Hadis Metni: Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."
Ravi: Hz. Ebû Hüreyre (r.a.)
Kaynak: Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
Etiketler: Cennet ehli,Cennetteki makamlarına,yerleşir Cumadan,Cumaya Allahı,ziyarete giderler,Onlara Arşı,Rahman aşikâr,olup Allahı,görürler Bu,Cennet bahçelerinden,birinde olur,herkes derecesine,göre bir,minbere yerleşir,En aşağısının,yerleri misk,tepelerindedir bunlar,kendi hallerini,diğerlerinden aşağı,görmezler Soruldu,ki Rabbimizi,görecek miyiz,Buyurudu ki,Evet ayın,14üncü gününde,görülmesinde ya,güneşin görülmesinde,nasıl hilâf,yoksa veya,bunları nasıl,izdihamsız görüyorsanız,öyle Rabbinizi,göreceksiniz Allah,zchz onlara,ayrı ayrı,muhatap olur,hatta bazılarına,dünyadaki bazı,sözlerini hatırlatır,Kul Yarabbi,mağfiret etmemiş,miydin der,Allah Ettim,onunla buraya,geldin buyurur,O esnada,iki bulut,öyle güzel,kokular serper,ki kimse,böylesini görmemiştir,O zaman,Allah Teala,buyurur ki,Haydi kalkın,ikram edeceğim,şeylerin başına,O zaman,kalkıp cennetin,çarşılarına gelirler,Bu çarşılarda,aklın tasavvur,edemiyeceği şeyler,vardır Orada,ne para,verilir ne,yüklenilir Sadece,emredilir İşte,orada biz,birbirimizle karşılaşacağız,Derecesi üstün,olanların elbisesi,başka olur,birinin gözüne,bu ilişince,kendi elbisesi,derhal fevkalâde,olur Çarşılardan,yerimize döneriz,Ailelerimiz Başka,bir şekilde,güzelleşip geldiniz,derler Biz,deriz ki,Tabii güzelleşip,gelmek hakkımızdır,Zira Rabbımızı,ziyaretten geliyoruz,