No | Hadis Metni | Kaynak |
8414 | Ümmetim üç sülüstür. Üçte Biri Cennete hesapsız girer. Üçte Biri hafif hesaplı girer. Üçte Biri temizlenir (cehennemde). Bunun üzerine melekler tarafından Resulallah (s.a.s.)'a duyurulur ki, bunları "Lâ ilâhe illallahu vahdehû" derken duyduk. Allah buyurur ki: "Doğru söylediler. Gerçek mabud ancak Benim. Onları "Lâ ilâhe illallahu vahdehû'' sözü sebebiyle Cennete koyun. Ve günahlarını kâfirler üzerine yükleyin." Bu hal Allahu Tealâ'nın: "Kendi günahlarını yüklenecekler ve onunla beraber diğerlerinin günahlarını da yüklenecektir" mealindeki ayetin tefsiridir. | Ramuz el e-hadis, 83. sayfa, 5. hadis |
8420 | İbrahim (a.s.)'ın suhufu Ramazanın Birinde, Tevrat altısında, İncil onüçünde, Zebur, onsekizinde ve Kur'an ise yirmidördü yirmibeşe Birleştiren gecede indirildi. | Ramuz el e-hadis, 83. sayfa, 11. hadis |
8448 | Allah (z.c.hz.) Bir ümmete gadab edip azab vermemiş ise, zahireleri pahalanır, ömürleri kısalır, tüccarları ticaret edemez, yağmurları azalır ve başlarına da şerirleri musallat olur. | Ramuz el e-hadis, 85. sayfa, 13. hadis |
8482 | Allah (z.c.hz.) buyurdu: "Biz malı insana ibadet için ihsan ettik. Namazını kılsın, zekâtını versin." Bu Adem oğlu Bir vadiye sahip olunca ister ki, ikincisine de sahip olsun. İkincisine sahip olunca ister ki, üçüncüsüne de sahip olsun. Adem oğlunun karnını toprak doldurur. Sonra Bir kısmına Allah tevbe nasib eyler. | Ramuz el e-hadis, 88. sayfa, 8. hadis |
8491 | Allah (z.c.hz.) havarisi olmayan hiç Bir Peygamber göndermedi. Bu yardımcılar, Peygamberlerinin arkasında Allah'ın dilediği kadar dururlar. Orada Allah'ın kitabı ve Nebisinin sünneti ile amel edilir. Ondan sonra Umera gelir. Bunlar kürsülerde otururlar. Bildiğiniz şeyleri söylerler. Reddettiğiniz şeyleri yaparlar. Onları gördüğünüz zaman, kendileri ile mücadele etmek her mü'mine borçtur. Fiilen, sözle veya kalbi ile mücadele etmek. Bunun gerisinde müslümanlık yoktur. | Ramuz el e-hadis, 89. sayfa, 8. hadis |
8503 | Allah (z.c.hz.) Bir ok sebebiyle üç kişiyi cennete kor: Silâhı yapan, yapana yardım eder, o silâhı cephede kullanan. | Ramuz el e-hadis, 90. sayfa, 8. hadis |
8523 | Allah (z.c.hz.) hususi Bir zümrenin ameli ile topluma âzab vermez. Şayet toplum, gücü yettiği halde, hususi zümreye aldırmaz ise, hepsine âzab eder. | Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 9. hadis |
8542 | Allah (z.c.hz.) üç kimseyi sever, üçüne de buğz eder. Sevdikleri kimseler: Fisebillâh gaza eden, sabırla ve ihtisapla (ecrini ümid ederek) ölünceye kadar harp eden; Eza eden komşusuna, Allah onu, elinden kurtarıncaya kadar sabreden; Bir cemaatle sefere çıkan, geceleyin uyku bastırıp inip uykuya yattıklarında kalkıp temizlenen ve Allah'dan ümid ve korku ile namaz kılan. Buğz ettiği kimseler ise: Başa kakıcı, hasis; Böbürlenen kiBirli kimse; Çok yemin eden tacir. | Ramuz el e-hadis, 93. sayfa, 1. hadis |
8548 | Allah (z.c.hz.) sizin için şu üç şeyi hoş görür, üç şeyden de hoşlanmaz. Hoşlandıkları: Kendisine kul olup, O'na kimseyi şerik koşmamak; Allah'ın ipine (Kur'ana) hep Birlikte yapışıp asla tefrikaya düşmemek; Başınızdaki emirinize hayırhahlıkta bulunmak. Hoşlanmadıkları ise: Çok konuşmak, çok sual sormak ve mal telef etmek. | Ramuz el e-hadis, 93. sayfa, 7. hadis |
8561 | Allah (z.c.hz.) buyurur: "Oruç Benimdir. Ona mükâfatını Ben veririm." Oruçluya iki ferah vardır: Biri iftarda, ikincisi Allah'a kavuştuğunda mükâfatını alacağı zaman. Muhammed (s.a.s.)'in nefsi yed-i kudretinde Olana kasem ederim ki, Oruçlunun ağız kokusu Allah'a, amber kokusundan daha güzel gelir. | Ramuz el e-hadis, 94. sayfa, 6. hadis |