No | Hadis Metni | Kaynak |
8993 | Bu öyle bir gündür ki (arefe günü) bir kimse, kulağına, eline, gözüne ve diline sahip olursa geçmiş günahları afvolur. | Ramuz el e-hadis, 133. sayfa, 4. hadis |
8997 | Bu ümmet rahmete mazhar olmuştur. Bunların azabı dünyada ve birbirlerindendir. Kıyamet günü müslümanlardan her biri için müşriklerden bir kimse ayrılır ve şöyle denir: "İşte bu senin Cehennemden fidyendir." | Ramuz el e-hadis, 133. sayfa, 8. hadis |
9002 | Zekeriya (a.s.)'ın oğlu Yahya (a.s.) Allah'tan niyaz etti ve dedi ki: "Ya Rabbi, beni insanların diline dolama." Allah Teala ona vahyetti ki: "Ya Yahya, ben onu kendime yapmadım. Onu sana nasıl yapayım? Oku kitabı ezeliyi, orada bulacaksın. Yahudiler dediler ki; Üzeyir Allah'ın oğludur. Nasraniler de Mesih Allah'ın oğludur dediler. Allah'ın eli bağlıdır (veremez) dediler de dediler." Yahya (a.s.) Ya Rabbi beni mağfiret et. bir daha böyle istekte bulunmam" dedi. | Ramuz el e-hadis, 134. sayfa, 3. hadis |
9003 | Riyanın azı da şirktir. Kim Allahın bir dostuna düşmanlık ederse, Allah'a harp açmış olur. Muhakkak ki, Allah, Ebrar, Etkiya ve Ahfiyayı sever. Onlar öyle kimselerdir ki: gözden uzak olunca aranmazlar. Hazır bulundukları zaman çağrılmazlar ve tanınmazlar. Bunlar hidayet nurlarıdır. Ve karanlık yerlerden çıkarlar. | Ramuz el e-hadis, 134. sayfa, 4. hadis |
9009 | Biz öyle bir Ehli Beytiz ki, Allah Bizlere dünyayı değil, ahireti nasib etti. Benden sonra ehli Beytim, bela şiddet ve tarda maruz kalacaklar. Doğu tarafından siyah bayraklılar gelinceye kadar. Bunlar mal istiyecek, kendilerine mal verilmeyecek. Bunlar döğüşecekler, sonra geri çekilecekler, istedikleri kendilerine verilecek, fakat kabul etmiyecekler ve onu, ismi ismime, babasının adı, babamın adına uyan, Ehli Beytimden bir kimseye teslim edecekler. O (Mehdi) arza sahib olur. Ve kendisinden önce baskı ve zulümle dolu olan arzı, doğruluk ve adaletle doldurur. Sizden veya sonra gelenlerden birisi ona yetişirse, kar üzerinde sürünerek dahi olsa, gelsin ona katılsın. Muhakkak ki onlar hidayet sancaklarıdır. | Ramuz el e-hadis, 135. sayfa, 3. hadis |
9014 | Siz öyle bir zamanda bulunuyorsunuz ki, fukahası çok, hutebası az, istiyeni az, vereni çok, işte böyle zamanda amel ilimden hayırlıdır. Size öyle bir zaman gelecektir ki, fukahası az, hatibleri çok, istiyeni çok, vereni az. O zamanda ise ilim amelden hayırlıdır. | Ramuz el e-hadis, 135. sayfa, 8. hadis |
9015 | Siz bugün öyle bir zamandasınız ki, sizlere emrolunanın onda birini terketseniz helak olursunuz. Ama öyle bir zaman gelecektir ki, emrolunanın onda birini yapanlar kurtulacaklardır. | Ramuz el e-hadis, 136. sayfa, 1. hadis |
9016 | Siz bugün öyle bir zamandasınız ki, alimleri çok, hatibleri azdır. Bugün bir kimse bildiğinin onda birini terketse düşer. bir zaman gelecektir ki, bileni az, anlatmaya çalışanı (hatibleri) çok olacak. O zamanda, bildiğinin onda birini yapan kurtulacaktır. | Ramuz el e-hadis, 136. sayfa, 2. hadis |
9024 | İki kimseye gıbta edilir: bir adama ki, Allah ona Kur'an verdi, o da o Kur'anın ahkamiyle amel etti. Helalini helal, haramını haram kabul etti. Diğeri de öyle bir kimsedir ki, Allah ona mal verdi, o da o maldan akrabalarına ulaştırdı ve o malı Allah'a taat yolunda harcadı. | Ramuz el e-hadis, 137. sayfa, 1. hadis |
9028 | Ben de beşerim, dine ait bir şey söylersem onunla amel edin. Dünyaya ait söylediklerime mutlaka itaat etmeniz şart değildir. Tahminlerimde yanılabilirim. Ben de beşerim. | Ramuz el e-hadis, 137. sayfa, 5. hadis |