No | Hadis Metni | Kaynak |
10426 | Allah yolunda cihaddan ve Onun sözlerini tasdikten başka hiç bir şeyin kendisini evinden çıkarmadığı ve Onun yolunda cihad eden kimse için Allah Teala şu hususu tekeffül etti; Ya o kimseyi (şehid olarak) Cennete dahil edecek, yahudda çıkmış olduğu evine ganimet ve derecelere nail ederek (gazi olarak) döndürecek. | Ramuz el e-hadis, 257. sayfa, 7. hadis |
10431 | Ashabım için bir hatadır vaki olur. Allah (z.c.hz)'leri onların Benimle olan alakasından dolayı kendilerini mağfiret eder. | Ramuz el e-hadis, 258. sayfa, 1. hadis |
10453 | Şu üç şey imanın esasındandır: "La ilahe illAllah" diyenden el çekmek. Biz bunu diyene bir günahı sebebiyle, küfür isnad edemeyiz ve bir amelinden dolayı da islamiyetten çıkaramayız. "Cihad" Bu, Allah (z.c.hz) lerinin Beni baas etmesinden itibaren, deccal ile olan harbine kadar devam edecektir. Cihada alimin adaleti de, zalimin zulmu de mani olamaz. (Yani başımızdakier zalim. Ben onun bayrağı altında harp edemem yok) "Kaderin hepsine" (Hayır ve şerrin Allah'tan olduğuna)" iman etmek. | Ramuz el e-hadis, 259. sayfa, 11. hadis |
10458 | Şu üç şey üzerine yemin ederim: Sakadan dolayı asla mal eksilmez. (Hayrı, bereketi) ÖYLE İSE SADAKA VERİN: Af etmek; Bir kimse uğradığı zulümden dolayı Allah (z.c.hz)lerinin rızasını umarak af ederse, Allah onu, bu sebeble, dünya ve ahirette aziz eder. Öşle ise af edin ki, Allah da izzetinizi artırsın. Bir kimse kendine isteme kapısını açarsa, ondan dolayı, Allah da ona fakirlik kapısını açar. (Mümkünse kimse kimseden bir şey istemek sevdasına kapılmasın. Bunu içni en koyusu, istemekle servet temin etmektir.) | Ramuz el e-hadis, 260. sayfa, 3. hadis |
10466 | Şu üç şey helak edici, şu üç şey kurtarıcı, şu üç şey derece, şu üç şey de keffarettir. Denildi ki: "Ya ResulAllah, helak ediciler nedir? Buyurdu ki: Hakim olan hasislik, tabi olan heva ve adamın kendini beğenmesi. Denildi ki: "Kurtarıcılar nedir?" Buyurdu: Gizli ve aşikarede Allah'dan korkmak, fakirlik ve zenginlikte itidal üzere bulunmak, gazabta ve rızada adalet üzere olmak. Denildi ki; "Keffaret nelerdir?" Buyurdu ki: "Mescide gitmek, namazdan sonra namazı beklemek, şiddetli soğukta ve soğuk bir günde hakkı ile abdest almak, (derecata gelince: yemek yedirmek, selamı aşikare etmek, insanlar uykuda iken gece namazı kılmak.) | Ramuz el e-hadis, 260. sayfa, 11. hadis |
10469 | Üç şey iyilik hazinesidir! Hastalığı gizlemek, musibeti gizlemek, sadakayı gizlemek, Allah buyurur ki: "Kulumu bir bela ve hastalığa düçar ettiğimde sabreder ve ziyaretçilerine şikayet etmezse, ona, iyileştiğinde etinden iyi et, kanından iyi kan veririm. Böylece ya onu hastalık kaydından azad eder, günahsız kılarım, ya da ölürse rahmetime sahip ederim." | Ramuz el e-hadis, 261. sayfa, 3. hadis |
10471 | Bir üç, bir üç daha, bir üç daha. Birinci üçe gelince: Üç zümreye yemin olmaz. Üç zümre melundur, Üç zümre de vardır ki, onlar hususunda şüphe ederim. Kendilerinde yemin olmıyan üçe gelince; Evladın babasına yemini, kadının kocasına yemini, kölenin efendisine yemini olmaz. Mel'unlara geince: Ana-Babaya lanet eden melundur. Allah'tan gayrisi için kurban kesen melundur. Arazinin hudud işaretlerini değiştiren de melundur. Hakkında şüphe ettiklerime gelince: Uzeyr (a.s) bilmem Peygamberdir, bilmem değil. Tubba mel'un oldu mu olmadı mı bilmem. (Sonradan müslüman olmuş) "Had"ler, sahibine kefaret olur mu olmaz mı bilmem. (Sonradan kefaret olmuş) | Ramuz el e-hadis, 261. sayfa, 5. hadis |
10477 | Şu üç şey bir adamda olursa, sevabı hak eder ve imanı tekmil eder: İnsanlarla iyi geçim temin eden güzel ahlak, Allah'ın haramlarından onu alıkoyan verağ, cahilin cehlini karşılayan hilim. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 3. hadis |
10481 | Bir kimse şu üç şeyi yaparsa imanın tadını tatar: Yalnız Allah'a kul olur ve "La ilahe illAllah" der, gönül hoşluğu ile zekatını verir, şöyle ki: yaşlısını, zayıfını, hastasını, adisini değil, fakat malın ortasından verir. Muhakkak ki Allah, onun en güzelini sizden istemez. Lakin, en kötüsünü de emretmemiştir. Nefsini tezkiye eder. Denildi ki, "Nefsi tezkiye ne demektir?" Buyurdu ki: "Kişinin nerede olursa olsun, Allah'ın kendisi ile beraber olduğunu bilmesidir. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 7. hadis |
10488 | Şu üç şeyi, Allah'a güvenerek ve ümid ederek yapan kimseye, Allah Teala yardımını ve onun işini bereketlendirmeyi vaad etmiştir: Allah'a dayanarak ve sevabını umarak köle azadı için say-ü gayret eden kimseye. Allah'tan sevab umarak ve Allah'a güvenerek evlenene, Allah'ın bereket vermesi ve yardım etmesi, Allah üzerine hak olur. Allah'a dayanarak ve sevab umarak ölü bir araziyi ihya edene de Allah'ın bereket vermesi ve yardım etmesi Allah üzerine hak olur. | Ramuz el e-hadis, 263. sayfa, 3. hadis |