No | Hadis Metni | Kaynak |
8770 | İblis, en şiddetli ve kuvvetli adamlarını malını hayra sarf eden kimseye musallat eder. | Ramuz el e-hadis, 111. sayfa, 1. hadis |
8973 | Söz içinde büyü, şiir içinde de hikmet ifade eden sözler vardır. Talebi ilim içinde de cehl ifade eden şeyler vardır. (Müneccimlik v.s öğrenmek gibi) Öyle sözler de vardır ki, dinlemeyi istemiyen kimseye söylenmiş olur. | Ramuz el e-hadis, 131. sayfa, 6. hadis |
9161 | Ben Bana iman eden ve müslüman olan ve hicret eden bir kimseye, Cennet bahçelerinde, Cennetin ortasında (Firdevs'te) ve Cennetin alasında (Adn)de bir meskene sahib olmasına kefil olurum. Ben gene Bana iman eden, müslüman olan ve Allah yolunda cihad eden bir kimseye, Cennet bahçelerinde, Cenneti Firdevs'te ve Cenneti And'da bir köşk sahibi olmasına kefilim. Kim böyle yaparsa, Hayırdan taleb edeceği bir şey ve şerden de kaçacağı bir şey bırakmamış olur. Bu kimse nerede isterse orada olsun. | Ramuz el e-hadis, 152. sayfa, 3. hadis |
9297 | İyi biliniz ki, her kim eman verilen bir kimseye, zulmeder veya ahdini bozar veya onun gücünün yetmiyeceği şeyi kendisine yükler veya gönül hoşluğu ile vermeyeceği bir şeyi ondan alırsa, kıyamet gününde ben o kimsenin hasmı olurum.(Beyhaki'de ayrıca şu ilave vardır: İyi biliniz ki, her kim Allah ve Resulünün zimmetinde olan bir muahidi (eman verilen kimseyi öldürürse, Allah o kimseye Cennetin kokusunu haram eder ki, onun kokusu yetmiş yıllık mesafeden alınır.) | Ramuz el e-hadis, 170. sayfa, 4. hadis |
9422 | Ey insanlar! Sanki bu dünyada ölüm bizim için değil de bizden başkasına yazılmış. Hak da sanki başkasına vacib gibi imiş. Bize göre -az miktardaki- ölüleri götürüyoruz. Komşuya götürüyormuş gibi. (Evleri kabirleri imiş gibi) Miraslarını yiyoruz. Sanki biz ölmiyecekmişiz gibi. Ne mutlu o kimseye ki, kendi ayıbı onu meşgul eder de, başkasının ayıbını görmez. Ne mutlu o kimseye ki, kendi nazarında kendini hor görür de başkasına noksanlık atfetmez. Meskenete düşmeden Allah için tevazu eder ve helalinden kazandığı malı infak eder. Düşkün ve miskin kimseleri hoş tutar. Fıkıh ve Hikmet ehli ile düşüp kalkar. Ne mutlu o kimseye ki, kendini hor görür. Kazancı helal gidişi salih olur ve kimseye bir zararı dokunmasın diye dikkat eder ve insanlardan uzlet eder. Ne mutlu o kimseye ki, ilmi ile amel eder. Malının fazlasını infak eder, sözünün fazlasını ise tutar. | Ramuz el e-hadis, 183. sayfa, 5. hadis |
9993 | Fakirler, Allah Tealanın dostlarıdır. Ve sermayeleri de gece ve gündüzleridir. Müjdeler olsun o kimseye ki, sermayasi gitmeden evvel ticaretini yaptı. | Ramuz el e-hadis, 226. sayfa, 12. hadis |
10021 | Kebair dokuzdur: En büyüğü Allah'a şirk koşmak, na-hak yere insan öldürmek, faiz yemek, yetim malı yemek, iffetli kimseye zina isnadında bulunmak, cepheden kaçmak, ana babaya isyan, sizin dirinizin ve ölünüzün kıblesi olan Beytül Harama konan yasakları ayak altına almaktır. | Ramuz el e-hadis, 228. sayfa, 7. hadis |
10425 | Kıyamet gününde Azameti Kibriyadan arz serili kalır ve bu arzda hiç kimseye ayağını bastığı yerden fazla bir yer düşmez. İlk çağrılacak Ben olurum. Ve Cebrail (a.s)'ı, Allah (z.c.hz)'lerinin sağında ayakta bulurum. Hayır Vallahi, nefsim yed-i kudretinde olan Allah'a yemin ederim ki Cebrail (a.s) bu hadiseden önce Allah'ı görmedi. Ben derim ki: "Yarabbi Bu Bana geldi de senin tarafından Bana gönderildiğini söyledi." Cebrail ise o sırada sükut eder. Aziz ve Celil olan Allah buyurur ki: "Doğru söyledi. Ben onu Sana hacetin için gönderdim." Ben derim ki: "Yarabbi, Ben bir takım kullar bıraktım ki, çeşitli beldelerde Sana ibadet ettiler. Ve Seni vadilerde zikrettiler. Şimdi Senin nezdinden getireceğim cevaba intizar ediyorlar." Allah buyurur ki: "Ben onlar hususunda seni mahcub etmiyeceğim." İşte bu teminat, Allah Tealanın: "Umulur ki Rabbın Seni Makam-ı Mahmud'a eriştirir." Mealindeki kavlinde buyurduğu "Makam-ı Mahmud'un" ifadesidir. | Ramuz el e-hadis, 257. sayfa, 6. hadis |
10488 | Şu üç şeyi, Allah'a güvenerek ve ümid ederek yapan kimseye, Allah Teala yardımını ve onun işini bereketlendirmeyi vaad etmiştir: Allah'a dayanarak ve sevabını umarak köle azadı için say-ü gayret eden kimseye. Allah'tan sevab umarak ve Allah'a güvenerek evlenene, Allah'ın bereket vermesi ve yardım etmesi, Allah üzerine hak olur. Allah'a dayanarak ve sevab umarak ölü bir araziyi ihya edene de Allah'ın bereket vermesi ve yardım etmesi Allah üzerine hak olur. | Ramuz el e-hadis, 263. sayfa, 3. hadis |
10512 | Üç kimseye Allah kıyamette, Rahmet nazarı ile bakmaz; verdiğini başa kakan, izarını (elbisenin alt kısmı) kibirle uzatan, içkiye devam eden. | Ramuz el e-hadis, 266. sayfa, 5. hadis |