No | Hadis Metni | Kaynak |
7363 | Ümmetim üzerine şirk ve gizli şehvetten korkarım. Denildi ki: "Ya Resulallah, ümmetin Senden sonra şirk eder mi?" Buyurdu ki: "Evet, ama onlar ne güneşe, ne aya, ne taşa ve ne de puta taparlar. Lakin onlar insanlara amellerle riyakarlık yaparlar. Gizli şehvete gelince: onlardan biri oruçlu olarak sabahlar, sonra ona, hevai arzularından bir şehvet arız olur. Ve isteğine uyarak orucunu terk eder. | Ramuz el e-hadis, 12. sayfa, 5. hadis |
7798 | İnsanlara Rablerinden bahsettiğiniz zaman, onlara korku ve meşakkat verecek hususlardan söz etmeyin. | Ramuz el e-hadis, 42. sayfa, 2. hadis |
7951 | Sizden birisi insanlara namaz kıldırdığında namazı hafif tutsun. Zira, onların içinde zaif, hasta ve yaşlı kimseler olabilir. Sizden biri kendi başına kıldığı zaman ise dilediği kadar uzatsın. | Ramuz el e-hadis, 52. sayfa, 2. hadis |
7983 | Arz üzerinde bir yerde kötülük yayıldığında, onların arasında salihler bulunsa da, Allah o yer halkına azabını indirir. İnsanlara gelen azab o salihlere de isabet eder. Lakin daha sonra onlar Allah'ın rahmetine ve Onun mağfiretine kavuştururlar. | Ramuz el e-hadis, 54. sayfa, 2. hadis |
7987 | Ümmetimde masiyetler zuhur ettiğinde, Allah Teala kendi indinden onlara umumi bir azab verir. Denildi ki: "O gün insanların içinde salih kişiler yok mudur?" Buyurdu ki: "Evet vardır. Ancak insanlara isabet eden şey onlara da isabet eder. Fakat daha sonra onlar Allah'ın mağfiret ve rızasına nail olurlar." | Ramuz el e-hadis, 54. sayfa, 6. hadis |
9464 | Ebdallar altmış kişidir. onlar sözü çok derinleştirmezler. Bid'at sahibi değildirler. Batıl ve günah sözlere dalmazlar. Ve ucub sahibi de değildirler. onlar nail oldukları bu dereceye çok namaz kılmak, çok oruç tutmak ve sadaka vermekle ulaşmamışlardır, lakin nefislerinin cömertliği, kalblerinin selameti, insanlara yaptıkları nasihatler sayesinde elde etmişlerdir. Ey Ali (r.a) onlar ümmetimin içinde kibrit-i ahmerden daha azdır. | Ramuz el e-hadis, 187. sayfa, 9. hadis |
9814 | Annesinin- babasının ihtiyacını karşılamak veya onları insanlardan müstağni kılmak için çalışan kimse, fisebilillah çalışıyor demektir. Ailesinin veya çocuklarının ihtiyacını karşılamak veya onları insanlardan müstağni kılmak için çalışan kimse de gene fisebilillah çalışıyor demektir. Kendi nefsinin ihtiyacını gidermek ve insanlara muhtaç olmamak için çalışan da yine fisebilillah çalışıyor gibidir. Hilede, hud'ada olan ise şeytan çalışıyor demektir. | Ramuz el e-hadis, 212. sayfa, 5. hadis |
10585 | İnsanlara anlıyacakları şekilde söyleyin. onları inkara sevkedecek şekilde söylemeyin ki, Allah'ı ve Resulunü tezkib etmesinler. | Ramuz el e-hadis, 274. sayfa, 2. hadis |
11458 | Öyle kastediyorum ki, etrafa adamlar göndereyim. İnsanlara farzları ve sünnetleri öğretsinler. İsa (a.s.)'ın havarriyûnu gönderdiği gibi. Denildi ki: "Neden Ebubekir (r.a) ve Ömer (r.a)'ı gönder miyorsun?" Buyurdu ki: "onlar dinde göz ve kulak gibidir. Ben onlarsız edemem. | Ramuz el e-hadis, 348. sayfa, 11. hadis |
12975 | Ümmetimden bir taife, Allahın emrile hareket etmekte devam eder. onlar hak üzerinde oldukları halde, kıyamet kopana kadar kendilerini terk eden ve muhalefet eden kimsenin onlara bir zararı dokunmaz. Taki Allahın emri gelinceye kadar onlar insanlara galibtirler. | Ramuz el e-hadis, 472. sayfa, 1. hadis |