No | Hadis Metni | Kaynak |
8983 | Hırsızların hırsızı, Emirin lisanını çalan kimsedir. (Emire nüfuz edip onun yularını eline alma) Hataların en büyüğü, bir müslüman malını haksız yere almaktır. Hasta ziyareti güzel işlerdendir. Ziyaretin tamamlanması da elini onun üzerine koyman ve nasıl olduğunu sormandır. Şefaatin efdali ise dargın evlilerin arasını bulmaktır. Dondan önce gömleği giymek (uzun gömlek olmalı) Peygamber giyimindendir. Dua ederken aksırmak ise duanın kabulunun işaretlerindendir. | Ramuz el e-hadis, 132. sayfa, 4. hadis |
9018 | Siz memleketinizin kıtlığından (Kıtlık, pahalılık, şiddet) şikayetçi olursunuz. Yağmurdan (azlığından) şikayetçi olursunuz. Halbuki Aziz ve Celil olan Allah, size duayı emretmiş, Ve şu duaya icabet etmeyi de size vaad etmiştir. "Bütün Hamdler, Rahman, Rahim ve Alemlerin Rabbi olan Allaha mahsustur. O ceza gününün sahibidir. ondan başka gerçek Mabud yoktur. O murad ettiğini yapar. Ey Allahım! Sen Allahsın, Senden başka İlah yoktur. Ancak sensin zengin. Biz ise fıkarayız. Bize yağmur indir. Bize indirdiğini bizim için kuvvet yap. Ulaştırıcı yap, bir vakte kadar." | Ramuz el e-hadis, 136. sayfa, 4. hadis |
9083 | Sizlerin üzerinizde bazı umera bulunur. Yaman söyler ve zulüm yaparlar. Kim ki, bunların yalanlarını tasdik eder ve zulümlerine yardım ederse ben onlardan değilim, onlar da Benden değildir ve havzıma da gelemezler. Kim de onların yalanlarını tasdik etmez ve zulümlerine yardımcı olmazsa o Bendendir, Ben de ondanım. Ve havzımda Benim yanıma gelir. | Ramuz el e-hadis, 141. sayfa, 9. hadis |
9105 | Şüphesiz ben bir kelime biliyorum ki, (Şu öfkeli adam) bunu söyleseydi elbette öfkeden ona gelen hal kendisinden giderdi. "Eûzübillâhimineşşeytânirracîm" ve ondan o hiddet gitti. (İki kişi birbirlerine kötü sözler söylemişler, birinin yüzü kızarmış damarları kabarmış idi) | Ramuz el e-hadis, 144. sayfa, 7. hadis |
9125 | Ben öyle bir kelime bilirim ki, musibete uğrıyan adam söylerse, Allah ondan o musibeti kaldırır. Bu kardeşim (Yunus (a.s.)'ın sözüdür ki, (Balığın içinde) karanlıklarda şöyle nida etmişti: "Lâ ilâhe illâ ente, sübhâneke innî küntü minezzâlimîn." (Çok kimse selamete çıkmış. Ayeti kerimenin sonunda da "Böylece mü'minleri kurtarırız" buruyuruluyor.) | Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 2. hadis |
9226 | Kıyametin ilk alametleri: deccal, İsa (a.s.)'ın inmesi, Aden toprağından bir ateşin çıkıp halkı mahşere (Şam'a) sürmesi, öyle ki onlar kaylule (öğle uykusu) yaptığı zaman o ateş bekler. (Onlar yürüyünce o da yürür). Ve bir de Duhan, Dabbe ve Ye'cüc ve Me'cücün zuhurudur. denildi ki : "Ya Resulallah, Ye'cüc ve Me'cuc nedir?" Buyurduki: Yec'cüc ve Me'cuc bir takım ümmetlerdik ki, her biri dörtyüz binliktir. Onlardan her bir kişi etrafında, kendi sulbünden gelme bin tane göz görmedikçe ölmez. Bunlar Adem evladıdır. Ve dünyanın harab olmasına çalışırlar. Geldiklerinde Fırat ve Dicle'den içerler. Taberiye gölünü kuruturlar. Beyt'i Makdise vardıklarında ise şöyle derler: "Dünya halkını tamamen öldürdük. Şimdi de göktekilerini öldürelim." Ve oklarını göğe doğru atarlar da, o oklar kana bulaşmış alarak geri dönerler. Bunun üzerine: "Semadakileri de öldürdük" derler. O sırada İsa (a.s) ve müslümanlar Turi-Sina dağında bulunurlar. Allah, İsa (a.s)'a şöyle vahyeder: "Kullarımı Turdağı ve Eyle etrafında muhafaza et." Sonra İsa (a.s) ellerini semaya kaldırıp dua eder. Müminler de "amin" derler. Bunun üzerine Allah Ye'cüc ve Me'cücün üzerlerine "hegaf" denen ve insanların burnundan giren kurtçukları gönderir. Bu kurtçuklar onları Şam'dan Şark'a kadar sarar ve böylece Ye'cüc ile Mec'ücün hepsi ölürler. Öyleki, onların cifelerinden arz kokar. O zaman Allah, göğe emreder. Ve gökten kırbadan boşanırcasına yağmur yağar, onların cife ve kokularından arzı yıkar. İşte ondan sonra güneşin garbten doğma vakti gelir. | Ramuz el e-hadis, 160. sayfa, 9. hadis |
9229 | Kuldan Allah'ın ilk çekip aldığı şey, "Haya"dır. O zaman O gadab eder ve kul gadaba uğramış duruma gelir. Sonra kendisinden "Emaneti" alır. O zaman o kimse "hain ve hor" olur. Sonra ondan "Rahmeti" alır. O zaman da o kimse katı kalbli ve kaba olur. İşte o zaman onun boynundan islam bağını çözer. Artık o kimse, lanete uğramış ve lanetlenmiş şeytan olur. | Ramuz el e-hadis, 161. sayfa, 3. hadis |
9247 | Azameti gökle yer arasını dolduran ve yetmiş bin meleğin tazim ve teşyi ettiği bir sureyi size haber vereyim mi? O "El Kehf" suresidir. Her kim Cuma günü onu okursa, Allah Teala bu sebeble o kimsenin diğer cumaya kadar ki ondan sonra da üç gün ilavesi içindeki günahlarını mağfiret eder. Ayrıca kendisine semaya kadar erişen bir nur verilir. Ve deccal fitnesinden korunmuş olur. Her kim yatacağı zaman bu surenin sonundan beş ayet okursa, korunur ve gecenin istediği vaktinde de uyandırılır. | Ramuz el e-hadis, 164. sayfa, 2. hadis |
9261 | Allah'ın, seni zarardan koruyub menfaatlendireceği bir şeyi haber vereyim mi? Muhakkak ki çeşitli faiz vardır. ondan bir çeşidi bile yetmiş günaha bedeldir ki; bunun en küçüğü kişinin annesi ile yatması kadar kötü bir iştir. Faizin en ağır olanı ise, kişinin haksız yere, müslüman kardeşinin ırzı hakkında söz etmesi gibidir. | Ramuz el e-hadis, 165. sayfa, 7. hadis |
9286 | Haberiniz olsun ki dünya hazır bir meta olup, ondan iyi de, kötü de yer. Yine biliniz ki hesap günü gelecektir ve haktır. Orada her şeye kadir olan bir melik hükmedecektir. Biliniz ki, hayrın hepsi, bütün kısımlarıyla Cennettedir. Yine biliniz ki, şer de bütün parçalarıyla ateştedir. Gene haberiniz olsun ki, amellerinizi Allah'tan sakınır halde işleyin. Ve biliniz ki, sizler muhakkak surette amellerinizle karşılaşacaksınız. Her kim zerre miktarı hayır işlerse onu görecek ve her kim de zerre miktarı şer işlerse onu görecektir. | Ramuz el e-hadis, 169. sayfa, 1. hadis |