Arama Sonuçları Ki buna

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/15085-Ki-buna/30

NoHadis MetniKaynak
12538 Bir Kimse, "Lâ ilahe illallah" derse bu söz göğe çıkar ve Allah'a varıncaya kadar buna hiç bir hicab mani olmaz. Allah'a ulaşınca Allah sahibine nazar eder ve "Tevhid edene ancak Rahmet nazarı ile bakmak" Allah üzerine haktır.Ramuz el e-hadis, 435. sayfa, 10. hadis
12753 Kıyamette sahibine ne güzel şefaatçidir Kur'an. Der Ki: "Ya Rabbi buna ikram et." Bunun üzerine ona bir keramet tacı giydirilir. Sonra gene şöyle der: "Ya Rabbi onu artır." Bunun üzerine kendisine bir keramet elbisesi giydirilir. Sonra yine şöyle der: "Ya Rabbi artır, ondan razı ol." Allah'ın rızasının ötesinde ise hiç bir şey yoktur.Ramuz el e-hadis, 453. sayfa, 2. hadis
12814 Nefsim yed-i kudretinde Olana kasem ederim Ki, onu hepside yazmaya haris on melek yazmak istediler. Fakat nasıl yazacaklarını bilemediler. Nihayet İzzet Sahibine ref oldular. O da buyurduKi: "Onu kulumun dediği gibi Elhamdülillahi hamden kesiran tayyiben mübareken fiyh, kema yuhibbu Rabbüna ve yuhmede ve yenbaği leh yazın."Ramuz el e-hadis, 458. sayfa, 8. hadis
12817 Muhammed (s.a.v)in nefsi yed-i kudretinde Olana kasem ederim Ki, ümmetimden bir cemaat ifrad, keyif, Kibir, oyun ve eğlence üzere geceliyecekler de, sabahleyin kalktıklarında domuz ve maymun suretinde kalkacaklardır. buna sebeb de haramları helal saymaları, çalgıcı kadınlar edinmeleri, şarab içmeleri, riba yemeleri ve ipekli giymeleridir.Ramuz el e-hadis, 459. sayfa, 2. hadis
12995 Duvarlara süslü halılar örtmeyin. Kim Ki izinsiz din kardeşinin mektubuna bakarsa ateşe bakmış gibi olur. Allah'a dua ederken ellerinizi göğe doğru açın, aşağı doğru çevirmeyin,bitince yüzünüze sürün.Ramuz el e-hadis, 473. sayfa, 11. hadis
13033 Sizde mal çoğalıp artmadıkça kıyamet kopmaz. Öyle Ki mal sahibi zekatını kabul edecek birini arar da ona arz eder o da şöyle der; "Benim (şimdi) buna ihtiyacım yok."Ramuz el e-hadis, 476. sayfa, 12. hadis
13059 Benden, Kur'an'dan başka şey yazmayın. Kim Benden Kur'an'dan başka bir şey yazmışsa onu imha etsin. Benden hadis rivayet edin. buna mani yok. Kim Bana kasten yalan isnad ederse Cehennemden yerine hazırlansın.Ramuz el e-hadis, 478. sayfa, 12. hadis
14324

Resûlullah’ın hizmetkârı ve Ehl-i suffe’den olan Ebû Firâs Rebîa İbni Ka’b el-Eslemî radıyallahu anh şöyle dedi:

“Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ile birlikte gecelerdim. Abdest suyunu ve öteKi ihtiyaçlarını ona getirirdim. buna karşılık bir keresinde bana:

“Dile (benden ne dilersen)” buyurdu. Ben: Cennette seninle beraber olmayı isterim, dedim. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem: “Başka bir şey istemez misin?” buyurdu. Ben: Benim dileğim bundan ibarettir, dedim. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem: “Öyleyse çok namaz kılıp secde ederek, kendin için bana yardımcı ol!” buyurdu.
Müslim, Salât 226. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Tatavvu’ 22; Nesâî, Tatbîk 79
14331

İbni Abbas radıyallahu anhümâ şöyle dedi:

Ömer radıyallahu anh Bedir Harbine iştirak etmiş yaşlı sahâbîlerle beraber beni de istişâre meclisine dahil etti. Sahâbîlerden biri buna içerledi ve Hz. Ömer’e:

Bu, neden bizimle beraber oluyor? Oysa bizim onun yaşıtı çocuklarımız var, dedi. Hz. Ömer: Bildiğiniz bir sebepten dolayı, diye cevap verdi. Derken birgün beni çağırdı ve büyük sahâbîlerin meclisine aldı. Bana öyle geliyor Ki, o gün beni onlara isbat etmek istiyordu. Sahâbîlere: “Allah’ın yardımı ve fetih geldiğinde...” diye başlayan Nasr sûresi hakkında ne düşünüyorsunuz? diye sordu. Bir kısmı: Yardım görüp fetih gerçekleşince Allah’a hamd ve istiğfar etmekle emrolunmaktayız, dedi. Kimi de hiç bir yorum yapmadı. Hz. Ömer bu defa bana hitaben: Ey İbni Abbas! Sen de böyle mi diyorsun? dedi. Ben: Hayır, dedim. PeKi, ne diyorsun? diye sordu. Ben de: Bu sûre, Hz. Peygamber’in ecelinin kendisine bildirildiğini ifade etmektedir. “Allah’ın yardımı ve fetih sana gelince - Ki, bu senin ecelinin geldiğinin alâmetidir-, Rabbini hamd ile tesbih et, bağışlanma dile. Çünkü o tövbeleri kabul edendir” buyuruluyor, dedim.

Bunun üzerine Hz. Ömer:

Ben de bu sûreden senin dediğinden başkasını anlamıyorum, dedi.
Buhârî, Tefsîru sûre (110), 4; Menâkıb 25. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (110), 1
14355

Câbir İbni Abdullah radıyallahu anh şöyle dedi:

Selime oğulları oymağı Mescid-i Nebevî’nin yakınına taşınmak istediler. Durum, Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e ulaşınca onlara:

“Duyduğuma göre mescidin yakınına göçetmek istiyormuşsunuz, (öyle mi?)” diye sordu. Onlar: Evet, ey Allah’ın Resûlü, buna gerçekten niyet ettik, dediler.

Bunun üzerine Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem:

Ey Selime oğulları! Yerinizde kalın Ki, adımlarınız(ın sevabı) yazılsın.

Yerinizde kalın Ki, adımlarınız(ın sevabı) yazılsın!” buyurdu. Müslim,

Mesâcid 280. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (36), 1

Bir başka rivayette (Müslim, Mesâcid 279) Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem “Her adım karşılığında size bir derece vardır” buyurmuştur.

Buhârî bu hadisi Enes İbni Mâlik’ten bu mânaya gelecek şeKilde rivâyet etmiştir (bk. Ezân 33; Medîne 11).

Müslim, Mesâcid 280. Ayrıca bk. Tirmizî, Tefsîru sûre (36), 1