No | Hadis Metni | Kaynak |
13476 | Allah (z.c.hz.) Buyurur: "Benim için böyle tevazu edeni ben de öyle yükseltirim." | Ramuz el e-hadis, 515. sayfa, 6. hadis |
13486 | Allah Tebareke ve Teala kıyamet gününde şöyle Buyurur: "Ey Adem kalk, ümmetinden binde dokuz yüz doksan dokuzunu Cehenneme, birini de Cennete ayır." O zaman ashab yere uzanarak ağlamaya başladı. Buyurdu ki: "Başlarınızı kaldırın. Nefsim yed-i kudretinde Olana yemin ederim ki, ümmetim, ümmetler içinde siyah öküzün cildindeki beyaz tüy gibidir." | Ramuz el e-hadis, 516. sayfa, 7. hadis |
13488 | Rabbimiz şöyle Buyurur: "Ey Adem oğlu, Benim ibadetim için kalbini fariğ eyle ki, kalbini zenginlikle, elini rızıkla doldurayım. Ey Adem oğlu, Benden uzaklaşırsan kalbini ihtiyaçla, elini de işle doldururum. | Ramuz el e-hadis, 517. sayfa, 1. hadis |
13490 | Allah (z.c.hz.) Buyurur: "Kulum üzerine Benimle meşgul olmak galib olursa, onun talebini ve lezzetini zikrimde kılarım. Böyle olduğunda o Bana, Ben ona aşık oluruz. Ve Bu halde aradaki hicabı ref ederim ve Bu hali ona galib kılarım. Halk sehiv ettiğinde o sehiv etmez. Bunların sözü Peygamberlerin sözüdür ve Bunlar gerçek kahramanlardır. Ve ehli arza ukubet veya azab murad ettiğim zaman onları hatırlarım da onlar sebebiyle Bu azabdan sarfı nazar ederim." | Ramuz el e-hadis, 517. sayfa, 3. hadis |
13492 | Her gün bela der ki: "Nereye gideyim?" Allah (z.c.hz.) Buyurur: "Dost ve ehli taatıma git. Seninle iyilerini imtihan ederim, sabırlarını sınar, günahlarını siler ve derecelerini yükseltirim." Bolluk da her gün: " Nereye gideyim?" der. Allah (z.c.hz.) de şöyle Buyurur: "Ehli masiyete git. Bununla tuğyanlarını murad ederim. Günahlarını katlarım. Seninle acele ederim, nimeti dünyada veririm ve onların gafletini artırırım. | Ramuz el e-hadis, 517. sayfa, 5. hadis |
13505 | Cuma günü on iki saattir. Ondan bir saat vardır ki, o saatte mü'min bir kul Allah Tealadan ne isterse Allah onu kendisine verir. Öyle ise Bunu ikindinin son saatlerinde arayın. | Ramuz el e-hadis, 518. sayfa, 11. hadis |
13564 | Kendilerini mesrur edecek bir işle karşılaştıklarında şöyle Buyururlardı: "Elhamdülillâhillezî bi ni'metihî tetümmüs salihâti": (Hamd o Allah'a mahsustur ki, iyilikler ancak onun nimeti ile tamam olur) Kendileri hoşlanmadığı bir şeyle karşılaştıklarında ise şöyle Buyururlardı: "Elhamdülillâhi ala külli halin." (Her durumda Hamd Allah'a mahsustur.) | Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 10. hadis |
13575 | Yatacakları zaman şöyle Buyururlardı: "Allahım senin isminle yanımı yere koydum. Allahım günahımı bağışla, şeytanı benden uzaklaştır. Beni bağlardan kurtar, mizanımı ağır kıl ve Beni mele'i alaya yükselt" | Ramuz el e-hadis, 523. sayfa, 6. hadis |
13577 | Efradı ailesinden birini sıtma tuttuğunda Bulamaç emrederlerdi. Yapılıp iki kere verilirdi. Sonra şöyle Buyururdu; Bu, mahzun gönlü takviye eder ve üzüntüyü giderir. Sizden birinin su ile yüzündeki kiri giderdiği gibi. | Ramuz el e-hadis, 523. sayfa, 8. hadis |
13596 | Yeni bir elbise giydiğinde onu gömlek, imame yahud rida diye adıyla anar sonra şöyle derlerdi: "Allahümme lekel hamdü, ente kesevtenîhi, es'elüke min hayrihî ve hayri mâ suni'a lehû, ve eûzubike min şerrihi ve şerri mâ suni'a lehû": (Allahım Hamd sana mahsustur. Bunu bana Sen giydirdin. Onun hayrını ve onunla yapılanın hayrını Senden niyaz ederim. Onun şerrinden ve onunla yapılan şeyin şerrinden de Sana sığınırım) | Ramuz el e-hadis, 524. sayfa, 15. hadis |