No | Hadis Metni | Kaynak |
8082 | Kıyamet günü olduğunda, kafire ameli bildirilir. Lakin o inkar edip mücadeleye girişir. Ona denilir ki: "İşte şunlar senin komşularındır. Aleyhinde şahidlik ediyorlar." O der ki: "Yalan söylüyorlar". O zaman denir ki: "Ailen ve kavmin de böyle söylüyor." O der ki: "Onlar da yalan söylüyorlar." KendisiNe: "Peki öyleyse yemin et." denilir. O da yemin eder. Sonra Allah, o kafirleri susturur. O zaman kafirlerin kendi dilleri kendisi aleyhinde şahidlik eder. Bunun üzeriNe Allah onları cehenNeme atar. | Ramuz el e-hadis, 60. sayfa, 6. hadis |
8121 | Kardeşlerinizden biri ölüp de toprakla örtülmesi tamamlanınca, sizden birisi kalksın, başucunda dursun ve sonra: "Ey filan kadının oğlu filan" desin. Çünkü o vefat eden kimse: "Bizi irşad edin de Allah da size rahmet eylesin" der. Lakin siz bu durumu bilmezsiniz. Sonra şöyle devam etsin: "Üzkur mâ harecte aleyhi miNeddünya Şehâdete en lâ ilâhe illallah ve enNe Muhammeden abduhû ve Resuluh. Ve enNeke radiyte billahi Rabben ve bi Muhammedin Nebiyyen ve bil-islâmi diNen ve bil Kur'âni imâmâ" Zira bunu söylediği zaman Münker ve Nekir'den biri diğerinin elini tutar da ötekiNe der ki: "Gel, bunun yanından beraber gidelim. Yapacağımız bir şey kalmadı. Hücceti kendisiNe telkin edildi. Ve bundan da öte şimdi onun esas koruyucusu Aziz ve Celil Allah'dır. Ashabdan birisi: "Ya Resulallah, eğer ben onun anNesinin ismini bilmiyorsam?" Buyurdu ki: "Onu Havva'ya nisbet et ve Havva oğlu filan" de. | Ramuz el e-hadis, 62. sayfa, 15. hadis |
8410 | Ehli cehenNemin, gerçekten ehli olan kısmı Ne ölüp o azaptan kurtulur, Ne de hayat hazzı bilirler. Lâkin bir sınıf kimseleri yakar, öldürür, kömür halini alasıya kadar. Ve o zaman şefaat olunmak için izin çıkar. Onlar CenNet kıyılarına getirilip, CenNet ehliNe; "Bunlara onun ırmaklarından dökün" denir. Ve bunlar, yeni biten ot gibi hayat bulurlar. | Ramuz el e-hadis, 83. sayfa, 1. hadis |
8764 | Ümmetimin Ebdalı CenNete amelleriyle girmez. Lâkin onlar, Allah'ın rahmeti, Nefislerinin cömertliği, göğüslerinin selameti ve bütün müslümanlara merhametleri sebebiyle girerler. | Ramuz el e-hadis, 110. sayfa, 5. hadis |
9123 | Bir taife bilirim ki, Ne Peygamber, Ne de şehiddirler. Lakin Peygamberler ve Şehidler kıyamette onların makamlarına imrenirler. Bu taifenin insanları hem Allah'ı severler, hem de Allah'ı sevdirmeye çalışırlar. Halka, Allah'a itaat etmeyi emrederler. Halk Allah'a itaat edince de Allah onları sever. (Yani halkta Allah sevgisi uyanır.) | Ramuz el e-hadis, 146. sayfa, 7. hadis |
9464 | Ebdallar altmış kişidir. Onlar sözü çok derinleştirmezler. Bid'at sahibi değildirler. Batıl ve günah sözlere dalmazlar. Ve ucub sahibi de değildirler. Onlar nail oldukları bu dereceye çok namaz kılmak, çok oruç tutmak ve sadaka vermekle ulaşmamışlardır, Lakin Nefislerinin cömertliği, kalblerinin selameti, insanlara yaptıkları nasihatler sayesinde elde etmişlerdir. Ey Ali (r.a) onlar ümmetimin içinde kibrit-i ahmerden daha azdır. | Ramuz el e-hadis, 187. sayfa, 9. hadis |
10053 | Kavi mümin Allah'a, zaif müminden daha hayırlı ve sevgilidir. GeNe de her birinde hayır vardır. Sana menfaat verecek şeye haris ol. Fakat Allah'a dayanarak işe giriş ve acze düşme. Eğer sana bir şey isabet ederse şöyle yapsaydım, böyle olurdu, deme. Lakin Allah böyle takdir etti ve dilediğini yaptı de. Zira "Keşke" sözü şeytanın işiNe yol açar. | Ramuz el e-hadis, 230. sayfa, 11. hadis |
10287 | Hz. Eyyub (a.s) çıplak yıkanırken üstüNe altından çekirge yağdı. Hz. Eyyüb (a.s) da onları toplamaya başladı. Rabbi tebareke ve Teala ona şöyle nida etti: "Ya Eyyüb! Ben seni, gördüğünden gani kılmamışmıydım?" O da "İzzetin Hakkı için evet, öyle, Lakin ben Senin bereketiNe doyamam." buyurdu. | Ramuz el e-hadis, 246. sayfa, 12. hadis |
10481 | Bir kimse şu üç şeyi yaparsa imanın tadını tatar: Yalnız Allah'a kul olur ve "La ilahe illallah" der, gönül hoşluğu ile zekatını verir, şöyle ki: yaşlısını, zayıfını, hastasını, adisini değil, fakat malın ortasından verir. Muhakkak ki Allah, onun en güzelini sizden istemez. Lakin, en kötüsünü de emretmemiştir. Nefsini tezkiye eder. Denildi ki, "Nefsi tezkiye Ne demektir?" Buyurdu ki: "Kişinin Nerede olursa olsun, Allah'ın kendisi ile beraber olduğunu bilmesidir. | Ramuz el e-hadis, 262. sayfa, 7. hadis |
10714 | Dünyayı ehliNe bırakın. Kim ki dünyadan ihtiyacından fazlasını alırsa, o, bilmiyerek heLakini almış olur. | Ramuz el e-hadis, 284. sayfa, 14. hadis |