No | Hadis Metni | Kaynak |
7327 | Bedenlerinizi açlık ve susuzlukla zaifletiniz, etlerinizi azaltınız, yağlarınızı eritiniz. Böylece onları Cennette misk ve kafur ile karıştırılmış temiz etle değiştirmiş olursunuz. | Ramuz el e-hadis, 8. sayfa, 13. hadis |
7400 | Ey Fatıma! Allah'tan takva üzere ol. Rabbinin farzını yerine getir. Ehlinin işini yap. yatağına girince; otuz üç kere tesbih, otuz üç kere tahmid, otuz dört kere de tekbir et. Böylece yüz eder. Bu senin için bir hizmetçiden daha hayırlıdır. | Ramuz el e-hadis, 14. sayfa, 16. hadis |
7437 | Allah Teala'ya en sevimli gelen şu dört sözdür: "Sübhanellahi, Velhamdülillahi, Ve lâ ilâhe illallahu, Vallahu ekber." Onların hangisinden başlarsan mahzuru yoktur. Erkek çocuğuna "Yessar, Rebbah, Necid ve Eflak" diye isim verme. Zira bir yerde (Bu isimlerden birisi için) "Orada var mı?" diye sorarsın. O çocuk da orada yoktur. Cevaben "Hayır" denir. Böylece ismin manasının aksine olarak hoş olmayan bir mana belirir. | Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 3. hadis |
7486 | İnsanların hüsranı en şiddetli olanı; ellerini boş ümidlerle yıpratmış, günleri onun arzusuna ermesine yetmemiş ve Böylece dünyadan azıksız ayrılıp Allah Teala'nın huzuruna hüccetsiz çıkan kimsedir. | Ramuz el e-hadis, 20. sayfa, 9. hadis |
7540 | Sizden birisine hizmetçisi yemeğini getirdiğinde, onu hazırlamak için kafi meşakkat çekmiş olabileceği için, yemeğe onunla birlikte otursun. Eğer böyle yapmaz ise, ona bir veya iki lokma yedirsin. Böylece onun açlık ve meşakkatini (bir miktar) gidermiş olur. | Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 4. hadis |
7548 | Sırat üzerinde alim ile abid bir araya geldiğinde, abide denir ki: "Cennete gir. Ve ibadetin sebebiyle oradaki nimetlerden faydalan." Alime de denir ki: "Sen burada dur ve sevdiklerine şefaat et. Senin şefaatin mutlaka kabul olunur." Böylece o alim Nebiler makamına yükseltilir. | Ramuz el e-hadis, 24. sayfa, 12. hadis |
7561 | Bir kimseyi sevdiğin zaman onunla mücadele (ve münazaa) etme. Ona zulmetme ve zarar verme. Kendisi hakkında kimseye bir şey sorma. Olur ki, ona düşman olan bir kimseye rastlarsın da, o da sana, onda olmayan şeyleri varmış gibi anlatır. Böylece seninle sevdiğin kimsenin arasını açmış olur. | Ramuz el e-hadis, 25. sayfa, 10. hadis |
7566 | Müezzin ezan okumaya başladığı zaman Rab, rahmet elini onun başının üzerine koyar. Ezan bitinceye kadar bu Böylece devam eder. Sesinin eriştiği yer vus'atınca ona mağfiret eder. Ezanı bitirdiğinde de Allah teala: "Kulum doğru söyledi. Ey kulum Hakka şehadet ettin. Sana müjde olsun" diye buyurur. | Ramuz el e-hadis, 25. sayfa, 15. hadis |
7573 | Müezzin ezan okuduğu zaman şeytan mescidden sür'atle çıkar, müezzin sükut edince de geri döner. Müezzin kamet alınca, şeytan sesli bir şekilde yellenerek yine mescidden çıkar, sükut edince tekrar döner de namazda bulunan müslüman kişi ile nefsi arasına girer. Böylece o şahıs namazını fazla mı, yoksa noksan mı kıldı bilemez olur. Sizden biriniz böyle bir durumla karşılaştığında, otururken, selam vermeden önce, iki secde yapsın ve sonra selam versin. | Ramuz el e-hadis, 26. sayfa, 7. hadis |
7589 | Allah Teala, emrini vayhetmek murad ettiği zaman, o vahyi tekellüm eder. Vahyi tekellüm ettiğinde, Allah Teala'nın korkusundan gökleri şiddetli bir sarsıntı alır. Gök ehli bunu duyunca hepsi birden düşüb secdeye kapanırlar. Başını secdeden ilk kaldıran Cebrail (a.s.) olur. Allah Teala dilediği vahyini Cebrail (a.s.)'a bildirir. Cebrail (a.s.) da o vahyi meleklere intikal ettirir. O her semaya uğradıkça gök ehli ona sorar: "Rabbımız ne buyurdu" Cebrail (a.s.) da: "Rabbımız hak olanı buyurdu. O pek yüce ve büyüktür" der. Bunun üzerine gök ehlinin hepsi Cebrail (a.s.)'ın söylediği gibi söyler. Cebrail (a.s.) emrolunduğu ilahi vayhi Böylece semadan yere getirir. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 9. hadis |