No | Hadis Metni | Kaynak |
7353 | Alimlere tabi olunuz. Zira onlar dünyanın çerağı ve ahiretin kandilleridir. | Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 7. hadis |
8286 | dünyada insanların kaygısı en büyük olanı mü'mindir. Zira hem dünyası, hem de ahireti için kaygı çeker. | Ramuz el e-hadis, 74. sayfa, 11. hadis |
8553 | Allah (z.c.hz.) bir kimseye ahiret niyeti üzerine dünyayı verir, ama, dünya niyeti üzerine ahireti vermekten çekinir. | Ramuz el e-hadis, 93. sayfa, 12. hadis |
9009 | Biz öyle bir Ehli Beytiz ki, Allah Bizlere dünyayı değil, ahireti nasib etti. Benden sonra ehli Beytim, bela şiddet ve tarda maruz kalacaklar. Doğu tarafından siyah bayraklılar gelinceye kadar. Bunlar mal istiyecek, kendilerine mal verilmeyecek. Bunlar döğüşecekler, sonra geri çekilecekler, istedikleri kendilerine verilecek, fakat kabul etmiyecekler ve onu, ismi ismime, babasının adı, babamın adına uyan, Ehli Beytimden bir kimseye teslim edecekler. O (Mehdi) arza sahib olur. Ve kendisinden önce baskı ve zulümle dolu olan arzı, doğruluk ve adaletle doldurur. Sizden veya sonra gelenlerden birisi ona yetişirse, kar üzerinde sürünerek dahi olsa, gelsin ona katılsın. Muhakkak ki onlar hidayet sancaklarıdır. | Ramuz el e-hadis, 135. sayfa, 3. hadis |
9274 | Sana bir dua öğreteyim mi ki, öyle dua ettiğinde üzerine dağ gibi borcun da olsa, Allah sana onu ödettirir. Ey Muaz! De ki: "Allahümme mâlikel mülki tü'til mülke men teşâ-ü ve tenzi'ul mülke minmen teşâü ve tu'izzu men teşâü ve tüzillü men teşâ-ü biyedikel hayr. İnneke ala külli şey'in kadir. Rahmâned dünya vel ahireti. Tü'tihâ menteşâ-ü ve temne'uhâ menteşâ-ü, irhamnî rahmeten tağninî bihâ an rahmetin min sivâk." (Ey mülkün sahibi olan Allahım. Sen mülkü dilediğine verirsin. Sen mülkü dilediğinin elinden çeker alırsın. Sen dilediğini aziz edersin. Dilediğini ise zelil edersin. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesiz Sen her şeye kadirsin. dünya ve ahiretin Rahmanı olan Allahım! Sen onları dilediğine verirsin, dilediğinden men edersin. Bana öyle bir rahmet ihsan eyle ki, o Rahmetin, beni Senden başkasının merhametinden müstağni kılsın) | Ramuz el e-hadis, 167. sayfa, 4. hadis |
9279 | İnsanların en şerlisini sana haber vereyim mi? O, yalnız başına yiyen, ikram etmiyen, yalnız başına yolculuk yapan, kölesini döven kimsedir. Bundan daha şerli olanı sana bildireyim mi? O, insanlara buğz eden ve insanların da kendisine buğz ettiği kimsedir. Bundan da şerlisini sana bildireyim mi? O, şerrinden korkulan ve hayrı ümid edilmiyen kimsedir. Bundan da daha şerlisini sana bildireyim mi? O, dünya karşılığında ahiretini başkasına satan kimsedir. Bundan da daha şerlisini sana haber vereyim mi? O, din ile dünyayı yiyen kimsedir. | Ramuz el e-hadis, 168. sayfa, 2. hadis |
10618 | dünyanın tatlılığı, ahiretin acılığı ve dünyanın acılığı ise ahiretin tatlılığıdır. | Ramuz el e-hadis, 276. sayfa, 8. hadis |
10668 | İnsanların hayırlısı "kalbi mahmum" olan ve dürüst lisan sahibi olan kimsedir. Denildi ki; "Dürüst lisanı anladık. Kalbi mahmum nedir?" Buyurdu ki, haramlardan çekinen, içinde günah, zulüm ve hased olmıyan temiz kalbdir. Denildi ki: "Bu hal üzere olan kim dir?" Buyurdu ki: "dünyayı sevmeyip, ahireti sevendir." Denildi ki: "Bu hal üzere olan kimdir? Güzel ahlaklı mümindir. | Ramuz el e-hadis, 280. sayfa, 7. hadis |
10698 | Sizin hayırlınız, dünyası için ahiretini terketmiyen, ahireti için dünyasını bırakmıyan ve halka da yük olmayandır. | Ramuz el e-hadis, 282. sayfa, 9. hadis |
10828 | Subhanallah! Sen ona takat getiremezsin, güç yetiremezsin. Şöyle söyleseydin ya: "Allahümme Rabbenâ âtinâ fiddünya haseneten ve fil âhireti haseneten ve kınâ azâbennâr." (Efendimiz (s.a.s.) bir adamı ziyarete gitmiş. Adam zayıflıktan kuş yavrusuna dönmüş. Buyurmuş ki: "Sen Allah'dan afiyet istemez miydin? Demiş ki, "Ben Allah'a, ahirette vereceğin azabı bu dünyada ver diye dua ederim." Bunun üzerine yukarıdaki hadisi şerif vârid olmuştur.) | Ramuz el e-hadis, 295. sayfa, 12. hadis |