No | Hadis Metni | Kaynak |
10200 | Verâ (şüpheden kaçma) amelin seyyididir. Bir kimse de, masiyetle yalnız kaldığı zaman (kötülüğe fırsat bulduğu vakit) Allah'a isyandan onu alıkoyan bir verâ' yoksa, Allah o kimsenin amellerinden hiç bir şeye kıymet vermez. İnsanda Allah korkusu gizli ve aşikarede, iktisad fakirlik ve zenginlikte, adalet ise hoşnudluk ve gadapta olmalıdır. Agah olun ki, "mümin" nefsine hakim olan kimsedir. Ve kendisine hoş gördüğünü başkalarına da hoş görmelidir. | Ramuz el e-hadis, 240. sayfa, 10. hadis |
10278 | Beyti Makdis (Kudüs) baas ve haşir yeridir. Oraya gidiniz ve namaz kılınız. Zira oradaki bir namaz, başka yerdeki bin namaz gibidir. Gidemezseniz, kandiline yağ yollayınız. Bunu yapan, oraya gidip de namaz kılmış gibi olur. | Ramuz el e-hadis, 246. sayfa, 3. hadis |
10283 | Yürümekte bulunduğum sırada semadan bir ses işittim. Bakışımı yukarı çevirdim. Hirada bana gelen melek, sema ile arz arasında bir kürsü üzerinde oturmuştu. Ondan korktum da hemen geri döndüm. "Beni örtün, Beni örtün" dedim. Allah Teala: "Ey örtülere bürünen; kalk, korkut, Rabbına tekbir getir, elbiseni temizle, şirkten uzaklaş" mealindeki ayetleri nazil etti. Ondan sonra vahiyler hıfz olundu. Ve peşi peşi sıra geldi. | Ramuz el e-hadis, 246. sayfa, 8. hadis |
10287 | Hz. Eyyub (a.s) çıplak yıkanırken üstüne altından çekirge yağdı. Hz. Eyyüb (a.s) da onları toplamaya başladı. Rabbi tebareke ve Teala ona şöyle nida etti: "Ya Eyyüb! Ben seni, gördüğünden gani kılmamışmıydım?" O da "İzzetin Hakkı için evet, öyle, lakin ben senin bereketine doyamam." buyurdu. | Ramuz el e-hadis, 246. sayfa, 12. hadis |
10306 | Gündüz melekleri ile gece melekleri sabah ile ikindi namazında buluşurlar. Gündüz melekleri çıktığında Aziz ve Celil olan Allah sorar: "Nereden geliyorsunuz?" (Melekler de) "senin kullarının yanından sana geliyoruz. Biz onlara gittiğimizde kendilerini namazda bulduk. Biz Sana gelmek üzere ayrıldığımızda onları namazda bıraktık." derler. | Ramuz el e-hadis, 248. sayfa, 9. hadis |
10425 | Kıyamet gününde Azameti kibriyadan arz serili kalır ve bu arzda hiç kimseye ayağını bastığı yerden fazla bir yer düşmez. İlk çağrılacak Ben olurum. Ve Cebrail (a.s)'ı, Allah (z.c.hz)'lerinin sağında ayakta bulurum. Hayır Vallahi, nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki Cebrail (a.s) bu hadiseden önce Allah'ı görmedi. Ben derim ki: "Yarabbi Bu Bana geldi de senin tarafından Bana gönderildiğini söyledi." Cebrail ise o sırada sükut eder. Aziz ve Celil olan Allah buyurur ki: "Doğru söyledi. Ben onu Sana hacetin için gönderdim." Ben derim ki: "Yarabbi, Ben bir takım kullar bıraktım ki, çeşitli beldelerde Sana ibadet ettiler. Ve seni vadilerde zikrettiler. Şimdi senin nezdinden getireceğim cevaba intizar ediyorlar." Allah buyurur ki: "Ben onlar hususunda seni mahcub etmiyeceğim." İşte bu teminat, Allah Tealanın: "Umulur ki Rabbın seni Makam-ı Mahmud'a eriştirir." Mealindeki kavlinde buyurduğu "Makam-ı Mahmud'un" ifadesidir. | Ramuz el e-hadis, 257. sayfa, 6. hadis |
10455 | Üç şey vardır ki, onları yapmak, kimseye helal olmaz: Bir kimsenin, bir kavme imam olduğu halde duayı kendisine tahsis etmesi. Bunu yaparsa hiyanet etmiş olur. Bir evin içerisine müsaadesiz bakmak. Destursuz eve girmek gibi olur. İdrar sıkıştırırken, hafiflemedikçe namaz kılmak. | Ramuz el e-hadis, 259. sayfa, 13. hadis |
10508 | Üç kimse, iblis ve iblisin taifasenin şerrinden korunurlar.: Allah'ı gece gündüz çok zikreden, Seherde istiğfar eden, Allah korkusundan dolayı ağlayan. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 1. hadis |
10510 | Üç kimsenin duası reddedilmez: Adil hükümdarın duası, oruçlunun iftara yakın duası, mazlumun duası. Bu duayı, Allah Tebareke ve Teala, bulutlardan öteye yükseltir. Gök kapılarını açar ve şöyle buyurur: "İzzetim ve Celalim Hakkı için mutlaka sana yardım edeceğim. İlerde de olsa." | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 3. hadis |
10512 | Üç kimseye Allah kıyamette, Rahmet nazarı ile bakmaz; verdiğini başa kakan, izarını (elbisenin alt kısmı) kibirle uzatan, içkiye devam eden. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 5. hadis |