelir savrulur. Heva ve sabrı da beraber getirir. Kim hevaya tabi olursa onun fitnesi siyah (kara) olur. Kim de sabra tabi olursa, onun fitnesi ak (nur) olur. | Ramuz el e-hadis, 105. sayfa, 9. hadis |
8856 | Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz." | Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis |
8996 | Bu Kur'an, hoşlanmıyan için gayet zordur. Ona ısınana ise gayet kolay gelir. Hadisime gelince, hoşlanmıyan için gayet zor, tâbi olan içinse gayet kolaydır. Bir kimse benim hadisimi dinler, hemen hıfz eder ve tatbik ederse mahşerde Kur'anla haşrolur. Hadisime ehemmiyet vermiyen ise Kur'anı hor görmüş olur. Kim de Kur'anı hor görürse dünya ve ahirette hüsrana düşer. | Ramuz el e-hadis, 133. sayfa, 7. hadis |