No | Hadis Metni | Kaynak |
7261 | Kıyamet günü Cennetin kapısına, açtırmak için geleceğim. Kapıcı Hâzin sorar: "Sen Kimsin?" Ben de: "Muhammed (s.a.s.)'im" derim. Kapıyı açar ve: "Senden önce hiç bir kimseye açmamakla, ancak sana açmakla emrolundum" der. | Ramuz el e-hadis, 3. sayfa, 1. hadis |
7274 | Faiz yiyene, yedirene, faiz senedini yazana, bu senede şahid olana (farkında olarak yaparsa), dövmeyi de yapan ve yaptırana, sadakayı geciktirene, hicretten sonra İslam camiasından çıkıp gidenlerin hepsine birden, kıyamet gününde Muhammed (s.a.s.) dilinden lanet edilmiştir. | Ramuz el e-hadis, 4. sayfa, 6. hadis |
7279 | Size şu üç şeyi emrediyor ve üç şeyi men ediyorum: Size, Allah'a kulluk etmenizi ve O'na hiçbir şeyi ortak etmemenizi, toplu olarak Allah'ın ipine (dinine ve kitabına tutunup birbirinizden ayrılmamanızı ve Allah'ın size veli kıldığı kimselere itaat edip onları dinlemenizi emrediyorum. Ve sizi dedikodudan, çok sual sormaktan ve malı zayi etmekten de men ediyorum. | Ramuz el e-hadis, 5. sayfa, 1. hadis |
7319 | Allah'ın insanlar içerisinde hiç sevmediği üç kişi vardır: 1- Haremin hürmetine riayet etmiyen. 2- İslam'da cahiliyet adetlerini ihya etmeye kalkışan. 3-Haksız yere bir kimsenin kanının akıtılmasına yol arayanlar. | Ramuz el e-hadis, 8. sayfa, 5. hadis |
7339 | rabbim katından bana bir melek geldi de: "Ümmetimin yarısının Cennete konulması ile şefaat arasında" beni muhayyer kıldı. Ben de "Şefaati" seçtim. Bu şefaat, hiçbir şeyi Allah'a ortak koşmadan ölen kimse içindir. | Ramuz el e-hadis, 10. sayfa, 2. hadis |
7351 | Şimdiye kadar yeryüzüne hiç inmemiş bir melek. Bana rabbimden bir risalet (vazife) ile geldi. Ayağının birini dünya semasının üzerine koymuş ve diğer ayağı da arz üzerinde hiç kımıldamadan sabit bulunuyordu. | Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 5. hadis |
7384 | Gücünüz yettiği ölçüde zulümden sakının. Zira bir insan kıyamet günü hasenatı ile gelir ve öyle zanneder ki, bir hasenatı onu kurtaracaktır. (O sırada) denir ki: "Filanın senin üzerinde hakkı vardır." Bunun üzerine buyurulur ki: "Onun hasenatından silin." Öyle ki, hiçbir hasenatı kalmaz. Bunun misali, bir çöle inen yolcuların hali gibidir ki, yanlarında odunları yoktu. O insanlar ateş için odun toplamak üzere dağıldılar. Derledikleri odunları yakıp istediklerini pişirdiler. İşte günahlar da böyledir. (Hasenatı yakar kül eder.) | Ramuz el e-hadis, 13. sayfa, 13. hadis |
7418 | Şu yedi büyük günahtan kaçınınız: Allah'a şirk koşmaktan, adam öldürmekten, harpten kaçmaktan, yetim malı yemekten, faiz yemekten, namuslu kadınlara iftiradan, hicretten sonra bekar kalmaktan. | Ramuz el e-hadis, 16. sayfa, 1. hadis |
7465 | Bir hadiseyi "uğursuz" olarak yormaktansa, yapılacak en iyi şey tefe'ul (iyiye yormaktır.)dür. Esasen bu davranış, Allah'ın takdirinden de hiç bir şeyi müslümandan geri çevirmez. Sizden biriniz hoşuna gitmeyen uğursuzluk zannettiği bir şey görünce şöyle desin: "Yarabbi! İyilikleri getirecek, kötülükleri de def edecek ancak sensin. Lâ havle velâ kuvvete illâ bike." | Ramuz el e-hadis, 18. sayfa, 15. hadis |
7485 | Hicaz yahudilerini ve Necran ehlini Arab yarımadasından çıkarınız. Biliniz ki, insanların en şerlileri, Peygamberlerinin kabirlerini mescid ittihaz edenlerdir. (ravi: Resuli Ekrem (s.a.s.)'in son sözünün bu olduğunu söyleyerek hadisi rivayet etmiştir.) | Ramuz el e-hadis, 20. sayfa, 8. hadis |