Arama Sonuçları ise siyah

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/52417-ise-siyah

NoHadis MetniKaynak
7955 Bir kimse açıkta namaz kıldığında, bir semerin arkasındaki tahta kadar veya biraz daha küçük olan ortasındaki tahta kadar bir yükseklikte önünde sütre bulunmaz ise, siyah bir köpek veya merkep (geçtiğinde) namazı keser. Denildi ki: "siyah köpeğin kırmızıdan farkı nedir?" Buyurdu ki: "siyah köpek şeytandır."Ramuz el e-hadis, 52. sayfa, 6. hadis
9885 Sarıya boyamak mü'minin, kırmızıya boyamak müslimin, siyaha boyamak ise kafirin boyama şeklidir. (Sakal için)Ramuz el e-hadis, 218. sayfa, 2. hadis
10370 Kalbler, bir hasır dokusundaki çubuklar gibi fitnelere maruz kalır. Öyle ki, hangi kalbe bir fitne sinerse, orada bir siyah leke hasıl olur. Hangi kalb de o fitneyi reddederse, orada beyaz bir nokta hasıl olur. Öyle ki kalb, beyaz bir bez misali bembeyaz olur. Ve yerler, gökler durdukça ona fitne zarar veremez. Diğer bulanık kalb ise, siyah bir taş gibidir. Yamuk veya ters bir bardağa benzer. Böyle kalb maruf tanımaz, bilmez. Münkeri yadırgamaz. Bildiği, ancak hevasının hükmettiği şeylerdir.Ramuz el e-hadis, 252. sayfa, 15. hadis
10646 Allah (z.c.hz.)'leri Adem (a.s.)'ı yeryüzünün her tarafından aldırdığı toprakla yarattı. Zürriyeti de ona göre meydana geldi. Bu sebeble onlardan bazıları siyah, beyaz, esmer, kırmızı, bazısı da bunların arasında, bazısı yumuşak, bazısı sert bazısı ise halis ve temiz oldu.Ramuz el e-hadis, 278. sayfa, 4. hadis
11793 Nedir bu Benimle Beni Abbas arasındaki? Ümmetimi tefrikaya düşürdüler. Onların kanlarını boyadılar. Onlara siyah elbiseler giydirdiler. Allah da kendilerine ateş elbisesi giydirsin.Ramuz el e-hadis, 378. sayfa, 4. hadis
14278

Ömer İbnü’l-Hattâb radıyallahu anh şöyle dedi:

Bir gün Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in huzurunda bulunduğumuz sırada, elbisesi beyaz mı beyaz, saçları siyahsiyah, yoldan gelmiş bir hali olmayan ve içimizden kimsenin tanımadığı bir adam çıkageldi. Peygamber’in yanına sokuldu, önüne oturdu, dizlerini Peygamber’in dizlerine dayadı, ellerini (kendi) dizlerinin üstüne koydu ve:

Ey Muhammed, bana İslâm’ı anlat! dedi.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“İslâm, Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın resûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı (tastamam) vermen, ramazan orucunu (eksiksiz) tutman, yoluna güç yetirebilirsen Kâbe’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdu. Adam: Doğru söyledin dedi. Onun hem sorup hem de tasdik etmesi tuhafımıza gitti. Adam: Şimdi de imanı anlat bana, dedi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine iman etmendir” buyurdu.

Adam tekrar:

Doğru söyledin, diye tasdik etti ve: Peki ihsan nedir, onu da anlat, dedi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “İhsan, Allah’a onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdu.

Adam yine:

Doğru söyledin dedi, sonra da: Kıyâmet ne zaman kopacak? diye sordu.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem:

“Kendisine soru yöneltilen, bu konuda sorandan daha bilgili değildir” cevabını verdi.

Adam:

O halde alâmetlerini söyle, dedi.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“Annelerin, kendilerine câriye muamelesi yapacak çocuklar doğurması, yalın ayak, başı kabak, çıplak koyun çobanlarının, yüksek ve mükemmel binalarda birbirleriyle yarışmalarıdır ” buyurdu.

Adam, (sessizce) çekip gitti. Ben bir süre öylece kalakaldım. Daha sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem:

“Ey Ömer, soru soran kişi kimdi, biliyor musun?” buyurdu. Ben: Allah ve Resûlü bilir, dedim.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“O Cebrâil’di, size dininizi öğretmeye geldi” buyurdu.
Müslim, Îmân 1, 5. Ayrıca bk. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16; Nesâi, Mevâkît 6; İbni Mâce, Mukaddime, 9