No | Hadis Metni | Kaynak |
9259 | Size, şu ümmetten kazanç talebinde en sür'atli ve ganimette payı büyük olan kimseyi haber vereyim mi? O öyle bir kimsedir ki, evinde abdest alır ve abdestini de güzelce alır. Sonra mescide gider, orada sabah namazını kılar, sonra duha (veya işrak) namazına kadar orada kalır. İşte bu, kazanç talebinde en süratli ve ganimetten de en büyük paya nail olan kimsedir. | Ramuz el e-hadis, 165. sayfa, 5. hadis |
9262 | Allah'ın kulları arasında en şerli olanını size haber vereyim mi? O, katı kalbli ve kibirli bir kimsedir. Allah'ın kulları içinde en hayırlı olanını da size haber vereyim mi? O, zaif, kendisine değer verilmeyen, elbisesi de eski olan bir kimsedir ki; O, Allah üzerine bir şeye yemin etse, Allah onu yalancı çıkarmaz. | Ramuz el e-hadis, 165. sayfa, 8. hadis |
9263 | Şahidlerin en hayırlı olanını size haber vereyim mi? O, öyle bir kimsedir ki, kendisinden istenilmeden gelip şahidliğini yapar. | Ramuz el e-hadis, 166. sayfa, 1. hadis |
9269 | Bu ümmetin en hayırlılarını size bildireyim mi? Onlar öyle kimselerdir ki, insanlar onlar gördüğünde Allah'ı hatırlarlar ve kendilerinin yanında Allah zikderilirse, onun zikrine yardımcı olurlar. | Ramuz el e-hadis, 166. sayfa, 7. hadis |
9273 | Sana bazı kelimeler öğreteyim mi ki, bir kimseye Allah hayır murad ederse onları ona öğretir. Sonra da ebedi olarak unutturmaz. de ki. "Allahümme innî daîfun fe kavvi fî rıdâke da'fî ve huz ilelhayri binasiyetî vec'alil islâme münteha rıdaye. Allahümme innî daîfün fekavvinî ve innî zelîlün feizzenî ve innî fakîrün ferzuknî." (Allah'ım, hiç şüphe yok ki ben zaifim. Benim zafımı rızan hususunda güçlendir. Benim alnımdan tut, hayra ulaştır. İslamı hoşnutluğunun sonu kıl. Allah'ım, ben çok zaifim. Beni güçlendir. Ben zelilim, bana izzet ver. Şüphesiz ben fakirim. Bana rızık ihsan eyle.) | Ramuz el e-hadis, 167. sayfa, 3. hadis |
9278 | Cebrail (a.s)'ın bana öğrettiği bir şeyi sana öğreteyim mi? Senin, cimri ve muhteris bir kimseye veya zalim bir sultana veya kötülüğünden korktuğun bir alacaklıya, bir ihtiyacın olduğu zaman şöyle de: "Allahümme entel azizül kebir ve ene abdükez zaîfüz zelil. La havle vela kuvvete illa bike, Allahümme sahhirli fulanen kema sahharte firavne li Musa ve leyyinlî kalbehû kema leyyentel hadide li Davude. Feinnehu la yentiku illa biiznike ve nasiyetehu fi kabzatike ve kalbuhu fi yedike celle senâü vechike Ya Erhamerrahimin." (Allahım, sen galib ve her şeyden yücesin. Ben ise zaif ve hakir bir kulunum. Her türlü güç ve kuvvet ancak Sendendir. Allahım, firavunu Musa (a.s)'ın emrine ram ettiğin gibi filan kimseyi de bana ram eyle. Davud (a.s) a demiri nasıl yumuşattı isen, onun kalbini de benim için yumuşak et. Zira o, ancak senin izninle konuşabilir. Onun alnı Senin kudret elindedir. Ve kalbi de Senin elindedir. Senin zatının azameti ne yücedir. Ey merhametlilerin en merhametlisi olan Allahım) | Ramuz el e-hadis, 168. sayfa, 1. hadis |
9279 | İnsanların en şerlisini sana haber vereyim mi? O, yalnız başına yiyen, ikram etmiyen, yalnız başına yolculuk yapan, kölesini döven kimsedir. Bundan daha şerli olanı sana bildireyim mi? O, insanlara buğz eden ve insanların da kendisine buğz ettiği kimsedir. Bundan da şerlisini sana bildireyim mi? O, şerrinden korkulan ve hayrı ümid edilmiyen kimsedir. Bundan da daha şerlisini sana bildireyim mi? O, dünya karşılığında ahiretini başkasına satan kimsedir. Bundan da daha şerlisini sana haber vereyim mi? O, din ile dünyayı yiyen kimsedir. | Ramuz el e-hadis, 168. sayfa, 2. hadis |
9280 | Seni hoşnud etmiyeyim mi ey Ali? Sen Benim kardeşim ve vezirimsin. Borcumu öder, verdiğim sözü yerine getirir, zimmetimi ibra edersin. Her kim, Ben hayatta iken, seni severse; o, üzerine düşeni yapmış oldu. Her kim Benden sonar senin hayatında seni severse, Allah o kimseyi emniyet ve imanla sona erdirsin. Her kim Benden sonra ve seni görmeden seni severse, Allah, o kimseyi de emniyet ve imanla sona erdirsin. Ve onu korku gününde emin kılsın. Kim ki Ya Ali, sana buğz ederek ölürse, o cahiliyet ölümü üzere ölmüş olur. Ve Allah onu İslamdaki amelle hesaba tabi tutar. (Ona mağfiret etmez, hesaba çeker.) | Ramuz el e-hadis, 168. sayfa, 3. hadis |
9281 | Meleklerin kendisinden haya ettiği bir kimseden Ben de haya etmiyeyim mi? (Hz. Osman r.a kastediliyor) | Ramuz el e-hadis, 168. sayfa, 4. hadis |
9293 | Agah olunuz ki, Allah'ın ve meleklerin ve insanların hepsinin laneti şu kimselerin üzerine olsun ki, Beni hakkımdan bir şeyi nakzeder, Benim yakınlarımdan yüz çevirir, Benim velayetimi hafife alır, hayvanını kıbleden gayriye doğru keser, çocuğunu kabullenmez, efendisinden uzaklaşır, arazinin sınırını değiştirir. İslamda cinayet ihdas eder ve ihdas edeni barındırır, hayvana takarrüb eder, eli ile istimdana bulunur, alemlerden erkeklere yaklaşır, meşru evlilikten sakınır-ki Zekeriya (a.s) oğlu Yahya (a.s)'dan sonra "Hasur" yoktur. Bir erkek ki kendini kadına benzetir, bir kadın ki kendini erkeğe benzetir, bir kadına, sonra da onun kızın yakın olur, iki kız kardeşi bir arada nikahı altına alır- geçmişte olanlar müstesna- akar suyun yolunu tıkar, menzillerin gölgeliklerini kirletir, yollarımızda bize eza verir, kibrinden dolayı eteğini yerde sürükler, büyüklük taslıyarak yürür, çirkin sözler söyler, içki içer ve ayakkabılarını ters giyer. | Ramuz el e-hadis, 169. sayfa, 8. hadis |