No | Hadis Metni | Kaynak |
7432 | Beldelerin Allah teala'ya en sevimli olan yerleri, mescidleridir. Ve beldelerin Allah'a en sevimsiz olan yerleri de çarşı-pazarlarıdır. | Ramuz el e-hadis, 16. sayfa, 15. hadis |
7437 | Allah teala'ya en sevimli gelen şu dört sözdür: "Sübhanellahi, Velhamdülillahi, Ve lâ ilâhe illallahu, Vallahu ekber." Onların hangisinden başlarsan mahzuru yoktur. Erkek çocuğuna "Yessar, Rebbah, Necid ve Eflak" diye isim verme. Zira bir yerde (Bu isimlerden birisi için) "Orada var mı?" diye sorarsın. O çocuk da orada yoktur. Cevaben "Hayır" denir. Böylece ismin manasının aksine olarak hoş olmayan bir mana belirir. | Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 3. hadis |
7449 | Fakirleri seviniz ve onlara yakın olunuz. Siz onları severseniz Allah da sizi sever. Siz onlara yakın olursanız. Allah da size yakın olur. Siz onları giydirirseniz, Allah da sizi giydirir. Siz onları yedirirseniz, Allah da sizi yedirir. Siz cömerd olunuz ki, Allah teala da size karşı cömerd olsun. | Ramuz el e-hadis, 17. sayfa, 15. hadis |
7556 | Allah teala bir kavmi sevdiği zaman onları ibtilaya uğratır. Kim sabrederse ona sabrının karşılığı verilir. Kim de sabretmez şikayete bulunursa, ona da karşılığı verilir. | Ramuz el e-hadis, 25. sayfa, 5. hadis |
7586 | Aziz ve Celil olan Allah, nutfeden bir insan yaratmak murad ettiğinde, Rahimler meleği şöyle sual arzeder: "Ya Rabbi bu Said midir? Şaki midir? Erkek midir? Dişi midir? Ey Rabbim kırmızı mı, yoksa siyah mıdır? Allah teala da emrini bildirir. Sonra o insanın iki gözü arasına ( alnına) karşılaşacağı iyilik ve kötülük, hatta göreceği meşakkate kadar hepsi yazılır. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 6. hadis |
7589 | Allah teala, emrini vayhetmek murad ettiği zaman, o vahyi tekellüm eder. Vahyi tekellüm ettiğinde, Allah teala'nın korkusundan gökleri şiddetli bir sarsıntı alır. Gök ehli bunu duyunca hepsi birden düşüb secdeye kapanırlar. Başını secdeden ilk kaldıran Cebrail (a.s.) olur. Allah teala dilediği vahyini Cebrail (a.s.)'a bildirir. Cebrail (a.s.) da o vahyi meleklere intikal ettirir. O her semaya uğradıkça gök ehli ona sorar: "Rabbımız ne buyurdu" Cebrail (a.s.) da: "Rabbımız hak olanı buyurdu. O pek yüce ve büyüktür" der. Bunun üzerine gök ehlinin hepsi Cebrail (a.s.)'ın söylediği gibi söyler. Cebrail (a.s.) emrolunduğu ilahi vayhi böylece semadan yere getirir. | Ramuz el e-hadis, 27. sayfa, 9. hadis |
7734 | Allah teala, kıyamet gününde mahlukatı baas buyurduğu zaman, arşın altından bir münadi üç kere şöyle nida eder: "Ey muvahhidler topluluğu! Muhakkak ki Allah sizi afvetti. Siz de birbirinizi affediniz." | Ramuz el e-hadis, 37. sayfa, 15. hadis |
7845 | Ramazan ayı girdiğinde Allah teala arşı taşıyan meleklere, tesbihten ellerini çekip Muhammed (s.a.s.) ümmetine ve mü'minlere istiğfarda bulunmalarını emreder. | Ramuz el e-hadis, 45. sayfa, 4. hadis |
8782 | Allah (z.c.hz.)'ne en sevgili kelâm: "Sübhâneke Allahümme ve bihamdike ve tebârekesmüke ve teâlâ ceddüke ve lâ ilâhe ğayrük" En sevmediği de: "Allah'dan kork" diyene karşı: "Sen kendine bak" diyenin bu sözüdür. | Ramuz el e-hadis, 111. sayfa, 13. hadis |
8856 | Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz." | Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis |