Arama Sonuçları aklı az

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/43318-akli-az

NoHadis MetniKaynak
7454 Cennet ile Cehennem ihticacda bulundular. (Her biri haklılığı için delil ileri sürdü.) Cennet: " Bana zaifler ve miskinler girer" dedi. Cehennem de: "Bana da cebbarlar ve kibirliler girer" dedi. Bunun üzerine Allah Teala Cehennem için: "Sen Benim azabımsın, dilediğim kimseleri seninle cezalandırırım." Ve Cennet için de: "Sen Benim Rahmetimsin, dilediğim kimseye seninle Rahmetimi ikram ederim." (Ey Cennet ve Cehennem) sizden her birinizin doldurulması Bana aittir" buyurdu.Ramuz el e-hadis, 18. sayfa, 4. hadis
8620 Adam oruç tutar, namaz kılar, hac ve umre yapar. Mükâfatını kıyamette aklı kadar alır.Ramuz el e-hadis, 99. sayfa, 5. hadis
8795 Ahmaklığın en şiddetlisi ve dalâletin de en büyüğü şu kavminkidir ki, kendi Peygamberlerini bırakıp, başka milletin Peygamberine meylederler ve kendilerine nazil olanı bırakıp başka kavme nazil olana meylederler.Ramuz el e-hadis, 112. sayfa, 12. hadis
8817 En hoş kazanç o tüccarındır ki, konuştuğunda yalan söylemez, emniyeti hulfetmez, vadinden dönmez, borcunu geciktirmez, alacaklısını sıkıştırmaz, satarken mallarını aşırı medh etmez ve alırken de kötülemez.Ramuz el e-hadis, 114. sayfa, 10. hadis
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
9094 Abbas oğulları için şarktan bayraklılar çıkar. Bunların evveli de sonu da helake mahkumdur. Siz onlara yardım etmeyin. Allah onlara yardım etmiyecek. Kim onların bayrağı altına giderse Allah onu Cehenneme sokar. Gözünüzü açın ki, onlar Allah'ın mahlukatının şerlileridir. Zannederler ki Ben onlardanım. Agah olun! Ben onlardan uzağım onlar da Benden uzaktır. Onların alametleri saçlarını uzatmaları ve siyah gömlek giymeleridir. Kendileri ile oturmayın, pazarlarda alış veriş yapmayın, onlara yol göstermeyin, su dahi vermeyin. Bunlara yapılan hürmetle ehli semaya eziyet verilmiş olur.Ramuz el e-hadis, 143. sayfa, 3. hadis
9113 Ben sizin görmediklerinizi görüyor, işitmediklerinizi işitiyorum. Gök gıcırdıyor, hakkıdır da. Gökte dört parmaklık boş bir yer yok ki, oraya bir melek secde etmiş olmasın. Nefsim kudretinin elinde olan Allah'a yemin ederim ki, Benim bildiğimi siz bilseydiniz, az güler çok ağlardınız. Döşekler üzerinde kadınlarla telezzüz edemezdiniz ve bağrınızı döverek yabana uğrardınız.Ramuz el e-hadis, 145. sayfa, 7. hadis
9165 Ben, kıyamet günü secdeye izin verilecek ilk kimseyim. Sonra başımı kaldırmaya izin verilir. Ben de başımı kaldırırım ve sağımda ve solumda duran ümmetimi tanırım. Denildi ki: "Onları nasıl tanırsınız ya Resulallah?" Buyurdu ki, Abdest azalarının ve alınlarının parlaklığından Ve yine önlerinde nur gibi parlıyan çocuklarından.Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 7. hadis
9169 Ben insanların soy sopça en şereflisiyim, iftihar yok. Kadr ü kıyamette en kerimiyim, iftihar yok. Ey insanlar! Bize gelene gideriz. Bize ikramda bulunana ikramda bulunuruz. Bizim kölemizi azad edenin kölesini azad ederiz. Bizim ölümüzü teşyi edenin ölülerini teşyi ederiz. Hakkımızı koruyanın hakkını koruruz. Ey insanlar! İnsanlarla soyları derecesine göre oturup kalkın ve dinleri derecesinde de onlarla karışın. Mürüvvetleri nisbetinde onlara misafir olun, insanları aklınızla ikna edin.Ramuz el e-hadis, 153. sayfa, 3. hadis
9278 Cebrail (a.s)'ın bana öğrettiği bir şeyi sana öğreteyim mi? Senin, cimri ve muhteris bir kimseye veya zalim bir sultana veya kötülüğünden korktuğun bir alacaklıya, bir ihtiyacın olduğu zaman şöyle de: "Allahümme entel azizül kebir ve ene abdükez zaîfüz zelil. La havle vela kuvvete illa bike, Allahümme sahhirli fulanen kema sahharte firavne li Musa ve leyyinlî kalbehû kema leyyentel hadide li Davude. Feinnehu la yentiku illa biiznike ve nasiyetehu fi kabzatike ve kalbuhu fi yedike celle senâü vechike Ya Erhamerrahimin." (Allahım, sen galib ve her şeyden yücesin. Ben ise zaif ve hakir bir kulunum. Her türlü güç ve kuvvet ancak Sendendir. Allahım, firavunu Musa (a.s)'ın emrine ram ettiğin gibi filan kimseyi de bana ram eyle. Davud (a.s) a demiri nasıl yumuşattı isen, onun kalbini de benim için yumuşak et. Zira o, ancak senin izninle konuşabilir. Onun alnı Senin kudret elindedir. Ve kalbi de Senin elindedir. Senin zatının azameti ne yücedir. Ey merhametlilerin en merhametlisi olan Allahım)Ramuz el e-hadis, 168. sayfa, 1. hadis