No | Hadis Metni | Kaynak |
10450 | Şu üç şey bir adamda olursa, onların sebebiyle o kimse, imanın tatlılığını bulur: Allah ve Resulünü herşeyden ziyade seviyor olmak. Bir adamı Allah rızası için sevmek. Allah kendisini küfürden kurtardıktan sonra, küfre dönmekten, ateşe düşmek kadar korkmak. İşte bu kimse imanın tatlılığının farkına varır. | Ramuz el e-hadis, 259. sayfa, 8. hadis |
10458 | Şu üç şey üzerine yemin ederim: Sakadan dolayı asla mal eksilmez. (Hayrı, bereketi) ÖYLE İSE SADAKA VERİN: Af etmek; Bir kimse uğradığı zulümden dolayı Allah (z.c.hz)lerinin rızasını umarak af ederse, Allah onu, bu sebeble, dünya ve ahirette aziz eder. Öşle ise af edin ki, Allah da izzetinizi artırsın. Bir kimse kendine isteme kapısını açarsa, ondan dolayı, Allah da ona fakirlik kapısını açar. (Mümkünse kimse kimseden bir şey istemek sevdasına kapılmasın. bunu içni en koyusu, istemekle servet temin etmektir.) | Ramuz el e-hadis, 260. sayfa, 3. hadis |
10481 | Bir kimse şu üç şeyi yaparsa imanın tadını tatar: Yalnız Allah'a kul olur ve "La ilahe illallah" der, gönül hoşluğu ile zekatını verir, şöyle ki: yaşlısını, zayıfını, hastasını, adisini değil, fakat malın ortasından verir. Muhakkak ki Allah, onun en güzelini sizden istemez. Lakin, en kötüsünü de emretmemiştir. Nefsini tezkiye eder. Denildi ki, "Nefsi tezkiye ne demektir?" buyurdu ki: "Kişinin nerede olursa olsun, Allah'ın kendisi ile beraber olduğunu bilmesidir. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 7. hadis |
10515 | Üç kimsenin namazı kabul olmaz: Kendisini istemedikleri halde bir kavme imam olan adamın, kocasını darıltarak geceleyen kadının, efendisinden kaçan kölenin. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 8. hadis |
10516 | Üç şey vardır ki, Adem oğlu bunlara mani olamaz: Bir şeyi fenaya yormak (uğursuz saymak), Sûi zanda bulunmak ve haset etmek. Uğursuz saymaktan seni, onu işlememek kurtarır. Sûi zandan seni, konuşmaman kurtarır. Hasedden seni, kardeşin için kötü şey istememen kurtarır. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 9. hadis |
10517 | Üç kimse Cennete hesapsız girecektir: Elbisesini yıkar amma, yerine giyeceği başka şeyi yoktur. İki tencere yemeği aynı anda bulunmaz, ailesinden içecek bir şey istediğinde "Hangisinden?" diye soracak durumda olmaz. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 10. hadis |
10549 | Allah (z.c.hz.)'leri rahmeti yüz kısım yaptı. Doksan dokuzunu kendisi indinde tuttu. Birini yeryüzüne ihsan etti. İşte mahlukat, bununla birbirine merhamet eder. Şöyle ki; kısrak ayağının tırnağını tayına dokunur korkusu ile kaldırır. | Ramuz el e-hadis, 271. sayfa, 6. hadis |
10558 | Allah (z.c.hz.)'leri Adem oğlundan çıkanı dünyaya misal olarak gösterdi. bu, gaita ve idrardan kinayedir. Yani insandan çıkan şeyler, bundan evvel, çeşitli, temiz yumuşak yemeklerdi ve temiz ve içilmesi hoş içeceklerdi de, bunun akibeti gördüğünüz gibi oldu. İşte dünya da nefis ve hoş manzaralıdır. Nefislerde bu süsünden dolayı bu dünyaya heves eder. Cahil, akibetini düşünmeyip onun dışını ziynetine, ebedi kalıcı zannederek aldanır. Akıllının kalbi ise ona yatmaz. Bilgisi ile ona aldanmaz. Bilir ki o, muvakkat bir fanidir. Bir müddet faydası olsa da, ölüm, dünyada yaşayana çaresiz gelecek ve dünyadan onun alakasını kesecektir. | Ramuz el e-hadis, 271. sayfa, 15. hadis |
10608 | Cennet, hoşa gitmeyen şeylere büründü. Cehennem de nefsin istediği şeylere büründü. | Ramuz el e-hadis, 275. sayfa, 13. hadis |
10630 | Cennetinizi, Cehennem ateşine karşı siperliyecek tedbirleri alınız. "Subhanallahi velhamdülillahi ve lâ ilâhe illallahu vallahu ekber" deyiniz. Zire bunlar, söyleyene, kıyamet günü önden ve geriden kurtarıcı olarak gelir. İşte bunlar, baki kalacak sabit amellerdir. | Ramuz el e-hadis, 277. sayfa, 3. hadis |