No | Hadis Metni | Kaynak |
13833 | Yürürken ken'>onuşmazlardı. | Ramuz el e-hadis, 541. sayfa, 3. hadis |
13847 | Fırtına şiddetlendiğinde, rüzgara karşı dururlar ve iki dizleri üzerine kalkıp ellerini uzatarak şöyle dua ederlerdi: "Yarabbi, bu rüzgarın hayrını ve en'>onunla gönderilenin iyiliğini Senden isterim. en'>onun şerrinden ve en'>onunla gönderilenin zararından Sana sığınırım. Allahım en'>onu bir Rahmet kıl ve azab vesilesi eyleme. Ya Rabbi en'>onu rahatlık vesilesi kıl ve en'>onu faydasız kılma." | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 1. hadis |
13850 | Bir kimse ile vedalaşırken o adam elini bırakmadan bırakmaz ve "dinini, emanetini ve amellerin sen'>onuçlarını Allaha emanet ederim" derdi. | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 4. hadis |
13854 | en çok yaptıkları duaları şöyle idi: "Ya mukallibel kulûb, sebbit kalbî alâ dînike.": (Ey kalbleri çeviren Rabbım, kalbimi dinine sabit kıl) Bu husus sorulduğunda şöyle demişlerdi: "Hiç bir kimse yoktur ki, kalbi Allahın parmaklarından iki parmak arasında olmasın. Allah kimi dilerse en'>onu doğrultur, kimi de dilerse en'>onu kaydırır. | Ramuz el e-hadis, 542. sayfa, 8. hadis |
13880 | Yemen kumaşından bir elbisesi vardı. Cuma ve bayramlarda en'>onu giyerdi. | Ramuz el e-hadis, 544. sayfa, 4. hadis |
13891 | "Ğarrâ" denilen bir kabı vardı ki, en'>onu dört kişi taşırdı. | Ramuz el e-hadis, 544. sayfa, 15. hadis |
13942 | Hemen hemen hiç "Hayır" demezlerdi. Bir şey istenildiğinde en'>onu yapmak isterlerse "Evet" derlerdi. Yapmak istemezlerse susarlardı. | Ramuz el e-hadis, 547. sayfa, 12. hadis |
13957 | Bir kimseyi vali olarak gönderecekleri zaman en'>onun imamesini kendileri sarar ve ucunu da sağ kulağı arkasından sarkıtırlardı. | Ramuz el e-hadis, 548. sayfa, 10. hadis |
14060 | Yürürken, izarının arkasını toplar önünü sarkıtırdı. | Ramuz el e-hadis, 554. sayfa, 7. hadis |
14080 | Elbiselerine meni bulaştığında izhir otu ile elbiselerini temizlerlerdi. Sonra namazını kılar, kuruduktan sonra ovar, gene en'>onunla namazlarını kıldıkları vaki olurdu. | Ramuz el e-hadis, 555. sayfa, 11. hadis |