Arama Sonuçları mi Allah

Hızlı Erişim Linki: https://www.hadisarabul.com/hadisbul/26277-mi-Allah/230

NoHadis MetniKaynak
8849 "Lâ ilâhe illAllah" ehlinden bazıları günahları sebebiyle Cehenneme girdiklerinde, Lât ve Uzza ehlinin onlara: "Allah'a inanmanız size faide vermedi" demeleri üzerine, Allah Tealâ gadab eder. Ve o iman ehlini Cehennemden çıkarıp hayat ırmağında yıkatır. Onlar da ayın kusuftan kurtulması gibi, fenalıklardan temizlenmiş olarak Cennete girerler. Orada onlar "Cehennemîler" diye isimlenirler. (Bir müddet)Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 1. hadis
8856 Cennet ehli Cennetteki makamlarına yerleşir ve Cuma'dan Cuma'ya Allah'ı ziyarete giderler. Onlara Arşı Rahman aşikâr olup, Allah'ı görürler. Bu Cennet bahçelerinden birinde olur. Ve herkes derecesine göre bir minbere yerleşir. En aşağısının yerleri misk tepelerindedir. Ve bunlar kendi hallerini diğerlerinden aşağı görmezler. Soruldu ki: "Rabbimizi görecek miyiz?" Buyurudu ki: "Evet, ayın 14'üncü gününde görülmesinde, ya da güneşin görülmesinde nasıl hilâf yoksa, (veya bunları nasıl izdihamsız görüyorsanız) öyle Rabbinizi göreceksiniz." Allah (z.c.hz.) onlara ayrı ayrı muhatap olur. Ve hatta bazılarına dünyadaki bazı sözlerini hatırlatır. Kul: "Yarabbi mağfiret etmemiş miydin?" der. Allah: "Ettim de onunla buraya geldin" buyurur. O esnada iki bulut öyle güzel kokular serper ki, kimse böylesini görmemiştir. O zaman Allah Tealâ buyurur ki: "Haydi kalkın ikram edeceğim şeylerin başına." O zaman kalkıp cennetin çarşılarına gelirler. Bu çarşılarda aklın tasavvur edemiyeceği şeyler vardır. Orada ne para verilir, ne de yüklenilir. Sadece emredilir. İşte orada biz birbirimizle karşılaşacağız. Derecesi üstün olanların elbisesi başka olur. Ve birinin gözüne bu ilişince kendi elbisesi de derhal fevkalâde olur. Çarşılardan yerimize döneriz. Ailelerimiz: "Başka bir şekilde güzelleşip geldiniz" derler. Biz de deriz ki: "Tabii güzelleşip gelmek hakkımızdır. Zira Rabbımızı ziyaretten geliyoruz."Ramuz el e-hadis, 118. sayfa, 8. hadis
8857 Ehli Cehennemin o kısmı ki, Allah onları oradan çıkarmaz. Bunların yaşayışı ne ölüm, ne de hayattır. Allah'ın çıkarmak istedikleri ise, kömür haline gelinceye kadar öldürülür. Sonra çıkarılır. Cennet ırmağında tekrar canlandırılır ve sel yataklarında biten tohumlar gibi biterler. Cennettekiler onlara "cehennemlikler" diye hitab ederler. Bunlar da yalvarırlar. Allah da bu ismi onlardan kaldırır.Ramuz el e-hadis, 119. sayfa, 1. hadis
8860 Cennet ehli o kimsedir ki, Allah onun kulağını sevdiği şeyle doldurmadan o ölmez. Cehennem ehli de o kimsedir ki, hoşlanmadığı haberle kulağı doldurulmadan ölmez.(Yani mü'mine müjdesi gelir, diğerine kara haberi)Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 1. hadis
8862 Cennet ehli Allah'ın huzuruna iki defa girer. Allah onlara Kur'an okur. Onlardan Herbiri o mecliste, amellerine göre inci, yakut, zümrüt, altın ve gümüşten minberler üzerinde otururlar. Gözleri hiç bir zaman bu kadar aydın olmamıştır. Ve dinlendikleri Kur'an gibi de hiç bir şey dinlememiş ve hoşlanmış değildir. Bunun tekrarına kavuşmak ümidiyle ertesi günü bekler halde yerlerine dönerler.Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 3. hadis
8867 Allahın mü'mine ilk ikramı cenazesi teşyi edenlerin mağfiret olunmasıdır.Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 8. hadis
8868 Ümmetimin budelâsı (erenleri) Cennete çok oruç ve namazla girmezler. Ancak Allah'ın rahmeti, sadırlarının selâmeti, (içlerinde kötülük yoktur) canların cömertliği ve umum müslümanlara merhameti ile bunu kazanırlar.Ramuz el e-hadis, 120. sayfa, 9. hadis
8875 Cebrail (a.s.) Benî Ademin ihtiyaçlarını yerine getirmeye memur edilmiştir. Kâfir dua ettiğinde Allah buyurur: "Bunun isteğini vererek ağzını kapatın. Duasını işitmek istemiyorum."Ramuz el e-hadis, 121. sayfa, 7. hadis
8882 Allah (z.c.hz.) ile mahlûku arasında nurani veya zulmani yetmiş bin hicab vardır. Kim bu hicabı aşan bir şey hissederse mahv olur.Ramuz el e-hadis, 122. sayfa, 6. hadis
8885 Allah (z.c.hz.) kulunun: "Rabbiğfirlî zünûbî" demesinden hoşlanır. Ve buyurur ki: "Kulum Benden başkasının günahlarını afv edemiyeceğini biliyor."Ramuz el e-hadis, 122. sayfa, 9. hadis