Arama Sonuçları ki yüz

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/12991-ki-yuz/240

NoHadis MetniKaynak
13498 Benden sonra hulefa, hulefadan sonra umera, umeradan sonra melikler, meliklerden sonra Cebabire, Cebabireden sonra ise Ehli Beytimden bir kimse gelir de, O yeryüzünü adaletle doldurur. Ondan sonra da "Kahtani" gelir. Beni gönderen Zata kasem ederim ki, O, diğerlerinden aşağı değildir.Ramuz el e-hadis, 518. sayfa, 4. hadis
13514 Efendimiz (s.a.s.) sıfatça, cemali Peygamberisi ile insanların en güzeli idi. Uzuna meyleden bir boyu vardı. Omuzları arası geniş ve yüz etleri hafifti. Saçlarının siyahı kuvvetli, gözleri sürmeli, kirpikleri uzundu. Ayağı ile yere bastığında tamamiyle basardı. Ayak çukuru hafifti. Ridasını omuzlarından bırakınca gümüş parçası gibi görülürdü. Gülünce mübarek ağzından nur parlardı.Ramuz el e-hadis, 519. sayfa, 9. hadis
13529 Efendimiz (s.a.v.) iri yapılı, azametli idi ve yüzü ayın ondördü gibi parlardı. Ortadan uzun, başı büyücek, saçı mutedil kıvırcık idi. Saçı bazen kulak yumuşağını geçer, rengi parlak, alnı geniş, kaşları ince ve gür idi. İki kaşı arasında bir damar gazab halinde kabarırdı. Burnu ince, hafif mukavves, sakalı sık, yanakları hafif, ağzı geniş, dişleri seyrek ve latif idi. Boynundan göbeğine hafif kıllı, boynu gümüş parlaklığında yapma bebek gibi, yapısı bedenlice ve endamlı idi. Göğsü karnı birdi. Göğsü geniş, omuzları açık, mafsalları ince, soyunduğunda bedeni nur gibi idi. Göğüs kemiğinden göbeğine kadar, tüyden ince bir hat bulunurdu. Meme ve karnında tüy yoktu. Kolları, omuzları ve göğsünün yukarı kısmı kıllı idi. Bilekleri uzun, avucu geniş, uzun saçları lüle gibi idi. El ve ayak parmakları etli, parmakları uzun, ayağının çukuru mutedil, üstü üzerinde su durmayacak derecede düzdü. Yürürken öne meyilli düz yürür, yürüyüşü mütevazı ve seri ve de yüksek bir yerden dökülen su gibi idi. Döndüğünde bütün vücudu ile dönerdi. Sükut halinde yere bakışı semaya nazarından fazla olurdu ve ekser bakışı mülahazalı idi. Yürürken ashabını önüne katardı. Karşılaşmada selamı ilk önce kendileri verirdi.Ramuz el e-hadis, 520. sayfa, 8. hadis
13561 Huzuruna bir kimse geldiğinde, yüzünde beşaret görürse elini eline alırlardı.Ramuz el e-hadis, 522. sayfa, 7. hadis
13577 Efradı ailesinden birini sıtma tuttuğunda bulamaç emrederlerdi. Yapılıp iki kere verilirdi. Sonra şöyle buyururdu; Bu, mahzun gönlü takviye eder ve üzüntüyü giderir. Sizden birinin su ile yüzündeki kiri giderdiği gibi.Ramuz el e-hadis, 523. sayfa, 8. hadis
13663 Abdest aldıklarında, yüzlerini elbiselerinin bir tarafına sürdükleri vaki idi.Ramuz el e-hadis, 529. sayfa, 6. hadis
13720 Cuma günü minbere yaklaştığında, yanında oturan kimselere selam verirlerdi. Minbere çıkıncada yüzünü halka çevirir, sonra oturmazdan önce onlara selam verirlerdi.Ramuz el e-hadis, 533. sayfa, 7. hadis
13843 Aynada yüzlerine nazar ettiklerinde şöyle dua ederlerdi: "Elhamdülillahillezi sevvâ halkî fe addelehu, ve kerrame sûrete vechî fe hassenehâ ve ce'alenî minel müslimîn." (O Allah'a hamd ederim ki, bedenimi güzel ve mutedil yarattı. yüzümün görünüşünü mükerrem ve güzel kıldı ve Beni mü'minlerden kıldı)Ramuz el e-hadis, 541. sayfa, 13. hadis
13844 Aynada yüzlerine nazar ettiklerinde şöyle derlerdi: "Hamd olsun o Allaha ki Benim siretimi ve suretimi güzel yarattı. Benden başkasında çirkinlik veren şeyi Bende güzel kıldı." Sürme çektiklerinde de her bir gözüne iki defa çekerlerdi. Ücüncüyü de hem ona, hem one çekerlerdi. Ayakkabısını giydiğinde sağdan, çıkardığında soldan başlarlardı. Mescide sağ ayağı ile girerlerdi. (Sol ile çıkılır) Alıp vermede her şeyde sağla başlamayı severlerdi.Ramuz el e-hadis, 541. sayfa, 14. hadis
13956 kimseyi hoşuna gitmiyen şeyle yüzlemezlerdi. (Azarlamazlardı)Ramuz el e-hadis, 548. sayfa, 9. hadis