No | Hadis Metni | Kaynak |
7736 | Kul kırk yaşına ulaşınca, Allah onu cinnet, cüzzam ve baras gibi üç beladan emin kılar. Kul elli yaşına gelince, Allah ondan hesabı hafifletir. Altmış seneye ulaşınca, Allah onu kendisine inâbe ile rızıklandırır. yetmiş seneye erişince, gök ehline onu sevdirir. Seksen yaşına gelince, Allah hasenatını sabit kılar ve seyyiatını siler. Kul doksan seneye ulaştığında ise Allah onun geçmiş ve gelecek günahlarını mafiret eder ve kendisini aile halkına şefaatçı kılar ve ona gökten bir münadi şöyle nida eder: "Bu kul dünyada Allah'ın esiridir." | Ramuz el e-hadis, 38. sayfa, 2. hadis |
9247 | Azameti gökle yer arasını dolduran ve yetmiş bin meleğin tazim ve teşyi ettiği bir sureyi size haber vereyim mi? O "El Kehf" suresidir. Her kim Cuma günü onu okursa, Allah Teala bu sebeble o kimsenin diğer cumaya kadar ki ondan sonra da üç gün ilavesi içindeki günahlarını mağfiret eder. Ayrıca kendisine semaya kadar erişen bir nur verilir. Ve deccal fitnesinden korunmuş olur. Her kim yatacağı zaman bu surenin sonundan beş ayet okursa, korunur ve gecenin istediği vaktinde de uyandırılır. | Ramuz el e-hadis, 164. sayfa, 2. hadis |
9261 | Allah'ın, seni zarardan koruyub menfaatlendireceği bir şeyi haber vereyim mi? Muhakkak ki çeşitli faiz vardır. ondan bir çeşidi bile yetmiş günaha bedeldir ki; bunun en küçüğü kişinin annesi ile yatması kadar kötü bir iştir. Faizin en ağır olanı ise, kişinin haksız yere, müslüman kardeşinin ırzı hakkında söz etmesi gibidir. | Ramuz el e-hadis, 165. sayfa, 7. hadis |
9297 | İyi biliniz ki, her kim eman verilen bir kimseye, zulmeder veya ahdini bozar veya onun gücünün yetmiyeceği şeyi kendisine yükler veya gönül hoşluğu ile vermeyeceği bir şeyi ondan alırsa, kıyamet gününde ben o kimsenin hasmı olurum.(Beyhaki'de ayrıca şu ilave vardır: İyi biliniz ki, her kim Allah ve Resulünün zimmetinde olan bir muahidi (eman verilen kimseyi öldürürse, Allah o kimseye Cennetin kokusunu haram eder ki, onun kokusu yetmiş yıllık mesafeden alınır.) | Ramuz el e-hadis, 170. sayfa, 4. hadis |
9527 | İman, yetmiş-yetmiş iki yapıdır. Ve en efdalı "La ilahe illallah" ve en aşağısı, yoldan eza verecek bir şeyi kaldırmaktır. Haya da ondan bir şubedir. | Ramuz el e-hadis, 193. sayfa, 14. hadis |
11031 | Tûbâ bir ağaçtır. Allah onu kudret eliyle dikmiştir ve ruhundan ona nefyetmiştir. Cennet ehlinin elbiseleri ondan dikilir ve dalları Cennet sularından taşar. | Ramuz el e-hadis, 313. sayfa, 11. hadis |
11868 | Sabah namazını kılıpta döneceği zaman yedi kere: "Lâ havle velâ kuvvete illâ billah. Ve lâ hîylete ve la ihtiyâle ve lâ mencee velâ melcee minellâhi illâ ileyh" diyen hiç bir kul yoktur ki, ondan yetmiş bela def olmasın. | Ramuz el e-hadis, 385. sayfa, 7. hadis |
12480 | Bir kimse aksırsa veya genirse de: "Elhamdülillahi alâ külli hâlin minel hâl" derse, ondan yetmiş dert def olunur ki, en ehveni cüzzamdır. | Ramuz el e-hadis, 430. sayfa, 15. hadis |
12655 | Bir kimse bir müslüman kardeşinin hacetinde yürürse, ayrıldığı yerden dönünceye kadar Allah ona attığı her adımda yetmiş sevap yazar ve ondan yetmiş günah silinir. Eğer o iş onun aracılığı ile görülürse annesinden doğduğu gibi günahlarından çıkar. O sırada ölürse hesapsız Cennete girer. | Ramuz el e-hadis, 444. sayfa, 13. hadis |
12826 | Rabbim Bana ümmetimden yetmiş bin kişiyi Cennete hesapsız ve azabsız sokmayı vadetti. Her birine de yetmiş bin. ondan sonra da, Rabbımın kabzasından, üç kabza da Kendisi azad edecek. | Ramuz el e-hadis, 460. sayfa, 1. hadis |