Arama Sonuçları Allah mağfiret

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/13766-Allah-magfiret/20

NoHadis MetniKaynak
8230 Kırk kişi bir cemaattir. Bir ölüye dua ederlerse Allah onu o cemaate bağışlar ve ona mağfiret eder.Ramuz el e-hadis, 70. sayfa, 8. hadis
8497 Allah (z.c.hz) Şabanın onbeşinci gecesinde (Berat gecesi) bütün halkı mağfiret eder. Müşrik ile Müşahin (Din kardeşine karşı bozuk yürek taşıyan)'ı etmez.Ramuz el e-hadis, 90. sayfa, 2. hadis
8516 Allah (z.c.hz.) ve melekleri ön safa salât eder. Ve müezzin sesinin uzandığı saha kadar mağfirete mazhar edilir. Ve onu canlı, cansız bütün mahlûkat tasdik eder. Ve namaz kılanlarınızın ecri kadar ona da (müezzin) ayrıca mükâfat verilir.Ramuz el e-hadis, 91. sayfa, 2. hadis
8549 Allah (z.c.hz.) bir kavmin içindeki bir kimseyi, diğerlerini mağfiret ettiği halde, mağfiret etmemekten haya eder.Ramuz el e-hadis, 93. sayfa, 8. hadis
8550 Allah (z.c.hz.) Berat gecesinde (Şaban'ın 15'i ) mü'minleri mağfiret eder, Kafirleri bırakır. Kin sahiplerini de, bu huylarını bırakıncaya kadar, mağfiret etmez.Ramuz el e-hadis, 93. sayfa, 9. hadis
8579 Ameller Perşembe ve Cuma günleri Allah'a arzolunur. Herkes mağfiret olunur. Şirk edenler kalır. Aralarında geçimsiz olanlar da, barışıncaya kadar, bırakılır. (Ondan sonra mağfiret ederim buyuruyor Cenabı Hak.)Ramuz el e-hadis, 96. sayfa, 1. hadis
8673 Kul bir günah yapar, sonra bunu hatırladıkça üzülür. Onun bu üzüntüsü üzerine Allah, namaz ve oruç gibi, ona kefaret olacak bir amel yapmadan kendisini mağfiret eder.Ramuz el e-hadis, 103. sayfa, 14. hadis
8736 Melekler, sizlerden birine namaz kıldığı yerden ayrılıncaya kadar istiğfar eder; bir uygunsuzluk yapmadıkça. Ve "Allah'ım ona mağfiret et, rahmet et." diye dua ederler.Ramuz el e-hadis, 108. sayfa, 8. hadis
8846 Ümmetim, ümmeti merhumedir. mağfiret olunmuştur. Allah Tealâ dünyadaki sıkıntıları onlara kefaret kılmıştır. Kıyamet günü gelince müslümanlardan her bir kimseye yahudi veya nasraniden bir fidye verilir. Ve kendine denir ki: "Bu ateşten senin fidyendir."Ramuz el e-hadis, 117. sayfa, 9. hadis
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis