No | Hadis Metni | Kaynak |
7306 | Müjde olsun sana. Bizim pazarımıza mal getiren, Allah yolunda savaşan mücahid gibidir. Ve Bizim pazarımızda ihtikar yapan da Allah'ın kitabından sapan kimse gibidir. | Ramuz el e-hadis, 6. sayfa, 14. hadis |
7313 | Mehdi ile müjdelenin. O Kureyş'ten ve Ehlibeytimden bir kişidir. O insanların ihtilaf ve içtimai sarsıntılar içinde bulundukları bir sırada çıkar. O yeryüzünü, kendinden önce zulüm ve baskı ile doldurulduğu gibi, adalet ve insaf ile doldurur. Ondan yer ve gök ehli razıdır. Ve O malı "Sahâhan" olarak taksim eder. Dediler ki: "Sahâhan nedir?". Buyurdu ki: "Seviye üzere" demektir. Ve ümmeti Muhammed (s.a.s.)'in kalblerini zenginlikle doldurur ve adaleti onları ihata eder. O kadar ki bir munadiye: "Kimin ihtiyacı varsa bana gelsin" diye nida etmesi emrolunduğunda, bir kişiden başka kimse gelmez. O kimse istekte bulunur. O da "Sâdin'e (hazinedara) git, sana versin" der. O da gider ve: "Ben Mehdi tarafından kendisine istediği verilmesi için gönderilen kimseyim" dediğinde hazinedar: "Al " der. O da alır. Fakat aldığını taşımaya gücü yetmez. Bunun üzerine taşıyabileceğini alır, fazlasını geri bırakır. O malla çıkar ama sonra pişman olur ve: "Ümmeti Muhammed'den (s.a.s.) nefis cihetinden en aç gözlüsü herhalde benim. Onların hepsi de bu mala davet olundukları halde benden başkası buna icabet etmedi" diyerek aldığı malı iade etmek ister. Hazinedar da: " Biz verdiğimizi katiyyen geri almayız" der. Bu devir altı, yedi, sekiz veya dokuz sene devam eder. Bundan sonraki hayatta ise hayır yoktur. | Ramuz el e-hadis, 7. sayfa, 7. hadis |
7356 | Ey insanlar! Duada cehd etmeyi sever misiniz? Öyle ise, "Allahümme e'innâ alâ şükrike ve zikrike ve hüsnü ibâdetike." (Allahım verdiğin nimete şükretmemiz, Seni zikretmemiz ve sana güzelce ibadet edebilmemiz için Bize yardım et) deyiniz. | Ramuz el e-hadis, 11. sayfa, 10. hadis |
7500 | Bir adam kabrine konulduktan sonra yanına iki melek geldi. Ve ona: "Biz sana şiddetli bir darbe vuracağız" dediler. Ve vurdular da. Bundan dolayı adamın kabri ateşle doldu. Ayılıncaya kadar melekler onu bıraktılar. Adam ayılıp da korkusu gidince meleklere dedi ki: "Neden bana vurdunuz?" Bunun üzerine melekler: "Sen temiz olmadığın halde namaz kılmıştın ve mazlum bir adama rastladığın halde ona yardım etmemiştin" dediler. | Ramuz el e-hadis, 21. sayfa, 7. hadis |
7645 | Adem oğlu sabaha erişince azalarının hepsi hal lisanı ile ona şöyle der: "Bizim hakkımızda Allah'tan kork. Zira Biz sana aidiz. Sen müstakim olursan, Biz de doğru oluruz. Sen müstakim olmazsan, Biz de öyle oluruz." | Ramuz el e-hadis, 31. sayfa, 10. hadis |
7890 | Evlerinizde onlardan (yılanlardan) birini görürseniz deyiniz ki: "Bize eziyet vermemeniz hususunda Nuh (a.s.)'ın sizden aldığı akdi sana hatırlatırım ve yine Süleyman (a.s.)'ın sizden aldığı akdi sana hatırlatırım." Buna rağmen eğer (üzerinize) gelirse onu öldürünüz. | Ramuz el e-hadis, 47. sayfa, 13. hadis |
8482 | Allah (z.c.hz.) buyurdu: "Biz malı insana ibadet için ihsan ettik. Namazını kılsın, zekâtını versin." Bu Adem oğlu bir vadiye sahip olunca ister ki, ikincisine de sahip olsun. İkincisine sahip olunca ister ki, üçüncüsüne de sahip olsun. Adem oğlunun karnını toprak doldurur. Sonra bir kısmına Allah tevbe nasib eyler. | Ramuz el e-hadis, 88. sayfa, 8. hadis |
8863 | Kıyamet gününde kula ilk sorulacak nimet şudur; "Biz sana sıhhat vermemiş miydik ve soğuk suya kanmış değil miydin?" | Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 4. hadis |
10306 | Gündüz melekleri ile gece melekleri sabah ile ikindi namazında buluşurlar. Gündüz melekleri çıktığında Aziz ve Celil olan Allah sorar: "Nereden geliyorsunuz?" (Melekler de) "Senin kullarının yanından sana geliyoruz. Biz onlara gittiğimizde kendilerini namazda bulduk. Biz sana gelmek üzere ayrıldığımızda onları namazda bıraktık." derler. | Ramuz el e-hadis, 248. sayfa, 9. hadis |
10418 | Deyiniz ki: "Allahım: Kulun ve Resulun Muhammed (s.a.v) senden neyi istedi ise, Bizde Senden onu isteriz. Kulun ve Resulun Muhammed (s.av.) sana neden sığındı ise Biz de ondan sığınıırız." | Ramuz el e-hadis, 256. sayfa, 12. hadis |