Arama Sonuçları İlk saf

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/46741-Ilk-saf

NoHadis MetniKaynak
7324 Mekkelilere ve mücavirlere tebliğ edin; Tavaf yerini, Hacer'i Esved'i, Makam'ı İbrahim ve ön safı, Zilkadenin 20'inci gününden itibaren bayram gününe kadar, hacılar için serbest bıraksınlar.Ramuz el e-hadis, 8. sayfa, 10. hadis
7701 İki müslaman buluşup da onlardan biri arkadaşına selam verdiğinde, bu ikisinden Allah'a daha çok sevgili olanı, arkadaşına karşı güler yüzlülükde daha önde olanıdır. Musafaha ettiklerinde ise Allah onların üzerine yüz rahmet indirir; ilk başlıyana doksan, diğerine ise on rahmet verilir.Ramuz el e-hadis, 35. sayfa, 11. hadis
8322 Şehidlerin efdali, ilk safta, yüzlerini geriye çevirmeden ölünceye kadar harb edenlerdir. Onlar Cennet köşklerinde keyfinden yuvarlanırlar ve Rabları onlara güler. (Bu Allah'u alem öleceği sırada olur.) Rabbın bir kula bir merhalede gülerse ona hesap sorulmaz.Ramuz el e-hadis, 77. sayfa, 5. hadis
8518 Allah (z.c.hz.) ve melekleri ilk saffa salât eder. safları düzeltin, omuzları birleştirin ve kardeşinize mülâyim bulunun. Boşlukları doldurun. Zira şeytan aranıza -Hicaz koyunu gibi- girer. (Bu koyun kavruk olur)Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 4. hadis
9209 İlk kucaklaşan İbrahim (a.s.)'dır. Daha önceleri secde etmek vardı. Bu şuna, şu şuna secde ederdi. İslam musafaha ile geldi.Ramuz el e-hadis, 159. sayfa, 4. hadis
11080 İlk safa bakın ve sağ tarafı doldurun. Geride, direkler arasında saf olmaya heves etmeyin.Ramuz el e-hadis, 318. sayfa, 3. hadis
13479 Allah (z.c.hz.) buyurur: "Ey Adem oğlu, ne ile insafa geleceksin? Ben sana nimetlerimle sevgimi izhar ediyorum. Sen ise isyanlarınla Beni gazablandırıyorsun. Benim hayrım sana iniyor, senin şerrin ise Bana yükseliyor. Bir kerim melek her gün ve her gece Bana senden çirkin bir amel getiriyor. Ey Adem oğlu, biri senin vasfını, senin olduğunu bildirmeyerek saysa ilk kızan sen olursun.Ramuz el e-hadis, 515. sayfa, 9. hadis
14076 İlk saf için üç kere, ikinci saf için bir defa istiğfarda bulunurlardı.Ramuz el e-hadis, 555. sayfa, 7. hadis
14327

Enes radıyallahu anh şöyle dedi:

Amcam Enes İbni Nadr radıyallahu anh Bedir Savaşı’na katılmamıştı. Bu ona çok ağır geldi. Bu sebeple:

“Ey Allah’ın Resûlü! Müşriklerle yaptığın ilk savaşta bulunamadım. Eğer Allah Teâlâ müşriklerle yapılacak bir savaşta beni bulundurursa, neler yapacağımı elbette Allah Teâlâ görecektir” dedi.

Sonra Uhud Savaşı’nda müslüman safları dağılınca, -arkadaşlarını kastederek- “Rabbim, bunların yaptıklarından dolayı özür beyan ederim” dedi. Müşrikleri kastederek de “Bunların yaptıklarından da uzak olduğumu sana arzederim” deyip ilerledi. Sa’d İbni Muâz ile karşılaştı ve:

Ey Sa’d! istediğim cennettir. Kâbe’nin Rabbine yemin ederim ki, Uhud’un eteklerinden beri hep o cennetin kokusunu alıyorum, dedi. Sa’d (olayı anlatırken) “Ben onun yaptığını yapamadım, ya Resûlallah” dedi.

Enes radıyallahu anh devamla şöyle dedi:

Amcamı şehid edilmiş olarak bulduk. Vücudunda seksenden fazla kılıç, süngü ve ok yarası vardı. Müşrikler müsle yapmış, uzuvlarını kesmişlerdi. Bu sebeple onu kimse tanıyamadı. Sadece kızkardeşi parmak uçlarından tanıdı.

Enes dedi ki, biz şu âyetin amcam ve amcam gibiler hakkında inmiş olduğunu düşünmekteyiz:

“Mü’minler içinde öyle yiğit erkekler vardır ki, Allah’a verdikleri sözlerinde durdular. Onlardan kimi ahdini yerine getirdi (çarpıştı, şehid düştü), kimi de sırasını bekliyor. Bunlar aslâ sözlerini değiştirmemişlerdir” [Ahzâb sûresi (33), 23]

Buhârî, Cihâd 12; Müslim, İmâre 148