No | Hadis Metni | Kaynak |
11024 | Ne mutlu o kimseye ki, nefsini alçaltmadan tevazu gösterdi. Meskenete düşmeden nefsini küçülttü ve topladığı malından bir kısmını masiyet olmayan yere infak etti. Sonra ehli fıkıh ve hikmet ile düşüp kalktı. Miskin ve düşkünlere merhamet etti. Ne mutlu, nefsini küçültene ve kazancını helalinden temin edene, iç hali güzel, dışı da kerim olana ve insanlara da kötülük yapmayana. Ne mutlu o kimseye ki, ilmi ile amel etti, malının fazlasını infak etti ve sözünün fazlasını ise tuttu. | Ramuz el e-hadis, 313. sayfa, 4. hadis |
11145 | Alimin abid üzerine efdaliyeti, Benim sizin en aşağınıza efdaliyetim gibidir. Allah (z.c.hz.), melekleri, yuvasındaki karıncaya ve balığa varıncaya kadar yer ve gök ehli insanlara hayır öğretene selat ederler. (Peygamberimize biri alim, diğeri abid iki kimseden bahsolunduğunda yukarıdaki hadis varid oldu.) | Ramuz el e-hadis, 323. sayfa, 1. hadis |
11149 | Alimin abid üzerine fazileti yetmiş derecedir. İki derecenin arası süratli bir at gidişi ile yüz yıllık yoldur. Bu da şunun içindir ki, şeytan insanlara bir bid'at bıraktığında, alim onu fark eder ve halkı uyarır. Abidin ise bid'atten haberi olmaz, onu tanımaz da. O, ibadeti ile meşguldür. | Ramuz el e-hadis, 323. sayfa, 5. hadis |
11157 | Diğer Peygamberlere beş şeyle tafdil edildim: İnsanlara umumi olarak baas olundum. Şefaatimi, ümmetime ahiret mededi olarak sakladım. Önümden bir aylık, arkamdan bir aylık mesafedekiler için düşmanlarıma korku ile yardım gördüm. Arz Bana mescid ve temizleyici kılındı. Ganimetler Bana helal kılındı. Halbuki Benden önce helal kılınmamıştı. | Ramuz el e-hadis, 323. sayfa, 13. hadis |
11273 | Hıfz on parçaya ayrıldı. Dokuzu Türke (Küffarı Çin) verildi. Biri diğer halka dağıtıldı. Hasislik de ona ayrıldı. Dokuzu Faris'e, biri diğer insanlara dağıtıldı Cömertlik de ona ayrıldı. Dokuzu Sudan'a, biri diğer insanlara. Haya da ona ayrıldı. Dokuzu Araba, biri diğer insanlara. kibir de on kısma ayrıldı. Dokuzu Ruma, biri diğer insanlara dağıtıldı. | Ramuz el e-hadis, 334. sayfa, 10. hadis |
11458 | Öyle kastediyorum ki, etrafa adamlar göndereyim. İnsanlara farzları ve sünnetleri öğretsinler. İsa (a.s.)'ın havarriyûnu gönderdiği gibi. Denildi ki: "Neden Ebubekir (r.a) ve Ömer (r.a)'ı gönder miyorsun?" Buyurdu ki: "Onlar dinde göz ve kulak gibidir. Ben onlarsız edemem. | Ramuz el e-hadis, 348. sayfa, 11. hadis |
11607 | Sizin hayırlınız ahireti için dünyasını, dünyası için de ahiretini terkeden kimse değildir. İkisinden de hissesine sahip olmalıdır. Zira dünya ahirete ulaştırıcı bir vasıtadır. İnsanlara da yük olmayınız. (Yar olmak, bar olmamak) | Ramuz el e-hadis, 363. sayfa, 10. hadis |
12080 | Bir kimse nası gücendirmek pahasına, Allah'ı hoşnud ederse, insanların kötülüklerine karşı Allah kafi gelir. Bir kimse de insanları hoşnud etmekle Allah'ı gücendirirse, Allah onu insanlara bırakır. | Ramuz el e-hadis, 401. sayfa, 14. hadis |
12117 | Bir kimse bir ihtiyaca düşse de bunu insanlara duyursa, ihtiyacının arkası kesilmez. Allah'a arz ederse onu bu ihtiyaçtan kurtarır, ya acil ölümle veya acil zenginlikle. (Her ne suretle olursa öyle) | Ramuz el e-hadis, 404. sayfa, 6. hadis |
12122 | Bir kimsenin malına veya bedenine bir musibet isabet etse ve onu gizlese, insanlara şikayet etmese, onu mağfiret etmek Allah'a hak olur. | Ramuz el e-hadis, 404. sayfa, 11. hadis |