Arama Sonuçları Buyurdu Onu

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/13166-Buyurdu-Onu/30

NoHadis MetniKaynak
10425 Kıyamet gününde Azameti Kibriyadan arz serili kalır ve bu arzda hiç kimseye ayağını bastığı yerden fazla bir yer düşmez. İlk çağrılacak Ben olurum. Ve Cebrail (a.s)'ı, Allah (z.c.hz)'lerinin sağında ayakta bulurum. Hayır Vallahi, nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki Cebrail (a.s) bu hadiseden önce Allah'ı görmedi. Ben derim ki: "Yarabbi Bu Bana geldi de senin tarafından Bana gönderildiğini söyledi." Cebrail ise o sırada sükut eder. Aziz ve Celil olan Allah buyurur ki: "Doğru söyledi. Ben Onu Sana hacetin için gönderdim." Ben derim ki: "Yarabbi, Ben bir takım kullar bıraktım ki, çeşitli beldelerde Sana ibadet ettiler. Ve Seni vadilerde zikrettiler. Şimdi Senin nezdinden getireceğim cevaba intizar ediyorlar." Allah buyurur ki: "Ben onlar hususunda seni mahcub etmiyeceğim." İşte bu teminat, Allah Tealanın: "Umulur ki Rabbın Seni Makam-ı Mahmud'a eriştirir." Mealindeki kavlinde Buyurduğu "Makam-ı Mahmud'un" ifadesidir.Ramuz el e-hadis, 257. sayfa, 6. hadis
10435 Deccalin önü sıra hud'alı seneler olur ki; yağmur çok yağar, fakat nebat az our. Sadıkler tekzib olunur, yalancılar ise tasdik olunur. Haine itimad edilir, emin ise hain addedilir. Ve "Rüveybiza" söz sahibi olur. Denildi ki: "Ya Resulallah, Rüveybiza nedir?" Buyurdu ki, Kendisine itimad olunmayan ve kıymet verilmeyen kimselerdir.Ramuz el e-hadis, 258. sayfa, 5. hadis
10481 Bir kimse şu üç şeyi yaparsa imanın tadını tatar: Yalnız Allah'a kul olur ve "La ilahe illallah" der, gönül hoşluğu ile zekatını verir, şöyle ki: yaşlısını, zayıfını, hastasını, adisini değil, fakat malın ortasından verir. Muhakkak ki Allah, Onun en güzelini sizden istemez. Lakin, en kötüsünü de emretmemiştir. Nefsini tezkiye eder. Denildi ki, "Nefsi tezkiye ne demektir?" Buyurdu ki: "Kişinin nerede olursa olsun, Allah'ın kendisi ile beraber olduğunu bilmesidir.Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 7. hadis
10486 Şu üç şey bir kimsede olursa halis münafıktır: KOnuştuğunda yalan söyler, itimad edildiğinde, emanete hiyanet eder, vaad edince vaadinde durmaz. Bir adam dedi ki: "İkisi gider de biri kalırsa?" Buyurdu ki; Onlardan bir şey kalırsa, ona da nifaktan bir şube vardır.Ramuz el e-hadis, 263. sayfa, 1. hadis
10643 Allah (z.c.hz.)'leri Adem (a.s.)'ı yarattı. Sonra da arkasını sağı ile mesh etti. Bu mesh ile zürriyet çıkardı ve Buyurdu ki: "Bunlar kusur da etseler kendilerini Cennet için yaratmışım. Onlar Cennet ameli yaparlar ve kusurlarına da bakmam." Sonra gene Onun sırtını mesh etti. Ondan bir zürriyet daha çıkardı ve: "Bunları Cehennem için yarattım. Ve amelleri de Cehennem ehli amelidir" Buyurdu. Bunun üzerine bir adamın: "Amel ne için ya Resulallah?" diye sorması üzerine Buyurdu ki, Allah kulu Cennet için yarattığı zaman Onu ehli Cennet amelinde kullanır. Öyleki o kimse Cennetliklerin amellerinden bir amel üzere ölür ve Cennete girer. Cehennem için kul yarattığında ise, Onu Cehennem ehli amelinde kullanır. Öyleki o kul, Cehennemliklerin amelinden bir amel üzere ölür.Ramuz el e-hadis, 278. sayfa, 1. hadis
10730 Bir çok siyah koyun gördüm ki, aralarına pek çok beyaz koyun girdi. Dediler ki: "Ne ile Tevil ettin ya Resulallah?" Buyurdu ki, Acemler, dininizde ve nesebinizde size katılacaklar. Eğer iman ülker yıldızında asılı olsaydı, acemden bazı kimseler Onu elde ederdi. Ve bu suretle insanlar onları mesud görürlerdi. (Arabdan başkasına acem tabir edilir)Ramuz el e-hadis, 287. sayfa, 2. hadis
10773 Allah Benim hulefama rahmet eylesin. Denildi ki: "Senin halifelerin kimlerdir Ya Resulallah?" Buyurdu ki: "Benim sünnetimi ihya edenler ve Onu insanlara öğretenlerdir."Ramuz el e-hadis, 291. sayfa, 1. hadis
10814 Musa (a.s) altı şeyden sual eyledi: Zanneder ki o hasletler kendisi içindi. Yedinci bir suali ise, kendisini düşünerek sormamıştı. Dedi ki: "Ya Rabbi, Kullarının hangisi daha müttekidir?" Allah Buyurdu ki: "Allah'ı zikreden ve Onu unutmayan." Dedi ki: "Hangi kulun daha hidayettedir?" Buyurdu ki: "Hangi kulum Hudaya (inzal olunan vahye) tabi ise o." Dedi ki: "Hangi kulun daha (ahkem)dir?" Buyurdu ki: "İnsanlara hükmederken kendine hükmettiği gibi olan." Dedi ki: "Hangi kulun daha ilim sahibidir?" Buyurdu ki: "İlimden doymıyan ve nâsın ilmini de kendi ilmi üzerine toplıyan alimdir." Dedi ki: "Hangi kulun daha azizdir?" Buyurdu ki: "Kısmetine razı olan." Dedi ki: "Kularının hangisi en fakirdir?" Buyurdu ki: "Sahibi sefer olan." Resulallah Buyurdu ki: "Zenginlik mal zenginliği değil, kalb zenginliğidir. Allah, bir kulu için hayır murad ettiğinde Onun gönlünü zengin eder, ve kalbine kanaat verir. Allah, bir kul hakkında da şer murad ettiğinde Onun ihtiyacını iki gözü arasına kor.Ramuz el e-hadis, 294. sayfa, 6. hadis
10899 Yakında seninle Aişe (r.anha) arasında bir hadise olacak(bunu Hz. Ali (r.a.)'a söylemişti). Hz.Ali (r.a.) dedi ki: "Öyle ise Ya Rasulallah, ben onların en fenasıyım." Buyurdu ki: "Hayır. Lakin bu hadise olduğunda sen Onu evine(mahalli emanına) teslim et (cemel vakası).Ramuz el e-hadis, 303. sayfa, 2. hadis
11027 Tûbâ! (Ne mutlu) Beni görüp de iman edene. Sonra ne mutlu, ne mutlu yine ne mutlu Beni görmeden, Bana iman edene. Denildi ki: "Tûbâ nedir?" Buyurduki: "Tûbâ Cennette bir ağaçtır. Büyüklüğü yüz yıllık yer tutar. Ve Cennet elbiseleri de Onun tomurcuklarından yapılır.Ramuz el e-hadis, 313. sayfa, 7. hadis