No | Hadis Metni | Kaynak |
11247 | İblis Rabbına dedi ki: "Ya Rabbi, Adem (a.s.) Cennetten indirildi. Muhakkak Ben biliyorum, kitap ve Peygamber olacak. Onların kitap ve Peygamberleri nedir?" Buyurdu ki: "Rusulleri melaike ve kendilerinden olan Nebilerdir. Kitapları Tevrad, İncil, Zebur ve Furkandır." Dedi ki: "Öyleyse Benim kitabım nedir?" "senin kitabın resim (dövme) dir, kıraatın şiir, elçilerin kahinler, yemeğin, üzerine besmele çekilmeyen şeyler, içeceğin sarhoşluk veren her içki, sıdkın yalan, evin hamam, tuzakların kadınlar, müezzinin çalgılar, mescidlerin de çarşılardır." | Ramuz el e-hadis, 332. sayfa, 4. hadis |
11315 | Beni İsrail'den "Kıfl" isimli biri vardı. Günahtan pek sakınmaz ve onu işlerdi. Ona bir kadın geldi (paraya ihtiyacı vardı.) Onunla münasebette bulunmak şartı ile kadına altmış altın verdi. Kadınla bir mevkiye geldiler. O zaman kadının kemikleri titredi ve ağladı. Adam dedi ki: "Neden ağlıyorsun? Seni zorladım mı?" Kadın dedi ki: "Hayır, fakat Ben bu işi şimdiye kadar asla yapmamıştım. Buna Beni ihtiyacım sürükledi." Adam dedi ki: "Madem ki sen yapmadığını yapmak durumundasın öyleyse git, para da senindir. "Adam ayrıca yemin ederek: "Vallahi bundan sonra Ben de bu işi bir daha yapmam" dedi ve o gece de öldü. Sabahleyin kapısına şöyle yazılmış olduğu görüldü: "Allah muhakkak Kıfl'e mağfiret etti." (Asi, fakat iffeti takdir eden ve merhametli bir kimse imiş ve tevbesi nasib ve kabul olmuş.) | Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 1. hadis |
11326 | (Ümmühani'ye hitaBen) Allah'ı yüz kere Tekbir, yüz kere Hamd ve yüz kere Tesbih et. Bu senin için Allah yolunda eğerli, gemli yüz attan daha hayırlıdır. Yüz deveden daha hayırlıdır. Yüz köle(azad etmek)ten daha hayırlıdır. (Herkese haline göre ibadet.) | Ramuz el e-hadis, 339. sayfa, 4. hadis |
11480 | Allah Teala Cenneti yarattığında Cebrail (a.s.)'a şöyle buyurdu: "Git ona bak." O da gitti, baktı, sonra geldi, dedi ki: "Ya Rabbi! İzzetin hakkı için bunu duyup da girmiyen kalmaz." Sonra Allah Teala onun etrafını hoşa gitmeyen şeylerle çevirdi. Sonra buyurdu: "Ya Cebrail (a.s.) git ona bak." O da gitti, baktı, sonra geldi ve dedi ki: "Ya Rabbi! İzzetin hakkı için muhakkak ki Ben ona kimsenin girememesinden korkarım." Vaktaki Allah Cehennemi yarattı, şöyle buyurdu: "Ey Cebrail (a.s.) git ona bak." O da gitti, baktı, sonra geldi, şöyle dedi: "İzzetin hakkı için onu duyup da giren hiç bir kimse olmaz." O zaman Allah, Cehennemin etrafını hoşa giden şeylerle çevirdi. Sonra buyurdu ki; "Ya Cebrail (a.s.) git ona bak." O da ona baktı ve şöyle dedi: "Ya Rabbi! İzzetin hakkı için muhakkak ki ona girmiyen hiç kimsenin kalmıyacağından korkarım." | Ramuz el e-hadis, 352. sayfa, 2. hadis |
11538 | Eğer Allah (z.c.hz)'ni hakkıyla tanısaydınız denizler üzerinde yürür ve duanızla dağlar oynardı. Allah'dan hakkıyla korksaydınız cehilsiz ilme nail olurdunuz. Lakin bu hadde kimse erişmemiştir. Denildi ki: "Ya Resulallah sen de mi?" Buyurdu ki: "Bende; Allah azze ve celle bütün işlerinin bir kimsenin anlayabilmesinden daha büyük değil midir? (Onun zatının ve işlerinin künhüne erişilemez.) | Ramuz el e-hadis, 357. sayfa, 8. hadis |
11539 | Eğer sana İsrafil (a.s.), Cebrail (a.s.), Mikail (a.s.) ve Hamele-i Arş, aralarında Ben de olduğum halde dua etseydik, sen ancak senin için yazılan kadınla evlenirdin. (Ashabdan bir zatın Peygamberimize bir kadını almak istiyorum "dua et" demesi üzerine bu hadis varid olmuştur.) | Ramuz el e-hadis, 357. sayfa, 9. hadis |
11579 | Cennete girmeden evvel ihvanıma havzda kevser şarabı sunduğumu bir görseydim. Dediler ki: "Ya Resulallah biz senin ihvanın değil miyiz?" Buyurdu ki: "Hayır, siz Benim ashabımsınız. Benim ihvanım, Beni görmeden iman edenlerdir. Ben Rabbimin gözümü, sizinle ve Beni görmediği halde Bana inananlarla ruşen etmesini diledim. | Ramuz el e-hadis, 361. sayfa, 5. hadis |
11606 | Adem oğlunun üzerine gelen hiçbir gün yoktur ki, o günde bir münadi şöyle seslenmesin: "Ey Adem oğlu! Ben yeni bir mahlukum. Yarın Ben senin üzerine şahidim. Bende hayır işle ki yarın lehine şehadet edeyim. Eğer Ben geçersem Beni artık göremeyeceksin." Gece de bunun gibi söyler. (Lisanı hal ile ihtarda bulunuyor) | Ramuz el e-hadis, 363. sayfa, 9. hadis |
11885 | Bir mü'minin kalbine sürur vermiş bir mü'min yoktur ki, o sürurdan Allah, Allah'a ibadet eden, Onu temcid eden, Onu tevhid eden bir melek yaratmasın. Bu mü'min kabrine girince o, mü'mine verdiği sürur gelir ve "Beni tanıdın mı?" der o da: "Sen kimsin?" der. O da şöyle cevap verir: "Ben filana verdiğin sürurum. Ben bugün senin yanlızlığında enîsin olacağım, suallerine yardım edeceğim ve sana o sabit sözü unutturmayacağım, mahşerde seninle beraber olacağım. Rabbına senin için şefaatta bulunacağım ve Cennette de yerini sana göstereceğim." | Ramuz el e-hadis, 387. sayfa, 2. hadis |
11917 | Maîşeti müşkilleşmiş bir kimsenin evinden çıktığında şunu demesine ne mani var?: "Bismillâhi alâ nefsî ve mâlî ve dînî Allahümme raddinî, bi kadâike ve bâriklî fîmâ kuddiralî hattâ lâ uhibbe ta'cîle mâ ahharte ve te'hîra mâ acelte." (Allah adı ile başlar, nefsimi, malımı ve dinimi korumasını ondan dilerim. Allahım ilahi kazana Beni razı kıl ve Benim için takdir olunanı bana mübarek eyle, Ta ki senin te'hir ettiğin şeyin acilen olmasını ve acilen verdiğin şeyin de sonraya kalmasını istemiş olmayayım. | Ramuz el e-hadis, 389. sayfa, 10. hadis |