No | Hadis Metni | Kaynak |
8476 | Allah (z.c.hz.) yüz rahmet yarattı. Her bir rahmet gök ile yer arasını dolduracak kadardır. O rahmetten biri mahlûkat arasında taksim edilmiştir. Bu sebeble valide çocuğuna acır, bu sebeble vahşi hayvarlar ve kuşlar su bulup içer ve bununla mahlûkat birbirine merhamet eder. kıyamette 99 rahmeti 99 misli yapar ve onları müttakilere tahsis eder. | Ramuz el e-hadis, 88. sayfa, 2. hadis |
8498 | Allah (z.c.hz.) sizlerden birisi için bir lokma veya hurmayı öyle büyütür ki, evlâdınızı veya bir tayı büyüttüğünüz gibi. Ve bu lokma kıyamete kadar Uhud dağı gibi olur. | Ramuz el e-hadis, 90. sayfa, 3. hadis |
8508 | Allah (z.c.hz.) bir kulu, kıyamet gününde öyle ayıblar ki, bütün komşuları, akraba ve onu tanıyanlar: "Eyvah, sen de adamsın ha. Bunların hepsini Allah'a karşı yaptın ha. Halbuki dünyada iyi görünürdün" derler. (Günahını, Allah'tan haya ederek saklarsa onda ümid var) | Ramuz el e-hadis, 90. sayfa, 13. hadis |
8537 | Allah (z.c.hz.) kıyamet gününde bir münadi gönderip nide ettirir: "Ademe söyleyin Cehennemlikleri göndersin." Adem (a.s.) der ki: "Ne kadarını?" Denir ki: "Her 100 kişide 99'unu." Siz bilir misiniz insanlar arasında ne miktardasınız? Siz insanlar arasında bir devenin üzerindeki ufak bir tüy kısım kadarsınız. | Ramuz el e-hadis, 92. sayfa, 10. hadis |
8557 | Allah (z.c.hz.) sadakayı kabul eder. Ve onu sağ eliyle alır ve büyütür. Sizden birinizin bir tayı büyüttüğü gibi. Öyleki bir lokma (kıyamete kadar) Uhud Dağı kadar büyür. | Ramuz el e-hadis, 94. sayfa, 2. hadis |
8565 | Allah (z.c.hz.) kıyamette şöyle buyurur: "Nerede Benim Celalimden ötürü muhabbet edenler? Onları kendi gölgemde (Arşın gölgesinde) gölgelendireceğim. Öyle bir günde ki, o günde Benim gölgemden başka gölge yoktur." | Ramuz el e-hadis, 94. sayfa, 10. hadis |
8568 | Allah (z.c.hz.) kıyamet gününde şiddetsiz, yüksek bir nida ile şöyle nide eder: "Ey kullarım! Ben ki Benden başka Rabbınız yok. Ben Erhamürrahiminim. Ahkemül Hakiminim, Esraül Hasibinim (Hesabları çabuk görenim). Korkmayın, mahzun da olmayın hüccetlerinizi hazırlayın. Cevaplarınızı çabuk verin. Şüphesiz siz mes'ulsünüz ve sorguya çekileceksiniz. Ey Melekler! Kullarımı hesap vermek üzere, parmaklarının ucunda saf halinde dizin." | Ramuz el e-hadis, 95. sayfa, 1. hadis |
8597 | Hiç şüphe yok, deccal çıkacaktır. Onun sol gözü kördür. Ve üzerinde beyaz bir ben vardır. Gözsüzleri ve abraşı iyi eder. Ölüleri diriltir. Ve "ben rabbinizim" der. kim onu tasdik ederse fitneyi deccale düştü. kim de "Rabbim Allah" der ve böyle ölürse o zaman deccalın fitnesine düşmemiş olur ve ona bir daha fitne ve azab yoktur. Deccal yerde Allah'ın dilediği kadar kalır. Sonra İsa (a.s.) gelir. O Bana vekil ve Benim dinim üzerine gelir. Deccalı öldürür. Ondan sonra kıyamet kopar. | Ramuz el e-hadis, 97. sayfa, 5. hadis |
8605 | Borç, o borcun sahibine ödettirilir. Yalnız şu üç hal hariç: düşmanla mücadeleden geri kalmamak için borç etmiş ve ödeyemeden ölmüş ise; Bir fakir adama garib bir misafir gelmiş ve o evde ölmüş, cenazeyi kaldırmak için o fakir adam borç etmiş fakat ödeyememiş ise; Bekâr bir adam harama girmemek için borçla evlenmiş ödeyememiş ise, Bunların borcunu kıyamette Allah (z.c.hz.) öder. | Ramuz el e-hadis, 98. sayfa, 2. hadis |
8632 | Şu on alâmet olmadan kıyamet gelmez: Duhan, Dabbetül arz, Deccal, Güneşin garbtan doğuşu, Üç yerde yere batış, Şark, Garb ve Ceziretül Arab'da, İsa ibni Meryem'in inmesi, Ye'cüc ve Mec'ücün çıkması ve Aden içinden bir ateş çıkması ve insanları mahşere (Şam'a) sürmesi ve yanlarından ayrılmaması. Öyle ki onla geceleyince o ateş de geceler. Kaylûle yaptıklarında o da yanlarında bekler. (Yanlarından ayrılmaz.) (Bu on alâmet oluş sırasına göre değildir.) | Ramuz el e-hadis, 100. sayfa, 5. hadis |