Arama Sonuçları eyle ki

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/1507-eyle-ki/20

NoHadis MetniKaynak
8628 Adamın, Allah indinde bir mevkii vardır ki, ona ibadetle erişemez. O mevkiye erişinceye kadar, Allah ona hoşuna gitmeyeceği şeyler verir.Ramuz el e-hadis, 100. sayfa, 1. hadis
8684 Kul namaza durduğunda sağa sola bakarsa, ona Rabbi buyurur ki: "Ey kulum, Ben senin iltifat ettiğin şeylerden hayırlıyım." 2'inci ve 3'üncü defa bakarsa yine aynı şekilde buyurur. 4'üncü defa bakarsa ondan yüz çevirir.Ramuz el e-hadis, 104. sayfa, 10. hadis
8795 Ahmaklığın en şiddetlisi ve dalâletin de en büyüğü şu kavminkidir ki, kendi Peygamberlerini bırakıp, başka milletin Peygamberine meylederler ve kendilerine nazil olanı bırakıp başka kavme nazil olana meylederler.Ramuz el e-hadis, 112. sayfa, 12. hadis
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
8860 Cennet ehli o kimsedir ki, Allah onun kulağını sevdiği şeyle doldurmadan o ölmez. Cehennem ehli de o kimsedir ki, hoşlanmadığı haberle kulağı doldurulmadan ölmez.(Yani mü'mine müjdesi gelir, diğerine kara haberi)Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 1. hadis
8880 Tedavide kullandığınız şeylerin en hayırlıları Ledûd (ağız ağrılarında), enfiye, hacamat, müshil ve ismit (sürme)''. İsmit gözü açar ve kirpikleri besler.Ramuz el e-hadis, 122. sayfa, 4. hadis
8898 Meryem oğlu İsa (a.s.) su üzerinde yürüyordu. Eğer (Allah'a) yakînini artırsa idi, havada da yürürdü. (Yakinin hududu yok. Yakîn arttıkça imkânsız şeyler mümkün oluyor)Ramuz el e-hadis, 124. sayfa, 1. hadis
8929 Âli Davud'a nazil olan hikmette ibret vardır. Akıllı olan insan şu dört vakitten başka şeyle nefsini meşgul etmemelidir: Rabbine dua (ve ibadet) edeceği vakit, Nefsini muhasebe edeceği vakit, Kendisi hakkında, kardeşlerini nasihat etmesine ve ayıblarını kendisine haber vermelerine kafi gelecek bir vakit. Kendi nefsinin helal ve temiz ihtiyaçlarına ayıracağı bir vakit. Bu vakitte diğer zamanlar içinde bir yardım vardır ve kalbin istirahatı kafi miktarda varlık iledir. Sonra da akıllı kimse için, diline sahip olması, zamanını bilmesi, işine yönelmesi ve en sağlam dostuna karşı bile ihtiyatlı olması icap eder.Ramuz el e-hadis, 127. sayfa, 5. hadis
8973 Söz içinde büyü, şiir içinde de hikmet ifade eden sözler vardır. Talebi ilim içinde de cehl ifade eden şeyler vardır. (Müneccimlik v.s öğrenmek gibi) Öyle sözler de vardır ki, dinlemeyi istemiyen kimseye söylenmiş olur.Ramuz el e-hadis, 131. sayfa, 6. hadis
9131

Dün gece rüyamda acaib şeyler gördüm. Ümmetimden bir kimse gördüm ki, azab melekleri onu kuşatmışlardı da abdesti gelib, onu içinde bulunduğu bu istenmiyen halden kurtardı. Gene bir kimse gördüm ki kabir onu sıkıyordu. Namazı ona geldi ve onu kabir azabından kurtardı. Gene bir kimseye şeytanların musallat olduğunu gördüm. Zikrullahı ona geldi ve şeytanın tasallutundan onu kurtardı. (Şeytanın tasallutu yürek sıkıntısından anlaşılır) Gene ümmetimden bir kimse gördüm ki susuzluktan dili çıkmıştı. Ramazan orucu geldi onu suvardı. Yine bir recul gördüm, kendisini zulmet sarmıştı. Haccı ve umresi geldi ve onu o karanlıklardan çıkardı. Birini de gördüm. Melekül Mevt ruhunu kabz etmek için ona gelmişti. Anasına, babasına yaptığı iyilikler gelip o meleğe karşı çıktı ve geri çevirdi. Bir recul de görüm. "müslamanlarla konuşayım" diyor amma konuşturmuyorlardı. Buna da sılai rahmi gelip "Bu adam akrabasına giderdi" diyerek şefaat etti. Onlarla konuştu ve beraber oldu. Birini de gördüm, Peygamberlerin yanına gitmek istiyor, halka halka kovuyorlar onu. Onu da cünüplükten korkar olması (gusül abdesti) geldi de aldı, onu da yanıma oruttu. Bir recul de gördüm, ateşin şiddetinden eliyle korunmak istiyordu. Sadakası geldi de başı üzerinde gölge yaptı ve yüzüne perde oldu. Birini de gördüm, zebaniler kendisini almaya gelmişti. Yaptığı emri bil maruf, nehyi anil münkeri geldi de kendisini kurtardı. Bir recul de gördüm, ateşe atılmış (Allah korkusundan döktüğü) göz yaşları geldi de onu Cehennemden kurtardı. Birini de gördüm, defterini solundan veriliyor. Allah korkusu geldi, onu kurtardı ve defterini sağa aldı. Terazisi hafif gelen bir kimse gördüm. Kendinden evvel ölen çocukları gelip mizanını ağırlaştırdı. Cehennemin kenarında bir adam gördüm, onu da oradan Allah korkusu kurtardı. Birini de gördüm, hurma sazı gibi titriyordu. Allah'a hüsnü zannı geldi ve titremesi durdu. Sırat köprüsünde düşe kalka giden birini gördüm. Onu da selatı selamı gelip kurtardı ve sıratı geçene kadar doğrulttu. Biriside Cennetin kapısına kadar geldi fakat kapılar kapanıyordu. Onu da Kelimei Şehadeti gelip Cennete koydu.

Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 8. hadis