Arama Sonuçları ondan üç

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/7921-ondan-uc

NoHadis MetniKaynak
7310 Allah'tan başka ilah olmadığına ve Benim O'nun elçisi olduğuma şehadet ediyorsunuz değil mi? Öyle ise müjdeler olsun. Bu Kur'an öyle bir iptir ki, bir ucu Allah'ın elinde, bir ucu da sizin elinizdedir. Ona yapışınız. ondan sonra dalalet ve tehlikeye asla düşmezsiniz.Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 4. hadis
7313 Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş'ten ve Ehlibeytimden bir kişidir. O insanların ihtilaf ve içtimai sarsıntılar içinde bulundukları bir sırada çıkar. O yeryüzünü, kendinden önce zulüm ve baskı ile doldurulduğu gibi, adalet ve insaf ile doldurur. ondan yer ve gök ehli razıdır. Ve O malı "Sahâhan" olarak taksim eder. Dediler ki: "Sahâhan nedir?". Buyurdu ki: "Seviye üzere" demektir. Ve ümmeti Muhammed (s.a.s.)'in kalblerini zenginlikle doldurur ve adaleti onları ihata eder. O kadar ki bir munadiye: "Kimin ihtiyacı varsa bana gelsin" diye nida etmesi emrolunduğunda, bir kişiden başka kimse gelmez. O kimse istekte bulunur. O da "Sâdin'e (hazinedara) git, sana versin" der. O da gider ve: "Ben Mehdi tarafından kendisine istediği verilmesi için gönderilen kimseyim" dediğinde hazinedar: "Al " der. O da alır. Fakat aldığını taşımaya gücü yetmez. Bunun üzerine taşıyabileceğini alır, fazlasını geri bırakır. O malla çıkar ama sonra pişman olur ve: "Ümmeti Muhammed'den (s.a.s.) nefis cihetinden en aç gözlüsü herhalde benim. Onların hepsi de bu mala davet olundukları halde benden başkası buna icabet etmedi" diyerek aldığı malı iade etmek ister. Hazinedar da: " Biz verdiğimizi katiyyen geri almayız" der. Bu devir altı, yedi, sekiz veya dokuz sene devam eder. Bundan sonraki hayatta ise hayır yoktur.Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 7. hadis
7345 Cibril (a.s.) Bana: "Kufeyt" denilen bir kabla geldi. ondan bir sefer yedim. Bununla Bana cimam hususunda kırk er gücü verildi.Ramuz el e-hadis, 10. sayfa, 8. hadis
7593 Allah Teala halkını korkutmak murad ettiğinde, korkutucu bir şeyden pek azını arz'da izhar ede de mahlukat ondan ürperir. Onları helak etmeyi dilediği zaman ise, o şeyin hepsini birden izhar eder.Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 13. hadis
7640 Sizden biri bir düşmana mızrağı ile hamle eder de, mızrağın ucu o kimsenin tam gırtlağına geldiği sırada da olsa o adam: "Lâ ilâhe illallah" derse, mızrağı ondan derhal kaldırsın.Ramuz el e-hadis, 31. sayfa, 5. hadis
7736 Kul kırk yaşına ulaşınca, Allah onu cinnet, cüzzam ve baras gibi üç beladan emin kılar. Kul elli yaşına gelince, Allah ondan hesabı hafifletir. Altmış seneye ulaşınca, Allah onu kendisine inâbe ile rızıklandırır. Yetmiş seneye erişince, gök ehline onu sevdirir. Seksen yaşına gelince, Allah hasenatını sabit kılar ve seyyiatını siler. Kul doksan seneye ulaştığında ise Allah onun geçmiş ve gelecek günahlarını mafiret eder ve kendisini aile halkına şefaatçı kılar ve ona gökten bir münadi şöyle nida eder: "Bu kul dünyada Allah'ın esiridir."Ramuz el e-hadis, 38. sayfa, 2. hadis
7840 Sizden biri müslüman kardeşini ziyaret ettiğinde, kardeşi ondan orucunu bozmasını isterse bozsun. Ancak Ramazan, Ramazanın kazası veya nezir orucu olursa onlar müstesnadır.Ramuz el e-hadis, 44. sayfa, 13. hadis
7873 Kardeşinde haya, emanet ve sıdk gibi üç hasleti gördüğünde ondan (dilediğin bir şeyi) ricada bulun. Onları göremediğinde ricada bulunma.Ramuz el e-hadis, 46. sayfa, 11. hadis
8491 Allah (z.c.hz.) havarisi olmayan hiç bir Peygamber göndermedi. Bu yardımcılar, Peygamberlerinin arkasında Allah'ın dilediği kadar dururlar. Orada Allah'ın kitabı ve Nebisinin sünneti ile amel edilir. ondan sonra Umera gelir. Bunlar kürsülerde otururlar. Bildiğiniz şeyleri söylerler. Reddettiğiniz şeyleri yaparlar. Onları gördüğünüz zaman, kendileri ile mücadele etmek her mü'mine borçtur. Fiilen, sözle veya kalbi ile mücadele etmek. Bunun gerisinde müslümanlık yoktur.Ramuz el e-hadis, 89. sayfa, 8. hadis
9226 Kıyametin ilk alametleri: Deccal, İsa (a.s.)'ın inmesi, Aden toprağından bir ateşin çıkıp halkı mahşere (Şam'a) sürmesi, öyle ki onlar kaylule (öğle uykusu) yaptığı zaman o ateş bekler. (Onlar yürüyünce o da yürür). Ve bir de Duhan, Dabbe ve Ye'cüc ve Me'cücün zuhurudur. Denildi ki : "Ya Resulallah, Ye'cüc ve Me'cuc nedir?" Buyurduki: Yec'cüc ve Me'cuc bir takım ümmetlerdik ki, her biri dörtyüz binliktir. Onlardan her bir kişi etrafında, kendi sulbünden gelme bin tane göz görmedikçe ölmez. Bunlar Adem evladıdır. Ve dünyanın harab olmasına çalışırlar. Geldiklerinde Fırat ve Dicle'den içerler. Taberiye gölünü kuruturlar. Beyt'i Makdise vardıklarında ise şöyle derler: "Dünya halkını tamamen öldürdük. Şimdi de göktekilerini öldürelim." Ve oklarını göğe doğru atarlar da, o oklar kana bulaşmış alarak geri dönerler. Bunun üzerine: "Semadakileri de öldürdük" derler. O sırada İsa (a.s) ve müslümanlar Turi-Sina dağında bulunurlar. Allah, İsa (a.s)'a şöyle vahyeder: "Kullarımı Turdağı ve Eyle etrafında muhafaza et." Sonra İsa (a.s) ellerini semaya kaldırıp dua eder. Müminler de "amin" derler. Bunun üzerine Allah Ye'cüc ve Me'cücün üzerlerine "hegaf" denen ve insanların burnundan giren kurtçukları gönderir. Bu kurtçuklar onları Şam'dan Şark'a kadar sarar ve böylece Ye'cüc ile Mec'ücün hepsi ölürler. Öyleki, onların cifelerinden arz kokar. O zaman Allah, göğe emreder. Ve gökten kırbadan boşanırcasına yağmur yağar, onların cife ve kokularından arzı yıkar. İşte ondan sonra güneşin garbten doğma vakti gelir.Ramuz el e-hadis, 160. sayfa, 9. hadis