Arama Sonuçları bir ümmet

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/23636-bir-ummet/40

NoHadis MetniKaynak
8998 Bu ümmet kabirlerinde ibtilaya uğrar. Eğer birbirlerinizi defnetmiyeceğinizden korkmasaydım, kabir azabından duyduğumu sizede duyurması için Allaha dua ederdim. Cehennem azabından Allaha sığının, kabir azabından da Allah'a sığının. Gizli ve açık fitnelerden de Allah'a sığının. Deccal'ın fitnesinden de Allaha sığının.Ramuz el e-hadis, 133. sayfa, 9. hadis
9049 Emel, ümmetim için Allah'tan bir rahmettir. Emel olmasaydı, hiç bir ana çocuğuna süt emzirmezdi, kimse bir ağaç dikmezdi. (Dünya da mamur olmazdı)Ramuz el e-hadis, 138. sayfa, 15. hadis
9066 Yakında fitne ve fesad olur. Kim ki bu ümmeti, bir baş altında toplu iken ayırmak isterse kim olursa olsun başını vurun.Ramuz el e-hadis, 140. sayfa, 3. hadis
9074 Benden evvelki peygamberlerden, ümmetimi deccal ile korkutmıyan hiç kimse olmadı. Onun sol gözü şaşı, sağ gözü ise perdelidir. Ve alnında kafir diye yazılıdır. Yanında Cennet, Cehennem diye iki vadi olur. Cennet dediği Cehennem, Cehennemi ise Cennetir. Yanında Peygamber kıyafetinde iki melek bulunur. biri sağında biri solundadır. Bu beraberlik insanları imtihan içindir. Ve deccal onlara sorar: "Ben sizin Rabbiniz değilmiyim? Diriltiyorum, öldürüyorum." Meleklerden biri "Yalan söylüyorsun" der. Fakat bu sözü yanındaki melekten başkası duymaz. İkinci melek diğerine "Doğru söylüyorsun" der. İkinci meleğin sözünü ise insanlar işitir. Ve zannederler ki, deccalı tasdik etti. Bu da imtihan içindir. Sonra Medine'ye yürür. Giremeyince: "Bu O'nun (s.a.v)ülkesidir" der. Sonra Şam'a yürür. Orada "Akıbeti Efik" mevkiinde Allah onu helak eder.Ramuz el e-hadis, 140. sayfa, 11. hadis
9075 Ahir zamanda ümmetim üzerine şiddetli bir bela zuhur eder. Bundan ancak iki sınıf kurulur: biri Allah'ın dinini tanır ve onun için lisan ve kalbi ile mücadele eder. İkinci ise dinini anlamış, dinlemiş ve tasdik etmiştir. (Yani cahil kalanlar bu belada tehlikededir)Ramuz el e-hadis, 141. sayfa, 1. hadis
9091 Kıyamet gününde bir münâdi nida eder: "Nerede ümmeti Muhammedin (s.a.v) fıkaraları, kalkın! Size kim Allah (z.c.hz) uğrunda bir şey verdi, yedirdi ve içirdi, eski veya yeni bir şey giydirdi ise, tutun elinden de götürün Cennete," Orada hiçbir kimse fakir kimse olmıyacak ki, arkadaşını kollamasın. birisi diyecek ki: "Bu beni yedirdi.". Öbürü diyecek ki: "Bu beni içirdi". Böylece ümmeti Muhammed'in (s.a.v) fakirlerinden, küçük büyük bunu yapmıyan kalmaz ve böylece cemîan Cennete dahil olurlar.Ramuz el e-hadis, 142. sayfa, 8. hadis
9120 Ben rağbet ve rehbet ile namaz kıldım. Ve namazımda üç şey diledim. İkisi kabul edildi. biri kabul edilmedi. Harici düşmanlar onlara (Mahv edecek derecede musallat olmasın istemiştim. O ümmetime verildi. İstedim ki, boğularak helak olmasınlar, o da verildi. Aralarında düşmanlık olmasın istedim, bu reddedildi.Ramuz el e-hadis, 146. sayfa, 4. hadis
9124 Rabbimden ümmetimi kıtlıkla helak etmemesini istedim. Onu bana verdi. Ve istedim ki harici düşmanla mahv etmesin. Onu da verdi. Ve yine istedim ki onlar birbirlerinden ayrılmasın ve birbirlerini vurmasın. Onu bana vermedi. O zaman Ben, ya humma ya taun, ya humma ya taun, ya humma ya taun olsun istedim.Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 1. hadis
9127 Rabbimi çok Kerim ve Mâcid (azamet ve şeref sahibi) buldum. Bana Cennete hesapsız girmeyi vaad ettiği yetmiş bin kişinin her birine de ayrıca yetmişer bin kişi bağışladı. Dedim ki, "Ümmetim o kadarı bulmaz." Buyurdu ki: "Ben onu ağreb (müminlerin cahilleri) den tamamlarım"Ramuz el e-hadis, 147. sayfa, 4. hadis
9191 Allah Teala İmran oğlu Musa (a.s.)'a şöyle vahyetti: "Ümmeti Muhammed (s.av) içinde öyle kimseler vardır ki; onlar her yüksek yerde veya bir vadide durduklarında "Lâ ilahe İllallah" diye şehadet getirirler. İşte onların mükafatları, Peygamberlerin mükafatları gibidir."Ramuz el e-hadis, 156. sayfa, 4. hadis