Arama Sonuçları bulunduğu veya

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/55164-bulundugu-veya

NoHadis MetniKaynak
7939 Sizden birine namazda bulunduğu sırada şeytan: "Senden bir hades mi vuku buldu?" diye bir şüphe sokarsa, o kimse ona içinden: "Yalan söyledin" desin. Ta ki, kulağı ile bir ses veya burnu ile bir koku duymuş olsun. Sizden biri namaz kılarken fazla veya noksan kıldığını bilemez ise son ka'dede iki secde yapsın (sehiv secdesi)Ramuz el e-hadis, 51. sayfa, 2. hadis
7991 Adam kardeşine hasta ziyaretinde bulunduğu veya onu sırf Allah rızası için ziyaret ettiğinde, Allah o kimse için şöyle buyurur: "Pek güzel ettin. Gidişin de güzel oldu. Cennette de kendine bir menzil hazırlamış oldun."Ramuz el e-hadis, 54. sayfa, 10. hadis
8130 Bir kadın, sadece erkeklerin bulunduğu bir yerde ölür de, onlarla birlikte başka bir kadın da bulunmaz ise veya bir adam kadınlar arasında iken ölür de o kadınlarla birlikte yanlarında başka erkek de yoksa, o takdirde bu iki ölü teyemmümle defnedilir. Onlar, su bulamayan kimseler durumundadır.Ramuz el e-hadis, 63. sayfa, 9. hadis
9345 Zandan sakınınız. Şüphe yok ki zan, sözün en yalan olanıdır. Başkalarının gizli işlerini anlamaya kalkışmayın. Tecessüs de etmeyin. Birbirinizle rekabete girişmeyin. Ve birbirinize gadap etmeyin. Birbirinize hased de etmeyin. Bir de bir kimse kardeşinin, evlenme teklifinde bulunduğu kadına, o nikahlanıncaya veya vaz geçinceye kadar talib olmasın.Ramuz el e-hadis, 175. sayfa, 12. hadis
13690 Hitabede bulunduğunda mübarek gözleri kızarır, Sesi yükselir, heyecanı artardı. "Akşam vakti" veya "Sabah vakti" diyerek sanki bir orduyu uyarır gibi konuşurdu.Ramuz el e-hadis, 531. sayfa, 2. hadis
14237

Zirr İbni Hubeyş şöyle dedi;

Mestler üzerine nasıl mesh edileceğini sormak üzere Safvân İbni Assâl radıyallahu anh’ın yanına gitmiştim. Bana:

Zirr! Niçin geldin? diye sordu. Ben de: İlim öğrenmek için, deyince şunları söyledi: Melekler, ilim öğrenenlerden hoşlandıkları için onlara kanat gererler. Ben de: Büyük ve küçük abdestten sonra mestler üzerine nasıl mesh edileceğikafamı kurcaladı. Sen de Hz. Peygamber’in ashâbından olduğun için, onun bu konuda bir şey söylediğini duydun mu diye sormaya geldim, dedim. Safvân: Evet, duydum. Resûl-i Ekrem seferde bulunduğumuz zaman mestleri üçgün üç gece çıkarmamayı, büyük ve küçük abdest bozduktan, uyuduktan sonra bile mestlere meshetmeyi, ancak cünüp olunca mestleri çıkarmayı emrederdi, dedi. Onun sevgiye dair bir şey söylediğini duydun mu? diye sordum. Evet, duydum. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ile bir sefere çıkmıştık. Biz onun yanındayken bir bedevî kaba sesiyle: Muhammed! diye bağırdı.

Hz. Peygamber de onun sesine yakın bir sesle:

“Gel bakalım”, dedi.

Bedevîye dönerek:

Yazıklar olsun sana! Hz. Peygamber’in huzurunda bulunuyorsun. Kıs sesini! Yüksek sesle bağırmanı Allah yasakladı, dedim.

Bedevî:

Vallahi sesimi kısmam, dedi ve Resûl-i Ekrem’e: Birilerini seven, ama onlarla beraber olacak kadar iyiliği bulunmayan kimse hakkında ne dersin? diye sordu.

Hz. Peygamber şöyle buyurdu:

“Bir kimse, kıyamet gününde, sevdikleriyle beraberdir.” Safvân İbni Assâl sözüne devamla dedi ki: Hz. Peygamber bu konuda uzun uzun konuştu. Hatta bir ara batı taraflarında bulunan bir kapıdan bahsetti. “Kapı yaya yürüyüşüyle kırk yıl veya yetmiş yıl (yahut râvinin hatırladığına göre süvari gidişiyle kırk veya yetmiş yıl) genişliğindedir”, buyurdu.

Şamlı muhaddislerden Süfyân İbni Uyeyne şöyle dedi:

Allah gökleri ve yeri yarattığı gün, bu kapıyı tövbe için açık olarak yaratmıştır. Güneş battığı yerden doğuncaya kadar o kapı kapanmayacaktır.
Tirmizî, Daavât 98. Ayr ca bk. Tirmizî, Tahâret, 71; Nesâî, Tahâret 97, 113;ı İbni Mâce, Fiten 32