Arama Sonuçları işte zaman

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/1696-iste-zaman/10

NoHadis MetniKaynak
8082 Kıyamet günü olduğunda, kafire ameli bildirilir. Lakin o inkar edip mücadeleye girişir. Ona denilir ki: "İşte şunlar senin komşularındır. Aleyhinde şahidlik ediyorlar." O der ki: "Yalan söylüyorlar". O zaman denir ki: "Ailen ve kavmin de böyle söylüyor." O der ki: "Onlar da yalan söylüyorlar." Kendisine: "Peki öyleyse yemin et." denilir. O da yemin eder. Sonra Allah, o kafirleri susturur. O zaman kafirlerin kendi dilleri kendisi aleyhinde şahidlik eder. Bunun üzerine Allah onları cehenneme atar.Ramuz el e-hadis, 60. sayfa, 6. hadis
8093 Ahir zaman olduğu ve heva ve hevesler muhtelif olduğu zaman (bid'atler hususunda) işte o zaman size köy ehlihin ve de kocakarıların itikadını tavsiye ederim. (Bu gibi kimseler bid'atlerden korunmuş olurlar)Ramuz el e-hadis, 61. sayfa, 4. hadis
8111 Şeytan lanetlendiğinde: "Ben zaten mel'un olarak lanetlenmiştim" der. Halbuki ondan Allah'a sığındığın zaman: "İşte şimdi belimi kırdın" der.Ramuz el e-hadis, 62. sayfa, 5. hadis
8145 Gecenin yarısı veya üçte ikisi geçtiği zaman, Allah Tealâ dünya semasına nüzul eder de buyurur ki: "İsteyen yok mu verilsin, dua eden yok mu müstecab olsun, istiğfar eden yok mu mağfiret olunsun. "Bu hal tâ fecr açılıncaya kadar devam eder.Ramuz el e-hadis, 64. sayfa, 8. hadis
8197 İşte şu gecenizi görüyor musunuz? Bundan yüz sene sonra, şu anda arz üzerinde bulunan insanlardan o zaman hiç kimse kalmaz.(Şu andaki insanlar yüz sene içinde ölüler.)Ramuz el e-hadis, 67. sayfa, 13. hadis
8459 Allah (z.c.hz.) bir kaderin hükmünü infaz etmek isteyince, akılları başlardan alır. Hüküm yerini bulunca, akıllar geri verilir. Ve o zaman kendilerine nedamet gelir.Ramuz el e-hadis, 86. sayfa, 8. hadis
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
8862 Cennet ehli Allah'ın huzuruna iki defa girer. Allah onlara Kur'an okur. Onlardan Herbiri o mecliste, amellerine göre inci, yakut, zümrüt, altın ve gümüşten minberler üzerinde otururlar. Gözleri hiç bir zaman bu kadar aydın olmamıştır. Ve dinlendikleri Kur'an gibi de hiç bir şey dinlememiş ve hoşlanmış değildir. Bunun tekrarına kavuşmak ümidiyle ertesi günü bekler halde yerlerine dönerler.Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 3. hadis
9014 Siz öyle bir zamanda bulunuyorsunuz ki, fukahası çok, hutebası az, istiyeni az, vereni çok, işte böyle zamanda amel ilimden hayırlıdır. Size öyle bir zaman gelecektir ki, fukahası az, hatibleri çok, istiyeni çok, vereni az. O zamanda ise ilim amelden hayırlıdır.Ramuz el e-hadis, 135. sayfa, 8. hadis
9124 Rabbimden ümmetimi kıtlıkla helak etmemesini istedim. Onu bana verdi. Ve istedim ki harici düşmanla mahv etmesin. Onu da verdi. Ve yine istedim ki onlar birbirlerinden ayrılmasın ve birbirlerini vurmasın. Onu bana vermedi. O zaman Ben, ya humma ya taun, ya humma ya taun, ya humma ya taun olsun istedim.Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 1. hadis