No | Hadis Metni | Kaynak |
7289 | Bana bir divit ve yazacak şey getirin. Size bir şey yazayım ki ondan sonra ebedi olarak dalalete düşmeyesiniz. Sonra buyurdu ki: "Allah ve mü'minler ancak Ebu Bekir (r.a.) için razı olurlar. | Ramuz el e-hadis, 5. sayfa, 11. hadis |
7310 | Allah'tan başka ilah olmadığına ve Benim O'nun elçisi olduğuma şehadet ediyorsunuz değil mi? Öyle ise müjdeler olsun. Bu Kur'an öyle bir iptir ki, bir ucu Allah'ın elinde, bir ucu da sizin elinizdedir. Ona yapışınız. ondan sonra dalalet ve tehlikeye asla düşmezsiniz. | Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 4. hadis |
7313 | Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş'ten ve Ehlibeytimden bir kişidir. O insanların ihtilaf ve içtimai sarsıntılar içinde bulundukları bir sırada çıkar. O yeryüzünü, kendinden önce zulüm ve baskı ile doldurulduğu gibi, adalet ve insaf ile doldurur. ondan yer ve gök ehli razıdır. Ve O malı "Sahâhan" olarak taksim eder. Dediler ki: "Sahâhan nedir?". Buyurdu ki: "Seviye üzere" demektir. Ve ümmeti Muhammed (s.a.s.)'in kalblerini zenginlikle doldurur ve adaleti onları ihata eder. O kadar ki bir munadiye: "kimin ihtiyacı varsa bana gelsin" diye nida etmesi emrolunduğunda, bir kişiden başka kimse gelmez. O kimse istekte bulunur. O da "Sâdin'e (hazinedara) git, sana versin" der. O da gider ve: "Ben Mehdi tarafından kendisine istediği verilmesi için gönderilen kimseyim" dediğinde hazinedar: "Al " der. O da alır. Fakat aldığını taşımaya gücü yetmez. Bunun üzerine taşıyabileceğini alır, fazlasını geri bırakır. O malla çıkar ama sonra pişman olur ve: "Ümmeti Muhammed'den (s.a.s.) nefis cihetinden en aç gözlüsü herhalde benim. Onların hepsi de bu mala davet olundukları halde benden başkası buna icabet etmedi" diyerek aldığı malı iade etmek ister. Hazinedar da: " Biz verdiğimizi katiyyen geri almayız" der. Bu devir altı, yedi, sekiz veya dokuz sene devam eder. Bundan sonraki hayatta ise hayır yoktur. | Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 7. hadis |
7333 | Bununla mı emroldunuz? (Kader mevzuunda münakaşa etmekle mi?) Sizin yaratılmanızdan kast olunan bu mudur? Sizden evvelkiler ancak bu gibi şeylerle, Allah'ın kitabının bir kısmını diğer kısmı ile karşılaştırmak yüzünden helak oldular. Allah size birşeyi emretti mi ona tabi olun. Ve birşeyden de nehyetti mi ondan sakının. | Ramuz el e-hadis, 9. sayfa, 6. hadis |
7371 | İnsanlar onu tanıyacak diye faciri anmaktan çekiniyor musunuz? Facirden, bulunduğu hal üzere bahsedin ki, insanlar ondan sakınsınlar. | Ramuz el e-hadis, 12. sayfa, 13. hadis |
7393 | Sultan ve maiyetindekilerin kapılarından sakının. Çünkü insanlardan onlara en yakın olanı, Allah'tan en uzak olanıdır. Her kim Sultanı, Allah Teala üzerine tercih ederse, Allah o kimsenin kalbinde gizli ve açık fitne yaratır. ondan Vera'ğı giderir. Ve o kimseyi şaşkınlık içinde terkeder. (Verağ, takvanın ileri derecesidir.) | Ramuz el e-hadis, 14. sayfa, 9. hadis |
7414 | Kardeşinin davetine icabet et. Zira kardeşin için, sen iki durumda bulunursun: Ya o hayır üzeredir. Ve sen o davette hazır olmaya layıksın, veya o şer üzerinedir. Ve sen onu ondan men eder ve hayırla emredersin. | Ramuz el e-hadis, 15. sayfa, 14. hadis |
7430 | Amellerin Allah Teala'ya en sevimli olanı, aç bir fakiri yediren, yahud onun borcunu ödeyen veyahud da ondan bir sıkıntıyı gideren kimsenin amelidir. | Ramuz el e-hadis, 16. sayfa, 13. hadis |
7470 | Ashabım ve akrabalarıma hürmet ederek Bana hürmetinizi muhafaza ediniz. kim ki, onlara hürmetle Bana olan hürmetini teyid ederse, Allah da onu dünya ve ahirette korur. Her kim de onlara hürmet etmeyerek, Bana olan hürmetini muhafaza etmezse, Allah ondan yüz çevirir. Ve bir kimseden de Allah yüz çevrir ise onun (azab için) yakalanması yakındır. | Ramuz el e-hadis, 19. sayfa, 4. hadis |
7526 | Allah teala bir kula buğz ettiği zaman, ondan hayayı soyup alır. Hayayı alınca da o kimseyi sen sevmeyen ve sevilmeyen bir şahıs olarak görürsün. Allah, emaneti de ondan alır. Emanet alınınca, merhameti de alır. Merhamet alınınca da İslam'ın esasını da o kimseden alır. İslam'ın esası alınınca da, o kimseyi artık kovulmuş bir şeytan olarak görürsün. | Ramuz el e-hadis, 23. sayfa, 3. hadis |