No | Hadis Metni | Kaynak |
10199 | (Kur'an'daki) "Vürûd" (cehenneme) duhuldür. İyi olsun, kötü olsun ona girmiyen kalmaz. Yalnız mümine, serin ve selamet olur. Hz. İbrahim (a.s)'a (ateşin serin) olduğu gibi. Öyleki müminlerin soğukluğundan Cehennem bağırır (müminin nuru onu yener). Bundan sonra Allah, takva ehlini kurtarır, zalimleri ise orada yüzüstü bırakır. | Ramuz el e-hadis, 240. sayfa, 9. hadis |
10236 | Kapkaranlık gece parçaları gelmeden (fitnelerin zulmetinde nur temini için) amellerle müsaraat ediniz ki, o devirde insan sabah mümin olur, akşama kafir olarak ulaşır. Mümin olarak geceye girer. Kafir olarak sabaha çıkar. Ve o günün adamları dinini, dünyadan az bir şeye karşılık satarlar. | Ramuz el e-hadis, 243. sayfa, 2. hadis |
10288 | Ehli Cennet, nimetlerine dalmış halde iken kendilerine bir nur zahir olur. Başlarını kaldırınca görürler ki, Rab, üstlerinden kendilerini şereflendiriyor. Ve "Esselamü aleyküm ya ehli Cennet" diye buyuruyor. İşte bu, Allah Tealanın Kur'andaki "Selamün kavlen mirrabbirrahim" ayetindeki buyurmasıdır. Ondan sonra Allah onlara nazar eder, onlar da Allah'a nazar ederler. Ve Rablarına nazar ettikleri müddetçe, başka hiçbir nimete iltifat etmezler. Ta ki, Allah Tealanın temâşâsı kalkıp, nuru ve bereketi kalıncaya kadar. | Ramuz el e-hadis, 247. sayfa, 1. hadis |
10317 | Dabbetülarz, beraberinde Hz. Süleyman (a.s)'ın mührü, Hz. Musa(a.s)'ın asası bulunduğu halde çıkar. Müminin asa ile yüzünü nurlandırır. Kafirinde mühürle burnunu mühürler. Öyleki, ziyafet ehli toplanırlar da biri diğerine bu, "ya mümin" bu "ya kafir" ve bu da "ya mümin" diye hitap edebilir olurlar. | Ramuz el e-hadis, 249. sayfa, 8. hadis |
10435 | Deccalin önü sıra hud'alı seneler olur ki; yağmur çok yağar, fakat nebat az our. Sadıkler tekzib olunur, yalancılar ise tasdik olunur. Haine itimad edilir, emin ise hain addedilir. Ve "Rüveybiza" söz sahibi olur. Denildi ki: "Ya Resulallah, Rüveybiza nedir?" Buyurdu ki, Kendisine itimad olunmayan ve kıymet verilmeyen kimselerdir. | Ramuz el e-hadis, 258. sayfa, 5. hadis |
10621 | Kur'an-ı kerim hamilleri, Allah'ın kelamının muallimleri ve Allah'ın nuruna bürünmüş kimselerdir. Kim ki onlara dostluk gösterirse Allah'a dostluk göstermiş, ve kim de saygısızlık ederse Allah'a saygısızlık etmiş olur. | Ramuz el e-hadis, 276. sayfa, 11. hadis |
10792 | Kabirleri ziyaret et, Onlarla ahireti hatırlarsın. Mevtayı yıka, zira ruhsuz cesedi yıkamak insana beliğ bir derstir. Cenaze namazını kıl, belki bu sana hüzün verir. Muhakkak ki hüzünlü kimseler, kıyamet gününde, Allah'ın gölgeliklerinde bulunurlar, ve hayra sahip olurlar. | Ramuz el e-hadis, 292. sayfa, 7. hadis |
10803 | Meclislerinizi Bana selat ve selam getirmekle ziynetlendiriniz. Zira Bana selavat getirmeniz kıyamette size nur olur. | Ramuz el e-hadis, 293. sayfa, 5. hadis |
10879 | Ümmetime yakında bir zaman gelir ki, Kuran okuyacak çok, fakihler az olur. İlim kabz olunur. Kargaşalık çoğalır. Ondan sonra bir zaman gelir ki, ümmetimden bir takım adamlar Kur'an okurlar ama bu, gırtlaklarını geçmez. Bundan sonra yine öyle bir zaman gelir ki, müşrik müminle aynı mevzuda söylediğinin mislinde mücadele eder. | Ramuz el e-hadis, 301. sayfa, 1. hadis |
10940 | Kırk yaşına sahip olandan, bela vesilesi hastalıklar, cüzzam, baras ve onlara benziyen hastalıklar men olunur. Elli yaşında olan, inabe ile merzuk olur. Altmış yaşına gelenden hesab hafifletilir. Yetmiş yaşına geleni Allah ve semadaki melekler sever. Seksen yaşında olanın hasenatı yazılır. Seyyiatı yazılmaz. Doksan yaşında olan ise kendi nefsi ve ehli beyti arasında yeryüzünde Allah'ın esiridir. (Kendisinden hesap sorulmaz) | Ramuz el e-hadis, 306. sayfa, 11. hadis |