No | Hadis Metni | Kaynak |
9192 | Allah teala Davud (a.s.)'a şöyle vahyetti: "Zalimlere söyle, Beni anmasınlar. Çünkü Ben, Beni zikredeni anarım, O zalimleri anmam ise kendilerini rahmetimden uzaklaştırmam olur." | Ramuz el e-hadis, 156. sayfa, 5. hadis |
9193 | Allah Teala Bana şöyle vahyetti: "Ey Peygamberlerin kardeşi! Ey korkutanların kardeşi kavmini korkut. Benim mescidlerimden birine ancak, selim kalblerle, sadık lisanlarla, temiz ellerle, tahir ferçlerle girsinler. Mescidlerime, üzerlerinde kullarımdan birinin hakkı varken girmesinler. Zira o, bu hakkı hak sahibine vermedikçe, namaz kılmaya devam etse bile, Ben onu rahmetimden uzaklaştırırım. Ama, bu bildirilenleri yaparsa, Ben onun işiten kulağı, gören gözü olurum. O, Benim velilerimden, halis kullarımdan olur. Ve o kimse Peygamberlerle, sıddıklarla ve şehidlerle beraber Cennette Benim yakınımda olurlar." | Ramuz el e-hadis, 156. sayfa, 6. hadis |
9205 | (Namaz için) vaktin evveli Allah'ın rızası, vaktin ortası Allah'ın rahmeti ve vaktin sonu ise Allah'ın affıdır. | Ramuz el e-hadis, 158. sayfa, 7. hadis |
9211 | Yer yüzünden ilk kaldırılacak rahmet, taundur. Arzdan ilk kaldırılacak nimet ise baldır. | Ramuz el e-hadis, 159. sayfa, 6. hadis |
9219 | Kitab-ı evvelde (Levhi mahfuzda) Allah Teala'nın yazdığı ilk söz şudur: "Muhakkak ki Ben Allahım. Benden başka ilah yoktur. rahmetim, gazabımı geçmiştir. Kim ki, Allah'tan başka ilah olmadığına ve Muhammed'in (s.a.v) O'nun kulu ve Resulü olduğuna şehaded ederse, ona Cennet vardır." | Ramuz el e-hadis, 160. sayfa, 2. hadis |
9224 | Mümin ilk önce, rahmet, reyhan ve naîm cennetiyle müjdelenir. Mümine ilk tebşirat da şöyle olur: "Ey Allah'ın dostu, O'nun rızası ve Cennetle müjde sana. Sen hayırlı bir gelişle geldin. Allah seni teşyi edeni affetti. Senin için istiğfar edene icabet etti. Ve senin lehine şehadet edeni de kabul etti. (Ölen bir mümin için) | Ramuz el e-hadis, 160. sayfa, 7. hadis |
9229 | Kuldan Allah'ın ilk çekip aldığı şey, "Haya"dır. O zaman O gadab eder ve kul gadaba uğramış duruma gelir. Sonra kendisinden "Emaneti" alır. O zaman o kimse "hain ve hor" olur. Sonra ondan "rahmeti" alır. O zaman da o kimse katı kalbli ve kaba olur. İşte o zaman onun boynundan islam bağını çözer. Artık o kimse, lanete uğramış ve lanetlenmiş şeytan olur. | Ramuz el e-hadis, 161. sayfa, 3. hadis |
9239 | Sizin ikinizin melekler arasındaki benzeriniz ile, Peygamberler arasındaki benzerinizi size haber vereyim mi? Ey Ebubekir! Senin melekler arasındaki benzerin Mikail (a.s) misali gibidir. Ki o rahmetle iner. Senin Peygamberler arasındaki benzerin, İbrahim (a.s) misali gibidir. Kavmi onu yalanladığı ve ona yaptıklarını yaptıkları zaman, o buyurdu ki: "Kim bana tabi olursa o Bendendir. Kim ki bana isyan etti ise (Ey Allahım) Sen gafurur rahimsin." Ey Ömer! Senin melekler arasındaki benzeri ise Cibril (a.s.) misali gibidir ki, O, Allah'ın düşmanlarına şiddet, nikmet ve azaba iner. Peygamberler arasındaki benzerin ise Nuh (a.s) misali gibidir. Ki o, "Ey Rabbim, yer yüzünde hiç bir kafir bırakma" dedi. | Ramuz el e-hadis, 162. sayfa, 8. hadis |
9266 | Bu işin esası hakkında sana yol göstereyim mi ki, o sayede dünya ve ahiret hayırlarına erişirsin. Zikir ehliyle düşüp kalkmanı sana tavsiye ederim. Ve yalnız ve boş kaldığın zamanda da gücün yettiğince lisanını Allah'ı zikirle meşgul et. Allah için sev ve Allah için buğz et. Ey Ebu Rezin! Biliyormusun ki insan bir mümin kardeşini ziyaret kasdiyle evinden çıktığı zaman onu yetmiş melek teşyi eder ve hepsi de onun için şöyle dua ederler: "Ey Rabbimiz bu kişi senin için ziyarette bulunuyor. Sen de rahmetini ona eriştir." İşte sende gücün yeterse bu işi yap. | Ramuz el e-hadis, 166. sayfa, 4. hadis |
9274 | Sana bir dua öğreteyim mi ki, öyle dua ettiğinde üzerine dağ gibi borcun da olsa, Allah sana onu ödettirir. Ey Muaz! De ki: "Allahümme mâlikel mülki tü'til mülke men teşâ-ü ve tenzi'ul mülke minmen teşâü ve tu'izzu men teşâü ve tüzillü men teşâ-ü biyedikel hayr. İnneke ala külli şey'in kadir. Rahmâned dünya vel ahireti. Tü'tihâ menteşâ-ü ve temne'uhâ menteşâ-ü, irhamnî rahmeten tağninî bihâ an rahmetin min sivâk." (Ey mülkün sahibi olan Allahım. Sen mülkü dilediğine verirsin. Sen mülkü dilediğinin elinden çeker alırsın. Sen dilediğini aziz edersin. Dilediğini ise zelil edersin. Hayır yalnız senin elindedir. Şüphesiz Sen her şeye kadirsin. Dünya ve ahiretin Rahmanı olan Allahım! Sen onları dilediğine verirsin, dilediğinden men edersin. Bana öyle bir rahmet ihsan eyle ki, o rahmetin, beni Senden başkasının merhametinden müstağni kılsın) | Ramuz el e-hadis, 167. sayfa, 4. hadis |