No | Hadis Metni | Kaynak |
9811 | Benim bu zamanımda, Zühd, altın ve gümüşten kaçmaktır. Fakat insanlar üzerine öyle bir zaman gelir ki, altın ve gümüşü terketmekteki zühdden, insanlardan kaçmak zühdü, kendileri için daha hayırlı olur. | Ramuz el e-hadis, 212. sayfa, 2. hadis |
9937 | Afiyet on cüzdür. Dokuzu sükutta, biri ise insanlardan kendini çekmektedir. | Ramuz el e-hadis, 221. sayfa, 6. hadis |
9944 | Alim iki türlüdür: bir alim vardır ki ilmi ile Allah'ı kasdeder. Onu paraya değişmez. Tamaan almaz. bir alim de vardır ki, ilmi ile dünyayı kasteder. Onu paraya değişir, Tamaan alır. İlmini Allah'ın kullarından esirger. Böylesine, Allah, kıyamet gününde ateşten gömlek giydirir. Ve meleklerden bir melek onun hakkında şöyle nida eder: "Haberiniz olsun. İşte şu filan oğlu filandır ki, Allah ona dünyada ilim verdi de, oda onu paraya karşılık sattı. Tamah etti." İnsanların hepsi oradan ayrılıncaya kadar bu nida devam eder gider. Sonra da Allah ona dilediğini yapar. | Ramuz el e-hadis, 221. sayfa, 13. hadis |
10072 | Mümin dünyada garib gibidir. Dünyanın izzetiyle ünsiyet etmez. İnsanların ikbal ettikleri hal, tevazu sebebiyle, onda görülmez. Onun öyle bir hali vardır ki, bu hal, başkalarını rahatlandırır. Amma bundan dolayı kendisinin bedeni meşakattadır. | Ramuz el e-hadis, 231. sayfa, 15. hadis |
10159 | İnsanlar iki kişidir. Alim ve müteallim (Talebe). İkisi ecirde müsavidir. İnsanlardan bu ikisi arasındakilerde hiç bir hayır yoktur. | Ramuz el e-hadis, 238. sayfa, 3. hadis |
10183 | Hicret iki türlüdür: İkisinden biri, senin günahları terketmendir. Diğeri ise Allah ve Resulüne hicret etmendir. Hicret, tövbenin kabulu devam ettikçe, kesilmez. Ve güneş garbtan doğuncaya kadar tövbe de makbul olmakta devam eder. Doğunca da, herkesin kalbi, içinde bulunduğu hal üzere mühürlenir ve insanlara amel kafi gelir. (İyi ise iyi, kötü ise kötü tarafa yazılır) | Ramuz el e-hadis, 239. sayfa, 10. hadis |
10200 | Verâ (şüpheden kaçma) amelin seyyididir. bir kimse de, masiyetle yalnız kaldığı zaman (kötülüğe fırsat bulduğu vakit) Allah'a isyandan onu alıkoyan bir verâ' yoksa, Allah o kimsenin amellerinden hiç bir şeye kıymet vermez. İnsanda Allah korkusu gizli ve aşikarede, iktisad fakirlik ve zenginlikte, adalet ise hoşnudluk ve gadapta olmalıdır. Agah olun ki, "mümin" nefsine hakim olan kimsedir. Ve kendisine hoş gördüğünü başkalarına da hoş görmelidir. | Ramuz el e-hadis, 240. sayfa, 10. hadis |
10236 | Kapkaranlık gece parçaları gelmeden (fitnelerin zulmetinde nur temini için) amellerle müsaraat ediniz ki, o devirde insan sabah mümin olur, akşama kafir olarak ulaşır. Mümin olarak geceye girer. Kafir olarak sabaha çıkar. Ve o günün adamları dinini, dünyadan az bir şeye karşılık satarlar. | Ramuz el e-hadis, 243. sayfa, 2. hadis |
10285 | Ben uykuda iken insanları bana arzolunurken gördüm. Onların üzerinde gömlekleri vardı. (Bunların) bazısı göğüslere kadardı. Bazısı daha aşağısına iniyordu. Ömer ibni Hattab ise üzerindeki gömleği yerlere sürülür halde Bana arzolundu. "Nasıl tabir ettin? Ya Resulallah" dediler. "Din" diye buyurdu. | Ramuz el e-hadis, 246. sayfa, 10. hadis |
10290 | Size benden sonra dört fitne gelecektir. Dördüncüsü geldiğinde kulağa birşey gitmez, göz görmez ve her tarafı fitne sarar. Ümmet, bir belaya mübtela olur, yılanın çöreklenmesi gibi. Öyle ki, onda ma'ruf inkar edilir, münker ise ma'ruf sayılır. Ve bu fitnede insanların bedeni öldüğü gibi kalbleri de ölür. | Ramuz el e-hadis, 247. sayfa, 3. hadis |