Arama Sonuçları ahiret hayrı

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/24391-ahiret-hayri

NoHadis MetniKaynak
8959 Allah (z.c.hz)'nin her gün yer halkına üç yüz altmış Rahmet nazarı vardır. Bunlardan biri her kime isabet ederse, o kimse dünya ve ahiret şerrinden uzak olur. Ve ona dünya ve ahiret hayrı verilir.Ramuz el e-hadis, 130. sayfa, 2. hadis
9279 İnsanların en şerlisini sana haber vereyim mi? O, yalnız başına yiyen, ikram etmiyen, yalnız başına yolculuk yapan, kölesini döven kimsedir. Bundan daha şerli olanı sana bildireyim mi? O, insanlara buğz eden ve insanların da kendisine buğz ettiği kimsedir. Bundan da şerlisini sana bildireyim mi? O, şerrinden korkulan ve hayrı ümid edilmiyen kimsedir. Bundan da daha şerlisini sana bildireyim mi? O, dünya karşılığında ahiretini başkasına satan kimsedir. Bundan da daha şerlisini sana haber vereyim mi? O, din ile dünyayı yiyen kimsedir.Ramuz el e-hadis, 168. sayfa, 2. hadis
9443 Yarabbi; ahiret hayrından başka hayır yoktur. (başka bir rivayette, ahiret hayatından başka bir hayat yoktur) Ensar ve muhacirlere mağfiret et. (Hendek günü buyurulmuş)Ramuz el e-hadis, 185. sayfa, 11. hadis
10458 Şu üç şey üzerine yemin ederim: Sakadan dolayı asla mal eksilmez. (hayrı, bereketi) ÖYLE İSE SADAKA VERİN: Af etmek; Bir kimse uğradığı zulümden dolayı Allah (z.c.hz)lerinin rızasını umarak af ederse, Allah onu, bu sebeble, dünya ve ahirette aziz eder. Öşle ise af edin ki, Allah da izzetinizi artırsın. Bir kimse kendine isteme kapısını açarsa, ondan dolayı, Allah da ona fakirlik kapısını açar. (Mümkünse kimse kimseden bir şey istemek sevdasına kapılmasın. Bunu içni en koyusu, istemekle servet temin etmektir.)Ramuz el e-hadis, 260. sayfa, 3. hadis
12280 Allah( z.c.hz.) bir kimseye şu dört şeyi ihsan ederse, Allah ona dünya ve ahiret hayrını ihsan etti demektir: Şâkir kalb, zâkir lisan, mutedil bir ev (haddinden fazla değil) ve saliha bir kadın.Ramuz el e-hadis, 416. sayfa, 8. hadis
12347 Bir kimseye güzel sima, iyi ahlak, saliha bir kadın ve cömertlik verilmişse, muhakkak ki o dünya ve ahiret hayrından hissesini almıştır.Ramuz el e-hadis, 421. sayfa, 9. hadis
12495 Bir kimse isteme kapısını açarsa Allah Teala ona dünya ve ahirette fakirlik kapısını açar. Bir kimse de Allah rızasını kazanmak için ihsan kapısını açarsa, Allah da ona dünya ve ahiret hayrını verir.Ramuz el e-hadis, 432. sayfa, 1. hadis
13269 Ey Busre her hatanda Allah (z.chz)ni zirket ki, Allah seni hatanın yanında mağfiretle zikretsin. Kocana itaat et, bu sana dünya ve ahiret hayrı olarak kafidir. Ana-babana iyilik et ki evinin hayrı çok olsun.Ramuz el e-hadis, 496. sayfa, 1. hadis
14278

Ömer İbnü’l-Hattâb radıyallahu anh şöyle dedi:

Bir gün Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in huzurunda bulunduğumuz sırada, elbisesi beyaz mı beyaz, saçları siyah mı siyah, yoldan gelmiş bir hali olmayan ve içimizden kimsenin tanımadığı bir adam çıkageldi. Peygamber’in yanına sokuldu, önüne oturdu, dizlerini Peygamber’in dizlerine dayadı, ellerini (kendi) dizlerinin üstüne koydu ve:

Ey Muhammed, bana İslâm’ı anlat! dedi.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“İslâm, Allah’tan başka ilah olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın resûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı (tastamam) vermen, ramazan orucunu (eksiksiz) tutman, yoluna güç yetirebilirsen Kâbe’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdu. Adam: Doğru söyledin dedi. Onun hem sorup hem de tasdik etmesi tuhafımıza gitti. Adam: Şimdi de imanı anlat bana, dedi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine iman etmendir” buyurdu.

Adam tekrar:

Doğru söyledin, diye tasdik etti ve: Peki ihsan nedir, onu da anlat, dedi. Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: “İhsan, Allah’a onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdu.

Adam yine:

Doğru söyledin dedi, sonra da: Kıyâmet ne zaman kopacak? diye sordu.

Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem:

“Kendisine soru yöneltilen, bu konuda sorandan daha bilgili değildir” cevabını verdi.

Adam:

O halde alâmetlerini söyle, dedi.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“Annelerin, kendilerine câriye muamelesi yapacak çocuklar doğurması, yalın ayak, başı kabak, çıplak koyun çobanlarının, yüksek ve mükemmel binalarda birbirleriyle yarışmalarıdır ” buyurdu.

Adam, (sessizce) çekip gitti. Ben bir süre öylece kalakaldım. Daha sonra Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem:

“Ey Ömer, soru soran kişi kimdi, biliyor musun?” buyurdu. Ben: Allah ve Resûlü bilir, dedim.

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem:

“O Cebrâil’di, size dininizi öğretmeye geldi” buyurdu.
Müslim, Îmân 1, 5. Ayrıca bk. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16; Nesâi, Mevâkît 6; İbni Mâce, Mukaddime, 9