No | Hadis Metni | Kaynak |
11241 | musa (a.s.) Bana dedi ki; "Ya Rabbi, Adem (a.s.) sana nasıl şükretti?" Buyurdu ki: "Başına gelenin Benden olduğunu bildi, Bu onun şükrü oldu." | Ramuz el e-hadis, 331. sayfa, 10. hadis |
11243 | Davud (a.s.) dedi ki: "İlahi Ya Rabbi, kulların Seni ziyaret ederlerse alacakları ne olur? Sendeki hakları nedir? Zira her ziyaret edenin ziyaret edilende hakkı vardır." Allah buyurdu ki: "Ya Davud (a.s.) Beni ziyaret edenlere, dünyada afiyet verir ve Bana mülaki olduklarında da kendilerine mağfiret ederim." | Ramuz el e-hadis, 331. sayfa, 12. hadis |
11246 | Şeytan dedi ki: "Mal sahibi, şu üç şeyin birinden benden salim olmaz ve sabah akşam ona bunlar için vesvese vermeye çalışırım: Malı helal olmıyan yerden edinmesine uğraşırım. Hak olmayan yere harcatmaya çalışırım. Mala karşı içine sevgi ve muhabbet veririm ki, onu yerine harcayamasın." (Allah'ın siyaneti oldumu başka) | Ramuz el e-hadis, 332. sayfa, 3. hadis |
11255 | Bir mü'minin öldürülmesi, Allah'ın indinde, dünyanın yıkılmasından daha büyüktür. | Ramuz el e-hadis, 333. sayfa, 4. hadis |
11263 | Kalbini iman için halis eden iflah oldu. Yine kalbini selim, lisanını sadık, nefsini mutmain, ahlakını mustakim, kulağını dinler, gözünü de görür eden de iflah oldu. Kulak, işittiğini kalbe götüren bir alet gibidir. Göz de kalbin muhafaza edeceği şeyin tesbit vasıtasıdır. İflah oldu o kimse ki, Allah onun kalbini hıfz edici kıldı. | Ramuz el e-hadis, 333. sayfa, 12. hadis |
11314 | Beni İsrail'den iki kişi arkadaş idiler. Birisi günahkar diğeri ise ibadeti hususunda çalışkandı. Çalışkan olan diğerini günah üzere gördükçe "Vazgeç" diyordu. Onu bir gün bir günah üzere buldu da ona yine şöyle dedi: "Vazgeç." Bunun üzerine o günahkar olan dedi ki: "Beni yalnız bırak. Rabbim seni bana gözcü mü gönderdi.?" Diğeri ise dedi ki: "Vallahi Allah seni mağfiret etmez ve Cennetine sokmaz. "İkisinin de ruhu kabz olundu ve Rabbül aleminin huzurunda içtima ettiler. (Günahkar olan abid olana) "Beni tanıdın mı? Veya önünde olana kadir oldun mu?" Allah Teala da günahkar olana buyurdu ki: "Git Rahmetimle Cennete gir." Abid içinde: "Ötekini Cehenneme götürün" buyurdu. | Ramuz el e-hadis, 337. sayfa, 14. hadis |
11315 | Beni İsrail'den "Kıfl" isimli biri vardı. Günahtan pek sakınmaz ve onu işlerdi. Ona bir kadın geldi (paraya ihtiyacı vardı.) Onunla münasebette bulunmak şartı ile kadına altmış altın verdi. Kadınla bir mevkiye geldiler. O zaman kadının kemikleri titredi ve ağladı. Adam dedi ki: "Neden ağlıyorsun? Seni zorladım mı?" Kadın dedi ki: "Hayır, fakat ben bu işi şimdiye kadar asla yapmamıştım. Buna beni ihtiyacım sürükledi." Adam dedi ki: "Madem ki sen yapmadığını yapmak durumundasın öyleyse git, para da senindir. "Adam ayrıca yemin ederek: "Vallahi bundan sonra ben de bu işi bir daha yapmam" dedi ve o gece de öldü. Sabahleyin kapısına şöyle yazılmış olduğu görüldü: "Allah muhakkak Kıfl'e mağfiret etti." (Asi, fakat iffeti takdir eden ve merhametli bir kimse imiş ve tevbesi nasib ve kabul olmuş.) | Ramuz el e-hadis, 338. sayfa, 1. hadis |
11325 | Allah (z.c.hz.) katında şu hususlar gadab yönünden büyük oldu. Acıkmadan yemek, uykusu yokken uyumak, acaib bir şey olmadan gülmek, musibette feryad etmek, nimette çalgı çalmak. | Ramuz el e-hadis, 339. sayfa, 3. hadis |
11363 | Lut kavminin her adeti kayboldu. Üçü müstesna: Kılıcını sürümek, tırnakları boyamak ve avreti açık gezmek (Kısa pantolon.) | Ramuz el e-hadis, 341. sayfa, 8. hadis |
11364 | Müslümanın Allah yolunda aldığı yara, kıyamet günü, olduğu gibi gelir; yaradan kan fışkırarak, rengi kan renginde, kokusu misk kokusunda. | Ramuz el e-hadis, 341. sayfa, 9. hadis |