No | Hadis Metni | Kaynak |
8720 | Allah uğrunda birbirlerini sevenler, Arşı Alânın gölgesinden başka gölge olmayan bir zamanda (kıyamette) onun altında gölgelenir. Diğer insanlar korkar, onlar korkmazlar. Diğer insanlar dehşette kalır, onlar kalmazlar. | Ramuz el e-hadis, 107. sayfa, 4. hadis |
8813 | İnsanların tecavüz ve tekebbür cihetinden en şiddetlisi şu kimsedir ki, (Hakkı kabul etmemekte direniş sahibidir.) bi gayri hakkın adamı döver ve adam öldürür, velinimetini bırakıp başkası ile ülfet eder. Kim ki bunları yaparsa o adam, Allah ve Peygamberine küfretmiş olur. Onun ne farz ne de nafile ibadetleri makbuldur. | Ramuz el e-hadis, 114. sayfa, 6. hadis |
8856 | Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz." | Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis |
8885 | Allah (z.c.hz.) kulunun: "Rabbiğfirlî zünûbî" demesinden hoşlanır. Ve buyurur ki: "Kulum Benden başkasının günahlarını afv edemiyeceğini biliyor." | Ramuz el e-hadis, 122. sayfa, 9. hadis |
8920 | Cehennemde bir vadi vardır. Cehennem günde dörtyüz defa o vadiden Allah'a sığınır. Buraya ümmeti Muhammed (s.a.v)'in müraileri girecektir. Bunlar şunlardır: Kur'anı ezberlemiş, öğrenmiş fakat riyakar olanlar; Sadakayı Allah rızasından başka bir maksadla vermiş olanlar. Hacca itibar kazanmak için gitmiş olanlar. Gazaya Allah rızasından başka maksadla gitmiş olanlar. | Ramuz el e-hadis, 126. sayfa, 4. hadis |
8949 | Allah (z.c.hz)'nin nimetleri sebebiyle kulların menfaatine tahsis ettiği kulları vardır. Onlar bu hizmeti ağırsanırlarsa, Allah o nimeti onlardan alır, başkasına verir. | Ramuz el e-hadis, 129. sayfa, 3. hadis |
9018 | Siz memleketinizin kıtlığından (Kıtlık, pahalılık, şiddet) şikayetçi olursunuz. Yağmurdan (azlığından) şikayetçi olursunuz. Halbuki Aziz ve Celil olan Allah, size duayı emretmiş, Ve şu duaya icabet etmeyi de size vaad etmiştir. "Bütün Hamdler, Rahman, Rahim ve Alemlerin Rabbi olan Allaha mahsustur. O ceza gününün sahibidir. Ondan başka gerçek Mabud yoktur. O murad ettiğini yapar. Ey Allahım! Sen Allahsın, Senden başka İlah yoktur. Ancak sensin zengin. Biz ise fıkarayız. Bize yağmur indir. Bize indirdiğini bizim için kuvvet yap. Ulaştırıcı yap, bir vakte kadar." | Ramuz el e-hadis, 136. sayfa, 4. hadis |
9052 | Allah (z.c.hz) Adem oğluna korktuğunu musallat eder. O Allah'dan başkasından korkmazsa, kimseyi ona musallat etmez. (Yani ona başkası hakim olamaz) Allah Adem oğlunu, bir şey beklediği adama ısmarlar. Eğer Adem oğlu sırf Allah'tan isterse, Allah onu başkasına bırakmaz. | Ramuz el e-hadis, 139. sayfa, 3. hadis |
9072 | Allah (z.c.hz) kendinden talep etmiyene kızar. (Kul ihtiyacını zahirde başkalarından istese de esasda her şeyi Allah'tan beklemelidir.) | Ramuz el e-hadis, 140. sayfa, 9. hadis |
9074 | Benden evvelki peygamberlerden, ümmetimi deccal ile korkutmıyan hiç kimse olmadı. Onun sol gözü şaşı, sağ gözü ise perdelidir. Ve alnında kafir diye yazılıdır. Yanında Cennet, Cehennem diye iki vadi olur. Cennet dediği Cehennem, Cehennemi ise Cennetir. Yanında Peygamber kıyafetinde iki melek bulunur. Biri sağında biri solundadır. Bu beraberlik insanları imtihan içindir. Ve deccal onlara sorar: "Ben sizin Rabbiniz değilmiyim? Diriltiyorum, öldürüyorum." Meleklerden biri "Yalan söylüyorsun" der. Fakat bu sözü yanındaki melekten başkası duymaz. İkinci melek diğerine "Doğru söylüyorsun" der. İkinci meleğin sözünü ise insanlar işitir. Ve zannederler ki, deccalı tasdik etti. Bu da imtihan içindir. Sonra Medine'ye yürür. Giremeyince: "Bu O'nun (s.a.v)ülkesidir" der. Sonra Şam'a yürür. Orada "Akıbeti Efik" mevkiinde Allah onu helak eder. | Ramuz el e-hadis, 140. sayfa, 11. hadis |