No | Hadis Metni | Kaynak |
7422 | Allah Teala'nın nehy ettiği kötü şeylerden kaçının. Bunlardan bir şeye kim düşerse, Allah'ın örttüğünü o da gizli tutsun. Ve Allah'a tevbe etsin. Zira, her kimin durumu bize açıklanırsa Allah'ın kitabının hükmünü o kimse üzerine tatbik ederiz. | Ramuz el e-hadis, 16. sayfa, 5. hadis |
7741 | Kul tevbe ettiği zaman, Allah onun günahlarını hafaza meleklerine unutturur. Keza bunu onun uzuvlarına ve arzdan bilenlere de unutturur ki, Allah'a mülaki olduğunda, günahı sebebiyle aleyhine şahidlik yapacak kimse kalmasın. | Ramuz el e-hadis, 38. sayfa, 7. hadis |
7835 | Sizden biri mescide girdiği zaman, namaz kendini orada tuttuğu müdetçe namazda sayılır. Ve o kimse namaz kıldığı yerde bulunduğu sürece melekler ona salat ederler. Ve: "Ey Allahım, ona rahmet et ve onun tevbesini kabul eyle" derler. Bu durum, o kimsenin başkasına eza etmediği ve kendisinden bir hades vuku bulmadığı sürece böylece devam eder gider. | Ramuz el e-hadis, 44. sayfa, 8. hadis |
10831 | Allah, kıyamet gününde, yedi kimsenin yüzüne bakmaz, onları tezkiye etmez ve onları alemlerle birlikte ilk girenlerle beraber Cehenneme sokar; meğer tevbe ederler, meğer tevbe ederler, meğer tevbe ederler. Kim de tevbe ederse Allah onun tevbesini kabul eder. Bu yedi sınıf kimse şunlardır: Elini nikah eden, erkek erkeğe yakınlaşan (fail ve mef'ul) içkiye devamlı olan, ana babasını yardım istiyecek kadar döven, lanet edilinceye kadar komşusuna eza eden, komşusunun karısı ile zina eden. | Ramuz el e-hadis, 296. sayfa, 2. hadis |
11315 | Beni İsrail'den "Kıfl" isimli biri vardı. Günahtan pek sakınmaz ve onu işlerdi. Ona bir kadın geldi (paraya ihtiyacı vardı.) Onunla münasebette bulunmak şartı ile kadına altmış altın verdi. Kadınla bir mevkiye geldiler. O zaman kadının kemikleri titredi ve ağladı. Adam dedi ki: "Neden ağlıyorsun? Seni zorladım mı?" Kadın dedi ki: "Hayır, fakat ben bu işi şimdiye kadar asla yapmamıştım. Buna beni ihtiyacım sürükledi." Adam dedi ki: "Madem ki sen yapmadığını yapmak durumundasın öyleyse git, para da senindir. "Adam ayrıca yemin ederek: "Vallahi bundan sonra ben de bu işi bir daha yapmam" dedi ve o gece de öldü. Sabahleyin kapısına şöyle yazılmış olduğu görüldü: "Allah muhakkak Kıfl'e mağfiret etti." (Asi, fakat iffeti takdir eden ve merhametli bir kimse imiş ve tevbesi nasib ve kabul olmuş.) | Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 1. hadis |
11639 | Ne iyi, ne de kötü kimse için ölümü istemek yoktur. İyi ise iyiliğini artırır. Kötü ise tevbe edip kendisini kurtarır. | Ramuz el e-hadis, 366. sayfa, 6. hadis |
12518 | Bir kimse, "Lâilâhe illâ ente sübhâneke amiltü sûen ve zalemtü nefsî fetüb aleyye inneke entet' tevvabür rahim" diye tevbe ederse, cepheden kaçmış bile olsa günahları mağfiret olur. | Ramuz el e-hadis, 434. sayfa, 2. hadis |
12644 | Bir kimse Lut kavminin amelini yapar halde (tevbe etmeden) vefat ederse, kabri onu onların arasında oluncaya kadar yanlarına götürür. (Veya onların amellerinin asarı kabrinde zahir olur.) Ve kıyamette de onlarla beraber baas olunur. | Ramuz el e-hadis, 444. sayfa, 2. hadis |
12680 | Bir kimse merhamet etmezse merhamet olunmaz. Bir kimse affetmezse af olunmaz. Bir kimse tevbe etmezse mağfiret olunmaz ve günahlardan korunmayan da korunulmaz. | Ramuz el e-hadis, 446. sayfa, 12. hadis |
12810 | Muhammed (s.a.v)in nefsi yed-i kudretinde Olana kasem ederim ki, kıyamet gününde bir kul gelir dağlar gibi sevabları olur ve zanneder ki bunlar sebebile Cennete gidecek. Fakat zulme uğrattığı kimselerin meydana çıkması o derece devam eder ki, bunlar erir ve hiç hasenesi kalmaz ve hatta kendisine dağlar gibi günah yüklenir de bu sebeble Cehenneme sevki emrolunur. (Meğer tevbe, meğer iltica) | Ramuz el e-hadis, 458. sayfa, 4. hadis |