No | Hadis Metni | Kaynak |
9297 | İyi biliniz ki, her kim eman verilen bir kimseye, zulmeder veya ahdini bozar veya Onun gücünün yetmiyeceği şeyi kendisine yükler veya gönül hoşluğu ile vermeyeceği bir şeyi ondan alırsa, kıyamet gününde ben o kimsenin hasmı olurum.(Beyhaki'de ayrıca şu ilave vardır: İyi biliniz ki, her kim Allah ve Resulünün zimmetinde olan bir muahidi (eman verilen kimseyi öldürürse, Allah o kimseye Cennetin kokusunu haram eder ki, Onun kokusu yetmiş yıllık mesafeden alınır.) | Ramuz el e-hadis, 170. sayfa, 4. hadis |
9299 | Sen Onun kalbini mi yardın ki, kelime-i şehadeti korkarak söylediğini bildin! Bunun için mi veya başka şey için mi söylediğini bildin? Kıyamet gününde o kimse "La ilahe illallah" ile gelince seni kim kurtaracaktır? | Ramuz el e-hadis, 171. sayfa, 2. hadis |
9302 | Evet, nefsim Yed-i kudretinde Olana yemin ederim ki, şüphesiz Allah Teala Cennette bir ağaca şöyle buyurur: "Dünyada Bana ibadetle ve benim zikrimle meşgul olup da kendilerini eğlencelerden ve çalgılardan uzak tutan kullarıma sesini duyur." Bunun üzerine Rabbı Tesbih ve Takdis eden öyle bir ses yükselir ki, mahlukatı Onun benzerini o ana kadar duymamıştır. | Ramuz el e-hadis, 171. sayfa, 5. hadis |
9304 | Sıhhatli olmanız ve hasta olmamanız sizi sevindirir değil mi? Birbirleriyle itişen merkebler gibi olmayı da herhalde istemezsiniz. Belalara uğramış ve böylece kefaret eshabı olmayı da istemiyorsunuzdur. Halbuki, kul için Allah indinde öyle bir makam olur ki, ameli ile ona erişemez. Ancak, Allah Onu, bu makama ulaştıracak bir musibetle kendisini mübtela kılarak eriştirir. | Ramuz el e-hadis, 171. sayfa, 7. hadis |
9307 | Sizden biri her Cuma helaline yakın olmaktan aciz midir? Bu takdirde Onun için iki ecir vardır. Kendi guslünün ecri ve hanımının guslünün ecri. | Ramuz el e-hadis, 172. sayfa, 3. hadis |
9314 | Kötü arkadaştan sakın. Zira o, ateşten bir parçadır ki, ne Onun sevgisi sana fayda verir ve ne de sana olan ahdini yerine getirir. | Ramuz el e-hadis, 173. sayfa, 3. hadis |
9317 | İnsanları acizlik içinde bırakmaktan sakının, Sizden birisi Emir veya Amil olur da kendisine dul kadın, yetim veya fakir bir kimse işi için gelir. Ona "Sen otur, işine bakılacaktır" denir. Böylece onlar acizlik içinde terkedilirler. İhtiyaçları görülmez ve onlar için bir emir de verilmez. Onlar da dağılıp giderler. Halbuki, zengin eşraftan biri gelince, Emir Onu yanına oturtur. Sonra da "İşiniz nedir" der. Adam da "İşim şöyle şöyledir" der. Bunun üzerine Emir "Bunun ihtiyacını yerine getirin ve acelede edin" der. | Ramuz el e-hadis, 173. sayfa, 6. hadis |
9320 | Günahların küçük görünenlerinden sakınınız. Zira küçük görünen günahların misali, bir vadiye inen kavmin şu işi gibidir; Onlardan biri bir odun getirdi. Öbürü bir odun getirdi. Derken, kendi ekmeklerini pişirecek şeyi taşımış oldular. Şüphe yoktur ki, küçük görünen günahlar sebebile sahibi muahaze edildiği zaman bunlar Onu helak ederler. | Ramuz el e-hadis, 173. sayfa, 9. hadis |
9321 | Gıybetten sakının. Zira muhakkak ki gıybet, zinadan daha şiddetlidir. Adam zina eder ve tövbe eder de Allah Onun tövbesini kabul eder. Gıybet sahibine gelince, gıybetini yaptığı kişi Onu affetmedikçe, mağfiret olunmaz. | Ramuz el e-hadis, 174. sayfa, 1. hadis |
9333 | Hile yapmaktan sakının. kişinin ganimet taksim edilmeden önce, cariyeye yaklaşması, sonra da Onu getirip taksim yerine bırakması, gene bir adamın elbiseyi giyip yıprattıktan sonra gidip taksim yerine bırakması veya taksimden önce hayvana binip, sonra Onu ganimet hayvanlarını içine iade etmesi aldatmadır. | Ramuz el e-hadis, 174. sayfa, 13. hadis |