No | Hadis Metni | Kaynak |
7984 | Bir yerde bir kötülük zuhur ettiğinde o kötülük men edilmez ise, Allah azabını o kavme indirir. Denildi ki: "Onlar arasında salihler bulunsa da mı?" Buyurdu ki: Evet, onlara isabet eden o salihlere de isabet eder. Lakin, daha sonra o salihler Allah'ın mağfiretine ve O'nun rahmetine ulaşırlar. | Ramuz el e-hadis, 54. sayfa, 3. hadis |
7987 | Ümmetimde masiyetler zuhur ettiğinde, Allah Teala kendi indinden onlara umumi bir azab verir. Denildi ki: "O gün insanların içinde salih kişiler yok mudur?" Buyurdu ki: "Evet vardır. Ancak insanlara isabet eden şey onlara da isabet eder. Fakat daha sonra onlar Allah'ın mağfiret ve rızasına nail olurlar." | Ramuz el e-hadis, 54. sayfa, 6. hadis |
8015 | Müslüman bir kul "Lâ ilâhe İllAllah" dediğinde, o tevhid gökleri yarıp geçer ve Allahın huzurunda durur. Cenabı Hak ona: "Sakin ol" diye buyurur. O tevhid der ki: "Nasıl sakin olayım? Beni söyleyen mağfiret olunmadıkça" Allah Teala buyurur ki: "Sen o kulumun dilinden çıktığın anda Ben onu bağışlamıştım." | Ramuz el e-hadis, 56. sayfa, 5. hadis |
8024 | Kul "Eşhedü en lâ ilâhe illAllah" dediğinde, Allah Teala şöyle buyurur: "Ey meleklerim, kulum benden başka Rabbi olmadığını bildi. Sizi şahid tutarım ki, Ben o kulumu muhakkak mağfiret ettim." | Ramuz el e-hadis, 56. sayfa, 14. hadis |
8089 | Arefe günü olduğunda, Allah Tealâ ihlaslı hacıyı mağfiret eder. Müzdelife gecesi olunca ticaret kasdi ile geleni de mağfiret eder. Mina günü olduğunda devecileri de (hacıları taşıyanları) affeder. Ve cemretül akabenin taşlama gününde dilencileri de affeder. Netice olarak, hiç bir mahluk yoktur ki, o mevkide hazır olsun da Allah onu mağfiret etmiş olmasın. | Ramuz el e-hadis, 60. sayfa, 13. hadis |
8090 | Arefe günü akşamı olduğunda, kalbinde hardal tanesi ağırlığında iman bulunan hiç bir kimse kalmaz ki mağfiret edilmiş olmasın. Denildi ki: "Ya ResulAllah, bu yalnız Arafat ehline mi mahsustur?" Buyurdu ki: "Hayır, belki bütün müslümanlar içindir." | Ramuz el e-hadis, 61. sayfa, 1. hadis |
8094 | Şaban'ın onbeşinci gecesinde (Beraat gecesi) ibadetle kâim olun ve gündüzünde ise oruç tutun. Muhakkak ki, Allah Tealâ'nın rahmeti, güneşin batışında dünya göğüne nüzul eder de şöyle buyurur: "Agâh olun ey kullarım; istiğfar eden yok mu? Onu mağfiret edeyim. Rızık istiyen yok mu? Rızıklandırayım. Bir şeye mübtelâ olan yok mu? Ona afiyet vereyim. Bir şey istiyen yok mu ki ona vereyim." Ve bu şekildeki hitabları fecir tulû' edinceye kadar devam eder, gider. | Ramuz el e-hadis, 61. sayfa, 5. hadis |
8109 | Bir kimse yemek yediği kabı yalayarak güzelce sünnetlerse, o kab onun için mağfiret talebinde bulunur ve şöyle der: "Ey Allahım; bu kimse beni şeytandan kurtardığı gibi sen de onu ateşten kurtar." | Ramuz el e-hadis, 62. sayfa, 3. hadis |
8145 | Gecenin yarısı veya üçte ikisi geçtiği zaman, Allah Tealâ dünya semasına nüzul eder de buyurur ki: "İsteyen yok mu verilsin, dua eden yok mu müstecab olsun, istiğfar eden yok mu mağfiret olunsun. "Bu hal tâ fecr açılıncaya kadar devam eder. | Ramuz el e-hadis, 64. sayfa, 8. hadis |
8220 | Dört gece gündüz, dört gündüz de gece gibidir. Allah, o günlerde and verenin isteğini geri çevirmez. İnsanları mağfiret eder ve onlar bu günlerde bol ihsana nail olurlar. Bunlar: Kadir gecesi, Kurban arefesi, Beraat gecesi, Cuma gecesi ve günleridir. | Ramuz el e-hadis, 69. sayfa, 9. hadis |